Jointed traducir turco
75 traducción paralela
I'm double-jointed, and I know how to ride a camel.
Çift eklemliyim ve deveye binmesini bilirim.
A three-jointed bar made by himself
Kendi yaptığı üç-eklemli çubuk.
They're jointed to the body, like the rear wings, and act like gyroscopes.
Arka kanatlar gibi onlar da vücuda eklemlerle bağlıdır ve jiroskop işlevi görürler.
Computer, create a metal swing arm double-jointed, total length one meter.
Bilgisayar, hareketli bir kol yarat. Oynak eklemli, toplam uzunluğu bir metre.
You must be double-jointed.
Çift eklemli olmalısın.
Double-jointed boy
Çift eklemli çocuktu.
- No, not at all, I'm double jointed - oh, yay!
Tamam! Dört saatte bir ondan al ve sabah beni ara.
She meets my requirements she's quiet, she's single jointed nothing to it, I, am holding out for the back-licker
Tamamen haklısın. Bu kızın eğlenmek için olduğunu anlattın, hiçbiri senin suçun değil. Ona nasıl olur da söylemez?
- huh, God, her belly button is double jointed - left foot green
Bakın Bayan Gray bugün gururlu Çünkü gülleri açıyor
I'm not double-jointed.
Ben çift taraflı değilim.
I'm double-jointed.
İki kişilik oynuyorum.
Yeah, what's up with all that double-jointed cheerleader shit?
Pon pon kızların başıymışsın gibi havalar da ne demek oluyor?
Its jointed feet are covered in sensors, which detect the slightest chemical change in its surroundings.
Mafsalli ayaklari, cevresindeki en ufak kimyasal degisimi bile fark eden algilayicilarla kapli.
Some people say he was double-jointed.
Bazı insanlar onun ikizi olduğunu söylüyordu.
I don't suppose Vulcans are double-jointed.
Vulcanlarda ikiz olduğunu sanmıyorum.
Yes, congratulations, you are double-jointed.
Evet tebrikler çok esnek birisin.
- Man, she's double-jointed.
- Adamım, o iki kez bağlandı.
Jointed pin tumbler Engineering perfection.
Mil ile tutturulmuş. Mühendislik harikası.
For the next two days, we'll take your lively pictures and make ball-jointed dolls out of them.
Önümüzdeki iki gün boyunca bu el-yapımı bebeklerle seksi fotoğraflarınızı çekeceğiz.
I saw those ball-jointed dolls on the Internet, and I was quite amazed.
O el-yapımı bebekleri internette gördüm ve çok etkilendim.
- I have a double-jointed thumb.
- Bende çift eklemli başparmak var.
These cyber girls, they're just like triple jointed and waxed, and always turned on, and it's just a lie.
Bu sanal kızlar, bunlar sadece et parçası ve oyuncak bebek gibiler. Ve her daim azgınlar. Ve bu bir yalan.
I never believed that people were double jointed.
İnsanların kemiksiz olacağına inanmadım.
They have shells, external skeletons, and that means that their legs are rigid and jointed.
Kabukları ve dış iskeletleri vardır ve bu da ayaklarının sert ve eklemli olduğu anlamına gelir.
Their rigid, jointed legs, however, were largely unchanged and worked very well on land even without the support of water.
Fakat sert ve eklemli bacakları neredeyse hiç değişime uğramamış ve suyun yardımı olmadan bile karada gayet iyi iş görmüştür.
She says she's double-jointed.
Çift eklemli olduğunu söylüyor.
But if they jointed him, he's not gonna end up all in the same dump.
Fakat onu parçaladılarsa tüm parçaları tek çöplüğe atmazlar.
Why couldn't they both just have been double-jointed?
Niye her ikisi de mülayim olmamış ki?
Could you tell me... did she do the triple-jointed thing?
Söylesene... şu üçlü eklem numarasını yaptı mı?
- Back to the triple-jointed thing.
- Şu üçlü eklem numarasına dönelim.
They're all double-jointed. They are?
Onların hepsi çift eklemli olur.
I am the lass jointed right there.
Ufak bir kız gibi kalmıştım.
And he's a little bit double-jointed... And his favorite animal is the Loch Ness monster.
Eklemleri biraz esnektir ve en sevdiği hayvan Ness Gölü Canavarı'dır.
Everywhere - all over my body and she goes crazy when she realises my tongue's double jointed.
Tüm vücudumda sonra dillerimizin birleştiğini farkedince de çılgına döndü.
I'm double-jointed.
Ben çift eklemliyim.
He's double-jointed. Who cares about that?
Çifte eklemliymiş Kim takar..
Trying to satisfy a double-jointed woman while getting squirted with eye milk.
Gözünden süt damlatan çift eklemli bir hatunu yatakta tatmin etmeye çalışmak.
Hey, the friend was a double-jointed sex freak with daddy issues. What was I supposed to do?
Arkadaşı babasıyla sorunları olan aşırı oynak bir seks manyağıydı.
I want this account... de-jointed, yeah?
Bu hesabın silinmesini istiyorum, tamam mı?
Sensitive... And double-jointed.
Hassas iyi de içerdi.
She's double-jointed.
Çifte eklemli.
She's double jointed.
Eklemleri aşırı oynaktır.
It doesn't hurt to be double-jointed.
Kemiksiz olduğum için acı vermiyor.
Make her double-jointed.
Kızı baya esnek anlat.
I will not rest until that double-jointed Korean Pees her pants.
O oynak eklemli altına yapana kadar rahat vermeyeceğim.
Guess the guy was double-jointed.
Adam iki eklemliymiş.
You're double-jointed.
Sen de iki eklemlisin.
Well, a lot of guys are double-jointed.
Çoğu adam öyle.
Being double-jointed?
Çift eklemli olmak mıydı?
Gillian. Have you ever dated a man who was triple jointed?
Gillian, hiç üç eklemli bir adamla çıktın mı?
God, this is when you wish you were freakishly double-jointed.
Keşke şu oynak kemikli ucubeler gibi olsam denilen zaman tam şimdi.