It's too soon to tell traducir turco
70 traducción paralela
Maybe it's too soon to tell.
Belki bunu bilmek için çok erken.
It's too soon to tell.
Bunu söylemek için çok erken.
It's too soon to tell.
Bunu bilmek için daha erken.
It's too soon to tell yet.
Bir şey söylemek için henüz çok erken.
It's too soon to tell.
- Henüz bir şey söylemek için erken sanırım.
But it's too soon to tell if Roland is only a one-day wonder or if he'll fit in with the rigors of the competition.
Ama Roland'ın tek günlük bir mucize mi yoksa yarışmanın zorluklarına uyum sağlar mı, bunu söylemek için çok erken.
He can be heard without being seen. It's too soon to tell if he is friend or not.
o burada olmadan da duyabilir çabuk söyle, arkadaşın mı değil mi?
- It's too soon to tell.
Anlamak için çok erken.
It's too soon to tell.
Söylemek için daha çok erken.
It's too soon to tell.
- Söylemek için çok erken.
And just tell me if it's too soon... ... but I wondered if maybe you wanted to have dinner sometime?
Çok erkense söyle ancak bir gün, akşam yemeğine çıkmak ister misin?
Dominic the security guard? Ah, it's too soon to tell.
Güvenlikçi Dominic mi?
- It's too soon to tell.
- Söylemek için çok erken.
- It's too soon to tell.
Söylemek için çok erken.
IT'S TOO SOON TO TELL. I'M GOING TO PRETEND I DIDN'T JUST SEE MY MOTHER STICKING HER TONGUE DOWN HORVATH'S THROAT.
Annemin dilini Horvath'ın boğazına sokuşunu görmemiş gibi davranacağım.
It's too soon to tell.
Bir şey söylemek için çok erkenmiş.
Oh, it's too soon to tell, I'd say.
Ah, bunu söylemek için çok erken, bana sorarsanız.
- It's too soon to tell if I like it or not.
- Sevip sevmediğimi söylemek için erken.
It's too soon to tell.
Söylemek için erken. Çeviren : Murat Karahan
It's too soon to tell.
Henüz söylemek için çok erken.
Uh, surgery went smoothly, but it's too soon to tell.
Ah, ameliyat kolaydı, ama bir şey söylemek için erken.
- Well, it's too soon to tell, but, yeah, it could be.
- Şey, söylemek için çok erken ; ama, evet olabilir.
Uh, it's too soon to tell.
Bunu söylemek için çok erken.
- It's too soon to tell.
- Bir şey söylemek için çok erken.
Well, Mitch, it's too soon to tell.
- Mitch konuşmak için biraz erken
Would you tell him that it's too soon for him to start seeing other women, that it would be bad for Oliver?
Lütfen ona bu kadar çabuk başka bir kadınla görüşmenin Oliver için kötü olacağını söyler misin?
- It's too soon to tell.
- Daha belli değil.
Too soon to tell, but it's definitely a new wrinkle.
Bunu söylemek için çok erken. Ama alnıma bir kırışık daha ekledi.
It's too soon to tell.
Bir şey söylemek için çok erken.
It's too soon to tell if the meds are gonna- - it's not the meds.
İlaçların sebep olduğunu söylemek için... İlaçlar yüzünden değil.
It's too soon to tell, Eric.
Cevabını yakında söyleyebileceğiz Eric.
It's too soon to tell.
Söylemek için çok erken.
Kyle, it's too soon to tell.
Brian'ındı.
Any time you got that close proximity to the spine there's always gonna be cause for concern but as I say, it's really too soon to tell.
Omurga civarına bu kadar yakın olunca her zaman endişelenmek gerekir ama dediğim gibi bir şey söylemek için gerçekten çok erken.
It's too soon to tell.
- Henüz bilemiyorum.
It's probably too soon to tell.
Söylemek için henüz erken.
It's too soon to tell.
- Böyle söylemek için biraz erken.
Well... It's too soon to tell.
Bunu söylemek için daha erken.
Yeah, it's too soon to tell.
Daha erken.
- It's too soon to tell anything.
Birşey söylemek için çok erken.
- Look, it's just too soon to tell.
Bakın, söylemek için çok erken.
It's too soon to tell.
Tabii bunu söylemek için çok erken.
It's too soon to tell.
Konuşmak için daha çok erken.
It's too soon to tell.
Bunu söylemek için henüz çok erken.
I don't know if... If it's too soon to be giving you advice and all, but... I just think it's better to tell the truth every time.
Bilmiyorum belki de sana tavsiye vermek için henüz çok erken falan ama bence her zaman doğruyu söylemek en iyi seçenektir.
It's too soon to tell.
- Söylemek için henüz çok erken.
It's too soon to tell, buddy.
Bunu söylemek için daha çok erken.
- Is she okay? - It's too soon to tell, sir.
- Söylemek için çok erken bayım.
- Yeah, well, it's... too soon to tell.
- Bunu söylemek için daha erken.
It's too soon to tell. Fitz, my professional opinion is she seems harmless, so unless this is personal...
Fitz, mesleki görüşümü sorarsan kadının zararsız olduğunu söyleyebilirim.
It's too soon to tell.
Bunu yakında öğreneceğiz.