Independence traducir turco
1,726 traducción paralela
I had that old bed that Mia let me snag from the Independence Inn.
Mia'nın Independence Oteli'nden yürütmeme izin verdiği yatak vardı.
Oh, my god, another fire at the Inn, like the Independence Inn.
- Tanrım, otelde bir yangın daha. Independence Oteli gibi. Olamaz.
It's an independence thing.
Özgür olabilmek için.
The guy from Independence Day?
Kurtuluş Günü'ndeki adam mı?
Yeah, Independence Day, good.
Evet, Kurtuluş Günü, iyi.
Also, it will teach you a vocation that may, one day, lead you a life of semi-independence.
Ayrıca size bir gün yarı bağımsız bir hayat sağlayabilecek bir yetenek öğretecek.
And that key was the Declaration of Independence.
Ve bu anahtar Bağımsızlık Deklarasyonu'ydu.
Marissa, I gave you your independence, and look where you ended up :
Marissa, seni özgür bıraktım ve şimdi haline bir bak.
Give us our independence, Homer.
Bize bağımsızlığımızı kazandır, Homer.
This is the medal I got at the War of Independence.
İstiklal Madalyası bu.
America, America as long as the world turns around The Turks will be with you in the name of Independence.
[RADYODA AMERİKA'YA İTHAFEN BİR ŞARKI ÇALAR]
And then the War of Independence has started.
Sonra, İstiklal Harbi çıktı.
He would ask all his loyal subjects to secretly prepare for the time when Siam would fight for its independence.
Zaman içinde ona sadık halkını gizlice hazırladı, Siam özgürlüğü için savaşacaktı.
King Naresuan has declared our independence.
Kral Naresuan, bağımsızlığımızı ilan etmiş.
Today is our independence day.
Bugün bizim bağımsızlık günümüz.
In return for this show of trust I received a promise that our nation would be guaranteed independence and our right to develop our national life.
Karşılıklı güvenin belirtisi olarak ulusal kimliğimizi ve... haklarımızın korunacağının garantisini ve sözünü aldığımızı da bilmenizi isterim.
... honor the memories of loved ones lost in Texas as a city prepares to celebrate Independence Day on the third anniversary of the nuclear attacks.
Nükleer saldırının 3. yıldönümünde, yitirilen canların anısına Texas'ta, Kurtuluş Günü kutlamaları düzenlenmekte.
My great, great, great... great uncle was a signer of the Declaration of Independence, and my mother's side started building New York before the Revolution.
Benim büyük, büyük, büyük... büyük amcam Bağımsızlık Bildirisi'ni imzalayanlardan biridir ve anne tarafım da, Devrim öncesinde New York'u inşa etmeye başlamış.
We need to support her independence.
Onun kararlarını desteklemeliyiz.
My concentration was, is.. .. and will always remain on our independence.
Amacım sadece... bağımsızlığımız için savaşmak olacak.
When Kashmir's ruler, Hari Singh, decided to join India in 1 947.. .. then why this talk of independence now?
1947 de Hindistan'a bağlanmak isteyen Keşmir Valisi Hari Singh neden şimdi bağımsızlık konuşmaları yapıyor?
They are fighting for their independence.
Özgürlükleri için savaşıyorlar.
"The day of independence has come for Africa."
" Afrika için bağımsızlık günü geldi.
One step closer to energy independence.
Enerjide bağımsızlığa doğru atılan bir adım daha.
What the American people want is energy independence.
Amerikan halkının istediği enerjide bağımsızlık.
It was right then that I started thinking about Thomas Jefferson the Declaration of Independence and the part about our right to life, liberty and the pursuit of happiness.
İşte Thomas Jefferson'ı düşünmeye tam o an başladım Bağımsızlık Bildirgesini ve o bildirgenin yaşama hakkı, özgürlük ve mutluluğu kovalama kısmını.
Thomas Jefferson mentions happiness a couple times in the Declaration of Independence.
Thomas Jefferson, Bağımsızlık Bildirge'sinde bir kaç kez mutluluktan bahseder.
Do you seriously think they'd let him give the green light to nationalists in India and in Africa and the whole fucking empire by giving us complete independence?
Bize tam bir bağımsızlık vererek Hindistan'daki ya da Afrika'daki ya da tüm İmparatorluktaki milliyetçilere yeşil ışık yakmasına izin vereceklerini mi sanıyorsunuz?
When his father, hoping to be forgiven by the French... for having supported independence... decided to send him to military school in Paris... he was devastated.
Babası, özgürlüğü savunduğu için affedilmeyi umarak onu Paris'teki askeri okula göndermeye karar verdiğinde resmen yıkıldı.
We are still a day short of Independence Day, but so what.
Bağımsızlık gününe daha var ama ne fark eder?
out there on her own, declaring her independence.
Dışarıda kendi bağımsızlığını ilan ediyor.
The reason why I renewed the official name and the national seal is to demonstrate our legitimate independence from China and Japan.
Resmi adı ve kraliyet mührünü yenilememin sebebi Çin ve Japonya'ya karşı bağımsızlığımızı yasal bir şekilde göstermek içindi.
By day, dad kept his eye on the declaration of independence, the constitution, and the bill of rights, you might say he filed by day and rocked by night.
Babam gündüzleri Bağımsızlık Bildirgesi'ne, Anayasa'ya ve İnsan Hakları Beyannamesi'ne göz kulak oluyordu. Gündüzleri dosyalama yaparken, geceleri ortalığı sallıyordu.
Male independence is all well and fine, but too much, no, sir.
Erkeğin başına buyrukluğu iyi ve güzel bir şey ama erkeğe fazla geliyor.
The people have expressed their solidarity with the Polish independence movement.
Halkımız, Polonya bağımsızlık hareketinin yanında olduğunu göstermiştir.
They're finding the Declarations of Independence... hidden behind prints in other frames.
Antika baskıların arkasında Bağımsızlık Bildirisi bulunuyor.
In celebration of the independence of Newtonia.
Newtonia'nın bağımsızlık kutlamalarından.
It gives me a sense of independence.
Bana bağımsızlık duygusu veriyor.
But if I stressed anything, it was empowerment and independence.
Ama ben bir baskı yaptıysam, Onun güçlenmesi ve bağımsız olması içindi.
I need to retain my independence.
Bunu kendim yapmam lazım.
We were at the Independence Inn, and I got an invitation to their annual Christmas party, and I didn't go, and that one move defined our entire future relationship.
Independence Oteli'ndeydik ve yıllık Noel partilerine davetliydim. Ama gitmemiştim. O hareket de sonraki ilişkimizde belirleyici oldu.
I've just declared independence.
Az önce bağımsızlık ilan ettim.
You'll get a girlfriend the first day of college and you'll give up your independence and you'll never live abroad and you'll wind up old before your time, wondering, "Whatever happened to my hopes and my dreams?"
Kolejin dahya ilk gününde kendine bir kız arkadaş bulup bağımsızlığından vazgeçeceksin ve hiç bir zaman yurtdışında yaşayamayacksın ve yaşlanacaksın daha "benim ümitlerim ve hayallerime ne oldu?" diye şaşıramadan
So what you're saying is he's trying to exert his gorilla independence?
Yani demek istediğin, Seth'in kendi goriline özgürlük vermeye mi çalıştığı?
An Independence Day theme.
Özgürlük Günü teması.
He said you can give him back the independence card too.
Sosyal sorumluluk kartını ona verebileceğini söyledi.
That's the sweet stench of independence, freedom and manly pride.
Bu, bağımsızlık, özgürlük ve erkeksi gururun tatlı kokusudur.
Yes and he fought for its independence.
Evet ve oranın bağımsızlığı için savaştı. Harika.
By allowing him to assume the responsibility of protecting us, - we re surrendering our independence.
- Bizim sorumluluğumuzu almasına izin vererek, bağımsızlığımızdan vazgeçmiş oluyoruz.
Ukrainian Independence Day.
Ukrayna'nın Bağımsızlık Günüydü.
* John Adams was second, Thomas Jefferson third * * when we fought for independence * * their voices were heard * * when in the course of human events * * we took a stand and we've been doin'it since *
* John Adams ikinciydi, Thomas Jefferson üçüncü *