It's time to say goodbye traducir turco
97 traducción paralela
Folks, it's 5 : 15, and these kids have just got time enough to get down to the ship and say goodbye to the fellas.
Saat 5'i çeyrek geçiyor. Bu kızların gemiye binmeden önce.. ... çoçuklara veda etmek icin çok az zamanı var.
It's a long time since I had anyone to say goodbye to.
Uzun zamandır veda edeceğim biri olmadı.
It's time to say goodbye.
Veda etme zamanı.
But England is my home, and it's time to say goodbye.
Ama İngiltere benim evim ve elveda deme zamanı geldi.
It's time to say goodbye, Selina.
Hoşça kal deme zamanı, Selina.
It's time to say goodbye to biggest mistake of my life.
Hayatımın en büyük hatasına elveda deme vakti geldi.
Well, I guess it's time to go out and say goodbye to the ladies.
Sanırım içeri girip hanımlara "hoşçakal" demenin tam zamanı.
Come. It's time to say goodbye with one last sake.
Hadi, son bir sake içip vedalaşma zamanı.
Well, my old friends, it's time to say goodbye.
Ee, eski dostlarım, elveda demenin vakti geldi.
It's time to say goodbye Jane.
Vedalaşma vakti geldi Jane.
Now it's time to say goodbye.
Vadesi dolmuş.
It's time for us to say goodbye before the police arrive.
Polis gelmeden önce bizim için hoşçakal deme anı.
It's time to say goodbye.
Artık gitme zamanı.
It's time to say goodbye and move on.
Vedalaşıp gitme vakti.
( IN HIGH-PITCHED VOICE ) Uh-oh. Well, Devon, it looks like it's time to say goodbye.
Anlaşılan veda vakti geldi, Devon!
It's rare when you say goodbye to someone that you know it's the last time.
Birisine son kez hoşça kal dediğini bilmen çok nadir olur.
I guess it's time to say goodbye, kid.
Galiba vedalaşma zamanı geldi evlat.
Now that the storm is over I guess it's time to finally say goodbye to some truly, truly bad weather.
Simdi fırtına bitti ve simdi gercekten kötü havaya güle güle demenin zamanı geldi
All right, I think it's time to say goodbye to Dr Webber now.
Galiba Doktor Webber'a veda etme zamanımız geldi.
So say goodbye Now it's time to fly
# # Hoşça kalın desenize # # # # Artık uçma zamanı # #
In the skies over New York... another amazing event is coming to a close. It's time to say goodbye to the northern lights...
Kuzey Işıklarına veda etme vakti gelmiş görünüyor.
Tell all your hate and anger It's time to say goodbye
Bütün nefret ve sinirinize elveda demenin zamanı geldi.
Tell all your hate and anger It's time to say goodbye
# Tüm nefretine ve kızgınlığına hoşça kal deme vakti geldi #
It's time to say goodbye, Betty.
Ayrılma vakti, Betty.
Now it's time to say goodbye.
hoşçakal demek zamanı.
Well, it's time to say goodbye to malbavisquito
Artık veda vakti "bebeğim".
It's time to say goodbye to Anton Jackson... and say what it is to Undercover Brother.
Şimdi Anton Jackson'a güle güle demenin ve Undercover Brother ( Ajan Kardeş )'e ne olduğunu söylemenin zamanı.
It's time to say goodbye
- Düşün bakalım.
Okay, it's time to say goodbye to your friend
Pekâlâ, arkadaşına veda etme vakti geldi.
I think it's best to say goodbye at the right time Namely when you're the happiest Precisely then
Bence en iyisi kendini doğru anda bulduğunda yani en mutlu olduğun anda tam o anda zirvedeyken uğurlamaktır.
And now it's time to say goodbye.
- Şimdi elveda deme zamanı.
It's time to say goodbye
Veda etme vakti geldi.
I guess it's about time... to say goodbye.
Sanırım... vedalaşma zamanı geldi.
Now it's time to say goodbye to little Louise.
Şimdi sıra Louise'e elveda demekte.
It's time to say goodbye.
Vedalaşma vakti geldi.
And now it's time for us to say goodbye to Charley.
Charley'e elveda dememizin vakti geldi.
Well that's great champ, but now it's time to say goodbye
Bu gerçekten harika şampiyon ama Artık veda etme zamanı...
It's time to say goodbye to Jindabyne
Veda etme vakti geldi Jindabyne'a
It's time to say goodbye.
Şimdi elveda zamanı.
It's time to say goodbye.
Ayrılma vakti geldi.
When the brackens rain falls, it's time to say goodbye.
Eğreltiotu yağmuru yağdığında, veda zamanı gelmiştir.
It's time to say goodbye to the castle.
Şatomuza güle güle deme zamanı.
It's time to say goodbye, Hes.
Veda etme vakti geldi, Hes.
- It's time to say goodbye.
Veda etme zamanı.
So it's time to say goodbye.
Hoşça kal deme vakti.
Guess it's time to say goodbye.
Sanırım elveda zamanı geliyor.
I think it's time to say goodbye, Grant, to our man in the'Sunshine Chopper'.
Sanırım "Günışığı Helikopteri" ndeki adamımıza elveda demenin zamanı geldi...
Friday! It's time to say goodbye to this place.
Buraya veda etme vakti geldi artık Cuma.
I wish we had more time, but it's time to say goodbye.
Keşke daha fazla zamanımız olsaydı ama artık veda etme vakti.
And now it's time for us to say goodbye.
Şimdi veda etme zamanı.
It's time to say goodbye.
Elveda deme zamanın geldi.