English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / Is he going to be okay

Is he going to be okay traducir turco

61 traducción paralela
- Is he going to be okay?
- İyileşecek mi?
- Is he going to be okay?
- İyi olacak mı?
WELL, IS HE GOING TO BE OKAY?
İyileşecek mi?
IS HE GOING TO BE OKAY?
İyi olacak mı?
- Is he going to be okay?
— İyileşecek mi?
is he going to be okay?
İyileşecek mi?
Is he going to be okay?
- İyileşecek mi?
Is he going to be okay?
İyileşecek mi?
- -Is he going to be okay?
- -İyileşecek mi?
Is he going to be okay?
Hastanedeki adam iyileşecek mi?
Is he going to be okay?
İyi olacak mı?
Is he going to be okay?
İyileşecek mi peki?
Don, that's terrible. Is he going to be okay?
İyileşecek mi?
We're going to have to operate. Is he going to be okay?
Ameliyat etmemiz gerekecek.
Is he going to be okay?
Başına bir iş gelmesin?
Is he going to be okay? Well, with the tick removed, the poison will dissipate just as rapidly.
Kene çıkarıldığında, zehri de çabucak yok olacak.
Is he going to be okay?
Ufaklık iyi olacak mı?
Is he going to be okay?
- Bunu haber vermek zorunda kalacağız.
Is he going to be okay?
İyi olacak mı sence?
Is he going to be okay?
İyileşecek değil mi?
- Is he going to be okay? - Did you see what he was shot with?
- Neyle vurulduğunu gördün mü?
Is he going to be okay?
- Yalan söylemeyeceğim.
The question is, is he going to be okay?
Peki iyi olacak mı?
Is he going to be okay?
- O iyi olacak mı?
Is he going to be okay?
O iyi olacak mı?
Look, is he going to be okay?
İyileşecek mi?
- Is he going to be okay?
- O iyileşecek mi?
Is he going to be okay?
Düzelecek mi?
Is he going to be okay?
Düzelecek değil mi?
Is he going to be okay?
O iyileşecek mi?
- He's going to be okay. - That is not the point.
- Konu o değil.
Is he going to be okay?
- O düzelecek mi? - Öyle sanıyorum.
My fault there's no way to be certain what caused it the important thing for you to know is he's going to be okay
Bu benim hatam. Siz buna neden olacak bir şey yapmış olamazsınız. Bilmeniz gereken önemli şey ise onun iyi olacağı.
He is going to be okay.
Ona bir şey olmayacak.
Okay, the love of my life is going back to France, and he may never, ever be able to come back.
Hayatımın aşkının Fransa'ya geri dönüşüne, ve bir daha asla dönemeyecek olması ihtimaline..
And he'll be able to tell you if anything's going on, which I really don't think that there is anything wrong. Okay. I really don't.
Bir sorun varsa hemen anlar ki ben hiçbir sorun olduğunu sanmıyorum.
Okay, so I've been trying to call Trav, but he won't pick up, so finding him is not going to be easy.
Trav'e ulaşmaya çalışıyorum ama telefonu açmıyor bu yüzden onu bulmak kolay olmayacak.
Is he going to be okay?
İyileşmek mi?
He is going to be okay.
İyi olacak merak etme.
Okay, listen up, guys, my mom is gonna be here at 9 : 00 and she's staying till 2 : 00, and then my dad's going to be here at 2 : 30 and he's gonna stay till 7 : 30.
Bakın şimdi. Annem 9'da gelecek ve 2'de gidecek. Babam da 2.30'da gelecek ve 7.30'a kadar kalacak.
And he's giving small, little, black, Jewish angels with a face full of corn a handful of napkins and a smile that says everything is going to be okay.
Küçük, siyahi, yüzü mısırla kaplı Yahudi meleklere bir avuç dolusu mendil uzatıyor ve her şey düzelecek gülümsemesini sunuyor.
Now, this is going to look like, to the rest of the world, a terrorist act on a high-profile target, but Thomas, he's going to be okay.
Şimdi, bu dünyanın geri kalanına, önemli bir hedefe karşı yapılmış, terörist eylem gibi gözükmeli, ancak Thomas iyi olacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]