It's time to go home traducir turco
390 traducción paralela
Doesn't he know, young fool, when it's time to go home?
Bu genç aptal eve gitme zamanını bilmiyor mu?
Don't you think it's time to go home to bed and get some sleep?
Sence artık eve gidip, biraz uyuma vakti gelmedi mi?
- Ouch! - It's time to go home now.
Artık eve gitme vaktin geldi.
It's time to go home.
Eve gitme zamanı.
- It's time to go home.
- Eve gitme zamanı geldi.
It's time to go home.
Eve gitme vakti.
My God, it's time to go home.
Tanrım, eve gitme vaktiymiş.
It's time for me to go home.
Eve gitme zamanım geldi.
Gentlemen, it's time to go home.
Beyler, eve gitme vakti.
It's just a way of killing time until it's all right for me to go home.
Sadece eve gitmek için doğru zaman gelsin diye vakit öldürüyorum.
I think perhaps it's time for you to go home.
Artık evinize gitme zamanı geldi.
Now it's time to go on home, Edwin.
Simdi eve gitme vakti, Edwin.
It's time to go home.
Eve gitme vakti geldi.
It's time for me to go home.
Eve gitme vaktim geldi.
I think it's time to go home.
Artık eve dönme vakti geldi galiba.
You see, it's time for you to go home... to your wives and children.
Sizin için artık evinize eşinizin ve çocuklarınızın yanına dönme vakti gelmiş demek.
It's time to get dressed, pack and go home.
Giyinip, toplanıp, eve dönme zamanı şimdi.
You're getting spoiled. It's time to go home.
Şımardın ama, eve gidiyoruz.
In my opinion, it's time to go home.
Bana sorarsan artık eve dönme vakti geldi.
It's time to go home to the plans we made before the war.
Artık evimize ve savaştan önceki planlarımıza dönelim.
It's time to go home.
Bence eve gitme zamanımız geldi.
What do you mean, it's time to go home? It's early.
Ne demek istiyorsun?
It's nature's way of telling you it's time to go home.
Doğanın sana eve gitme vaktinin geldiğini söyleme şekli.
It's time to go home.
Eve gitme zamanı geldi.
Mr. Futterman, guess what? It's time to go home now.
Bay Futterman, artık eve gitmelisiniz.
Why do corpses have to pile up before people decide it's time to go home?
Neden cesetler, insanlar evlerine gitmeye karar vermeden önce birikir ki?
It's time to go home, Billy.
Eve gitme vakti, Billy.
Wake me when it's time to go home.
Eve gitme zamanı geldiğinde beni uyandır.
Yeah, Lady Francis.... I think it's about time for me to go home.
Evet, Lady Francis sanırım, eve dönmemin zamanı geldi.
Yeah, it's time for you to go home.
Evet, artık evinize dönseniz iyi olur.
Mom look it's time to go home.
Anne bak artık evine dönmen gerek.
Sir, it's time to go home.
Efendim, eve gitme zamanı.
Frogs are singing, it's time to go home
Kurbağalar şarkı söylüyor. Eve gitme zamanı.
- It's time to go home.
- Eve gitme vakti
I said, it's time to go home, Rose.
Eve gitme zamanın geldi, dedim, Rose.
Your family's going to be okay now. It's time to go home.
Artık ailen rahat eder.
It's time to go home.
Eve dönme zamanı.
But I really feel like it's time for me to go home now.
Ama artık eve dönmem gerektiğini düşünüyorum.
- It's time to go home, Colonel.
- Eve gitme vakti, Albay.
- Guess it's time to go home, right?
- Sanırım eve gitme vakti geldi, değil mi?
It's time for you to go home, go to bed and get up and see your grandma.
Eve dönme zamanı. Şimdi uyu, sabah kalkınca anneanneyi göreceksin.
It's time to go home. Try to get some sleep tonight.
Bu gece biraz uyumaya çalışın.
Does this mean it's time to go home?
- Bu "Eve gidelim" demek mi?
- It's time for you to go home, son.
Eve dönme vaktin geldi, evlat. Merak etme.
- I think it's time for you to go home now.
- Sanırım eve dönme vaktin geldi.
I think it's time to go home.
Sanırım, artık eve gitme zamanı.
Bob, maybe it's time for you to go home.
- İstersen evine gidebilirsin.
It's time for you to go home.
Bu saatte evde olmalıydınız.
It's time to go home!
Çocuklar evlerine girdiğinde
It's time to go home
It's time to go home
It's time to go home.
Eve gitme zamani.