Iphones traducir turco

Attention, shoppers, iPhones now 20 cents.

Müşterilerimizin dikkatine ; Iphone`un fiyatı şu an 20 Cent.

These days, all they care about are iPhones and those kissing-vampire movies.

Bu günlerde akıllarında sadece iphonelar ve aptal vampir filmleri var.

I think iPhones are the new diamonds.

Bence iPhone'lar günümüz elmaslarının yerine geçmiş durumda.

But I'm a couple iPhones behind.

- Ama eskiden iPhone'um olmuştu. - Eminim olmuştur.

These people are giving out free iPhones! - What?

Bu insanlar bedava iPhone dağıtıyorlar!

22 years ago, there were no iPhones. The internet was being used by scientists Who liked to talk to each other.

İnternet birbirleriyle konuşan bilimadamları tarafından kullanılıyordu.

Blackberries are jingling, iphones are shaking, People are buzzing.

Şimdi çok güzel olacak

- I'm gonna... fucking iPhones!

- Şey yapmam... sikeyim bu iPhone'u

You've heard of it? Yes, but only because people sometimes search for Amish farms on their iPhones.

Evet, ama insanlar iPhone'larından Amish çiftlikleri aradıkları için.

In just over a year, 10 million iPhones are sold, inspiring a fanatic following once reserved for rock stars and Hollywood celebrities.

Bir zamanlar rock yıldızları ve Hollywood ünlüleri için yapılan fanatik takibi andırır gibi, bir yıl içerisinde iPhone 10 milyon adet satılmıştı.

So there's no cell phones, iPhones, BlackBerries, texting, tweeting...

Bu yüzden burada cep telefonu, iPhone Blackberry, mesajlaşma, twit atma yasak.

- IPhones and computers makes you easier to find. I must warn you against using electronic equipment.

Ve tüm bilgisayarlardan sizi bulabilir

Forget about cell phones, iPhones, PowerBooks and iPads. Hooray.

Telefona dair herşeyi unutun

Obesity, breast cancer, hurricanes, older women having babies, iPhones...

Obezite, göğüs kanseri, kasırgalar yaşlı kadınların çocuk doğurması, iPhone...

We got iPads, iPhones, all sorts of stuff.

iPadlerimiz, iPhonelarımız, her türlü malzemiz var.

Then'll come back and we'll drop iPhones, okay?

Ve sonra geri dönüp iPhoneumu yapayım, Tamam mı?

Yeah, iPads, iPhones electricity...

Evet, iPad'ler, iPhone'lar, elektronik...

Look we... we don't need politicians, we've all got iPhones and computers, right?

Bak bizim... bizim politikacılara ihtiyacımız yok hepimizin iPhone'ları ve bilgisayarları var, değil mi?

Oh, my God, Larry, by the time I get out there'll have been, like, three new generations of iPhones.

Aman Tanrım. Larry, ben dışarı çıktığımda üç yeni İphone falan çıkmış olur.

Well, that's a lot of iPhones.

Ee, burada çok sayıda iPhone var.

You're crazy... iPhones, watches, jewelry.

Delirmişsin sen.. iPhonelar, saatler, mücevherler.

A few iPhones and some costume jewelry.

Birkaç iPhones ve bazı kostüm takıları.

Oh, goddamn iPhones.

Lanet olası iPhone.

Not one of those iPhones.

O iPhone'larda olanlardan değil.

That's a flash phone, Kylie. Is that one of those iPhones?

Fiyakalı telefonmuş, Kylie.

- Kylie's got one of those iPhones.

- Gördün mü, Graeme? - Kylie iPhone almış.

We created games for first-generation iPhones, and I was in business development.

Birinci kuşak iPhonelar için oyunlar yapıyorduk ben iş geliştirmesindeydim.

MAN ( on TV ) : We now return to At the Movies With Two Guys Who Watch the Films On Their iPhones.

iPhone'larından film izleyen iki adam filmi devam ediyor.

They've got iPhones now.

Herkesin cep telefonu var.

Facebook, Twitter, iPhones.

Facebook, Twitter, iPhones.

Did Steve Jobs give free iPhones away to his friends?

Steve Jobs arkadaşlarına bedava iPhone vermiş miydi? Hayır.

And I'm extraordinarily pleased to report that we have sold four million iPhones to date.

Ve bugüne kadar dört milyon adet iPhone sattığımızı bildirmekten olağanüstü bir mutluluk duyuyorum.

In a little over two years, we have sold 30 million iPhones.

İki yıldan biraz uzun sürede 30 milyon iPhone sattık.

If Jobs had really "thought different," shouldn't he have cared more about the people who touched the iPhones before they appeared in the hands of Apple's customers?

Jobs gerçekten farklı düşünmüş olsaydı, iPhone'a Apple müşterilerinin eline geçmeden dokunan insanlara daha fazla değer vermesi gerekmez miydi?

Nowadays, any couple of yahoos can take out their iPhones and pretend to be the Sydney Pollack of sex flicks.

Şimdilerde ise eline iPhone'u geçiren herhangi bir sığır Sydney Pollack usulü seks filmi çektiğini sanıyor.

Anyway... today I went across the street to the Apple Store, and I got one of the new iPhones with the 64-gigabytes,'cause I wasn't sure if I should get the 16s or the 64s, but the 64s look good, so there you go.

Neyse... Bugün sokağın karşısındaki Apple Store'a gittim ve 64-gigabyte'lık yeni bir iPhone aldım. 16'lık mı, 64'lük mü alsam, emin değildim.

There's this app on both your iPhones if he set it up.

Iphone'larınızı o ayarladıysa ikinizin telefonunda da bu uygulama vardır.

Sharon : Flat screens, Xbox, iPhones.

- Plazmalar, Xbox'lar, iPhone'lar.

Plus, we can FaceTime him whenever we want, you know, once iPhones are invented in his universe.

Ayrıca ne zaman istersek görüntülü konuşabiliriz. Hele onun evreninde iPhone icat olunsun da.

Hey, maybe that's why iPhones never recognize my face as a face.

Belki de bu yüzden iPhone'lar benim yüzümü hiç yüz olarak tanımlamıyorlar.

These days, eight million kids have iPhones and post their videos on YouTube like they're actually reporting and commenting on something.

Günümüzde sekiz milyon çocuğun elinde iPhone var ve YouTube üzerinden çektikleri videoları sanki birer gazeteciymiş edasıyla sunup görüş bildiriyorlar.

Well, boys are not iPhones.

Şey, erkekler iPhonelar gibi değil.

Think iPhones are for pussies.

iPhoneların kadınlar için olduğunu düşünüyorum.

iPhones suck.

iPhone berbatmış.

And get what, some iPhones?

- Ne alacağız, birkaç iPhone mu?

He goes in, he steals watches and iPhones and shit.

İçeri giriyor, saatleri, iPhone'ları falan çalıyor işte.

- You have dropped eight iPhones in the last year, one into a vat of ranch at Souplantation. - Jimmy!

- Jimmy!

I was personally upset about some art work, and then I turned around and there's 20, 30 people with iPhones taking essentially the same... piece of footage.

Bir eserle ilgili sahsi olarak öfkelendim ve arkami dönüp baktigimda, 20, 30 kisinin iPhone'lariyla ayni görüntüyü çektiklerini gördüm.

If you were to look at that in that moment, just turn around and spontaneously 20 people with iPhones taping you, that's pretty vapid.

O anda bunu görseydiniz arkaniza döndügünüzde bir anda sizi iPhone'lariyla çeken 20 kisi görseydiniz size de yavan gelirdi.

iPhones?

iPhone?