Is that all you care about traducir turco
143 traducción paralela
- Is that all you care about?
- Tek derdin bunlar mı?
You just do what? What's right with your Pa? Is that all you care about?
Ne yani, yoksa babanı mı düşünüyorsun sadece?
- Daddy, is that all you care about?
- Baba, tek umurunda olan bu mu?
Is that all you care about my health?
Sağlığım hiçbirinizin umurunda mı?
Is that all you care about?
Tek derdin bu mu?
- Is that all you care about?
- Umurunda olan tek şey bu mu?
Is that all you care about is the gold?
Senin tek düşündüğün altınlar mı?
- Is that all you care about?
Tek umursadığın bu mu?
- Is that all you care about? - That's it.
- Tüm endişen bu mu?
IS THAT ALL YOU CARE ABOUT?
Umursadığın tek şey bu mu?
- Damn, is that all you care about?
Paramı getirdiniz mi? Tek derdin bu mu senin?
Is that all you care about?
Bütün derdin bu mu?
Is that all you care about?
Mi size umurumda tüm?
Is that all you care about?
Tek önemsediğin bu mu?
Is that all you care about?
Tek umurunda olan bu mu?
Is that all you care about?
Tek umursadığın onlar mı?
is that all you care about?
Tek düşündüğün bu mu ha?
Daniel, All I Care About Is That You Know I'm On Your Side... Always.
Daniel, sadece senin yanında olduğumu bilmeni istiyorum.
All I care about is that I've found you again.
Umursadığım tek şey, seni tekrar bulmuş olmak.
Besides, if Manouche is all right, that's all you care about, right?
Bunun dışında, eğer Manouche iyi durumdaysa, senin de tüm umursadığın bu olur, değil mi?
What the hell is all this sudden pretense that you care about him?
Bu ani sahte bakım isteği gösterişin de nereden çıktı şimdi?
If money is all you care about, then why did you fight in that war?
Tek önemsediğiniz paraysa, neden harpte savaştınız?
All I care about is you and the mone y that you mean to me!
Umurumda olan sadece sizsiniz. Bunun sebebi de para.
Curious as that may seem, the latter is all that I care about. Do you understand?
Sizin polis mantığınız da merak uyandırabilir ama ikincisi daha çok umurumda, anlıyor musunuz?
If it wasn't for you, I wouldn't be in this business... and that's all I care about is satisfying my customers... and making sure that the babies... are placed in good homes.
Ben sizler için bu mesleği yapıyorum... Bütün bunların hepsi sizleri memnun etmek için... ve bebeklerin... doğru evlere verildiğine emin olmak için.
He is my son too! Don't try to tell me that you care about him all that much, He didn't stop you from breaking us up.
Ona fazla bağlı değilsin olsaydın bizi bu hale getirmezdin.
All you care about is yourself, not that I blame you for this.
Kendi menfaatini düşünüyorsun, iyi de yapıyorsun, yani.
Look, I know that all you care about is your precious mini-bike.
Bak, tek derdinin o çok kıymetli motor olduğunu biliyorum.
I guess all I do care about all I ever cared about is that you're safe and sound.
Tek umrumda olan şey hep umursadığım şey senin güvende olman.
That's all you care about £ ¬ is this ¡ ° Captain. ¡ ± Captain Nemo.
Tek düşündüğün şey bu Kaptanlık, Kaptan Nemo.
All he'll care about is that you came back for him.
Tamam.
I'm worried about Michael, and all you care about is what's inside that dome.
Ben Michael için endişeleniyorum, ve hepinizin tek önemsediği kubbenin içinde ne olduğu.. .
All I care about is that you're okay.
Tüm önemsediğim senin iyi olup olmadığın.
All he'll care about is that you came back for him. D'Argo, we are now within range of the Caton Mines.
Ne zaman sende bir korse içerisine zoraki tıkıştırılmış bir çift dokuma parçasından fazlası olduğunu düşünsem, beni hayal kırıklığına uğratıyorsun!
All right, but that ass is gonna blow, and when it does I pray you're not mooning someone you care about.
Tamam, ama bu kıç patlayacak, ve bu gerçekleştiğinde umarım değer verdiğiniz birini havaya uçurmazsınız.
All right, is that all that you care about?
Tamam, tek umursadığın bu mu?
That is all you care about!
Senin tek umursadığın bu!
And all I care about is that you guys are happy.
Ve benim için en önemli olan şey mutluluğunuz.
I'M SORRY IF YOU FEEL THAT ALL I CARE ABOUT IS MONEY, BUT I DIDN'T GROW UP A SPOILED LITTLE RICH GIRL, LIKE YOU.
Para konusunu bu kadar umursadığım için üzgünüm ama ben senin gibi şımarık, zengin bir kız olarak büyümedim.
All I really care about is that you don't smoke cigarettes.
Açıkçası, benim için önemli olan sigara içmemen.
You know- - all I care about is the safety of my son, that's all I care about. I will- -
Bak tüm ilgilendiğim şey oğlumun güvenliği. Ben...
Is that really all you care about?
Tek düşündüğün şey bu mu?
Because all I really care about is that you and I are okay.
Çünkü tek umrumda olan sen ve benim iyi olmamız.
All I care about is if you can be on that ice tomorrow morning.
Tek umrumda olan yarın sabah o buzun üstünde olup olamayacağın.
Lex is in trouble. And if you care about him at all, you'll tell me where that lab is. Before it's too late.
Lex'in başı belada, eğer onu azda olsa önemsiyorsan, geç olmadan laboratuarın yerini bana söylersin
If all you care about is that something's done right, pick the guy with the metal head.
Fakat eğer bir şeylerin doğru yapılmasını önemsiyorsan metal başlı robotu seç.
All They Care About Is That You've Got A Cute Little Photograph. Now Smile.
Tek ilgilendikleri resminin güzel olup olmadığı.
that's all you care about is your job, even if it meant doing pascal's man to get it back.
Umrunda olan tek şey işin zaten geri alabilmek uğruna Pascal'ın kocası ile yatman gerekse bile.
All i care about is that you two are together.
Tek umursadığım şey, sizin birlikte olmanız.
All I care about is that you're safe.
Tüm ilgilendiğim, senin güvende olman.
That's all you care about, is science.
Tüm ilgilendiğin bilim.