English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / It takes practice

It takes practice traducir turco

108 traducción paralela
It takes practice.
Çalışmak gerekir.
Of course, it takes practice.
Tabi, pratik yapacaksın.
- It takes practice and strength.
Biraz pratik ve güç gerektirir. Bekle!
It takes practice.
Alışkanlık ister.
It takes practice.
Çalışma gerektirir.
- Yeah, it takes practice.
- Deneyimle öğrenirsin.
It Takes Practice, You'll Get The Hang Of It.
Pratik yapman gerekiyor, ona da alışacaksın.
It takes practice.
Alıştırma ister.
It takes practice and skill to live without regret.
Pişmanlık duymadan yaşamak pratik ve yetenek ister.
It takes practice to reach the skill level necessary to master the two output levels.
İki kullanım şeklini öğrenmek biraz zaman alıyor.
It takes practice.
Deneyim kazandırır.
It takes practice, but this is what you have to learn.
Biraz pratik gerekiyor, ama bunu öğrenmen gerekiyor.
It takes practice.
Tecrübe gerektiriyor o kısmı.
It takes repeated practice.
Pratik ve daha çok pratikle
But to do so, like a pianist... it takes months of practice to relax the fingers.
Ama bunu yapmanın anahtarı, parmaklardaki gerginliği almak için bir piyanist gibi aylarca çalışma yapmaktan geçiyordu.
To make a bad copy is very easy but a good one, it takes years of practice.
Kötü bir kopya yapmak çok kolay ama iyi bir kopya için, yıllarca deneyim kazanmak gerekir.
- It takes a good deal of practice.
- Ama tabii, pratik gerek.
It takes a lot of practice to do that.
Bunu becermek için bayağı idmanlı olmak gerek.
It takes time to make a swordsman.
Time and patience and practice.
It takes knowledge and practice.
Bilgi ve tecrübe gerektiriyor.
It takes quite a bit of practice to get used to.
Deneyim kazanmaya alışması biraz uzun sürer.
All it takes is a good eye and lots of practice.
Her şey keskin gözler ve bol pratikte bitiyor.
- It takes some practice.
- Biraz alıştırma lazım.
It takes hours of practice to learn to do that.
Bunu yapmayı öğrenmek için saatlerce çalışmak gerekir.
Till Diane dragged me to that concert, I never realised just how many years of practice and dedication it takes to become a musician.
Diane beni konsere zorla götürene kadar müzisyen olmak için yıllarca pratik yapmak ve kendini adamanın gerektiğini anlamamıştım.
It just takes practice.
Biraz egzersiz lazım.
It just takes a little practice, that's all.
Yalnızca biraz çalışman lazım, o kadar.
It takes a Iot of practice.
Bu büyük yetenek gerektirir.
And then when you factor in the mustard and the luncheon meats, well, you can see it takes years of practice to get it right.
Ve hardal ve soğuk et kattığında, Peki, doğruyu yakalamanın yıllar süren uygulamayla olduğunu görebilirsin.
You're throwing off your sights. All it takes is practice.
Yandan ateş et, böylesi daha pratik.
I practice'til my lips swell up. - Miss Lang, it takes a lot of work...
Dudaklarım şişene dek çalışıyorum, ama çıkardığım ses, gürültü.
All it takes is a little practice.
- Biraz pratik gerektiriyor sadece.
It just takes practice, that's all.
Sadece birazcık pratik yapmak gerekiyor.
It takes 22 players to hold the practice, and I've only got 21 and half of them still suck their mama's tit at night.
Çalışma için 22 oyuncuya ihtiyaç vardır, benimse sadece 21 oyuncum var..... ve yarısından çoğunu halen anneleri emziriyor.
I told you it takes loads of practice.
Gördün mü? Çok egzersiz gerektiğini sana söylemiştim.
It just takes practice.
Antrenman meselesi. Dene ve gör.
I BOUGHT THEM FOR DES-- - WOW. IT'S TAKES YEARS OF PRACTICE TO DEVELOP TECHNIQUE LIKE THAT.
Böyle bir tekniği geliştirmek yıllar alabilir.
I guess it just takes practice.
Herhalde pratik gerektiriyor.
It just takes a little practice.
Biraz pratik yapmak gerekir.
It takes a bit of practice.
Azıcık pratiğe bakar.
It just takes a little practice.
Biraz zaman gerekli.
Politicians practice politics, soldiers do military work, and if each side takes full responsibility for their duties, then the nation will surely prosper, won't it?
Politikacılar politika yapar, askerler kendi işlerini. İki taraf da sorumluluklarını hakkıyla yerine getirirse ulusumuz daima başarıya ulaşacaktır, öyle değil mi?
Pull off a murder like this, it takes some practice.
Bu tür bir cinayeti çözmek, biraz tecrübe gerektiriyor.
WELL, IT TAKES A LITTLE PRACTICE,
Ama er ya da geç ustalaşırsın.
Well, I'm not a very good yeller. Oh, I'm sure it just takes practice.
Oh, eminim pratik yapmak gerekiyordur.
All it takes is practice.
Her şey pratiğe bakıyor.
It takes a little practice.
Biraz deneme gerektirir.
To be great, it takes lots of practice, and you either got that fire in your belly, or you don't.
Efsane olmak, çok çok fazla pratik gerektirir, ya karnında uçuşan kıvılcımlar vardır ya da yoktur
It takes some practice.
Birkaç deneme gerekiyor.
It takes some practice, but counting your steps can be extremely useful if you need to reproduce a floor plan from memory.
biraz pratik gerek, fakat adımlarınızı saymak çok daha başarılı bir sonuç verir, eğer zeminle ilgili hafızanızda yeni bir plan yapacaksanız.
All it takes is practice.
Tek gereken antrenman.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]