Iskele traducir turco
1,160 traducción paralela
Half power port.
Yarım güç iskele.
Behind, berths for yachts.
Arkadaki, yatlar için iskele.
The pier, the sands and the people.
Ne iskele, ne kumlar, ne de insanlar.
Well, sir, I don't know, but that portside cleat was pulled loose.
Şey, efendim, bilmiyorum, fakat iskele tarafındaki kelepçe gevşetilmiş.
From port to starboard, starboard to port.
İskele tarafından sancak tarafına, sancak tarafından iskele tarafına.
The blood was here on the portside of the mizzen.
Kan burada mizananın iskele tarafındaydı.
All right, now, that's I drop you off at the small door and go around to the wharf side.
Pekala, şöyle : Ben seni küçük kapıda indirip, iskele tarafına giderim.
14 from port side, Sir!
14 tane de iskele tarafından!
Right 4 rudder!
Dümeni iskele tarafına çevir!
- Paul, keep him to the portside.
- Paul, iskele tarafında tut onu.
Two degrees port!
İki derece iskele tarafına!
Bowers will have the cabin opposite, on the starboard side.
Bowers iskele tarafındaki kamaraya yerleşecek.
We saw a road here a moment ago
Temin burada bir iskele görmüştüm
Go up and forward on your starboard side, down and aft on your port side.
Yukarı çıkın ve sancak tarafına yönelin, ya da aşağı ve iskele tarafına yönelin.
The wharf, the wharf is moving.
İskele, iskele sallanıyor.
This ain't no wharf.
Bu iskele değil.
- First dock on the left.
- Soldaki ilk iskele.
Well, there wasn't two years ago, as far as I know.
İki yıl önce buradan başka iskele yoktu.
I'll get la porte.
Ben "Le iskele" ye iniyorum.
- "Port," boy.
- Ona iskele denir delikanlı.
Anyway, why's that scaffolding out there?
Her neyse, şu iskele neden orada?
On the river. Pier 14, Star of Bolivia.
Nehirde. 14. iskele, Star of Bolivia.
If you want to do those things... do them in the dock area!
Eğer bunlardan birini yapıcaksanız, iskele sınırları içinde yapın!
Come port to 0-8-0.
İskele 0-8-0 yönüne dönün.
There on the port bow, Mr. Bradley.
İskele tarafındayız, Bay Bradley.
Full on port engine.
İskele motoru tam güç.
Portside cleat.
İskele tarafındaki kelepçe.
On the portside.
İskele tarafında.
Port.
İskele.
Blood on the port.
İskele tarafında kan.
There's something out there! About 2 o'clock.
İskele tarafına bakın.
- You gotta go starboard.
- Sancağa git. - İskele!
- Port! Port!
İskele!
Keep it this side of the ship.
İskele tarafında tut.
- Hard to port.
- İskele alabanda.
- Helm hard to port.
- İskele alabanda.
He then enters his wife's cabin.
İskele güvertesinden bir tazı gibi karısının kamarasına koştu.
- Prime the port.
- İskele tarafını hazırla.
Sampan off the port bow.
İskele tarafında balıkçı teknesi var. İskele tarafında balıkçı teknesi var.
It's so crowded on the quay.
İskele çok kalabalık.
Something off the port bow.
İskele tarafında birşey var.
Hard aport... now!
İskele alabanda... şimdi!
Hard aport, aye!
İskele alabanda, evet!
- Port engines stop.
- İskele motorları stop.
All right, another one on port.
İskele tarafında bir tane daha.
Port side.
İskele tarafında.
Okay. Port.
İskele.
Okay, port.
İskele.
Approach portside torpedo bay.
- İskele torpido güvertesinden yaklaşın.
Sporadic energy readings, port side aft.
- İskele kıç omuzluğunda düzensiz enerji yükü var.
That boat is tied to the dock.
İskele de civatalarla tuturulmuş.