Jumpsuits traducir turco
79 traducción paralela
- with a bunch of hayseeds in jumpsuits?
-... tulumlu kaba saba köylülerle birlikte olsun?
Our brave Elvises of the sky are wearing specially designed electric jumpsuits made to the King's own specifications.
Cesur Elvis'lerimiz kendileri için özel olarak tasarlanmış elektrikli kıyafetlerini giyiyor.
Emma Peel's the one that wore the really tight jumpsuits. And kicked really high.
Biliyorsun, Emma Peel çok sıkı tulumlar giyerdi.
Ponchos, muumuus, capes, jumpsuits... unisheets, muslin body rolls, academic andjudicial robes.
Pançolar, entariler, pelerinler, paraşüt tulumları,... kaftanlar, cübbeler, elbiseler.
- You gotta get me one of these jumpsuits.
Ben de tulum isterim.
Let me go get the other jumpsuits.
Sana diğer picamayı getirim.
got those sweet jumpsuits we.... and then?
Başka? o süper sıçrama giyisilerini aldık ve biz...
Not the cushy federal place with jumpsuits.
Lüks tulum giyilen federal kodese değil.
Dirty fluorescent jumpsuits are so last year.
Bir yıldır bu kirli florasan tulumu giyiyorum.
But it went to my head. I gained a lot of weight, started wearing jumpsuits and ate tranquillisers like they were trail mix.
Ne yazık ki kibirli biri oldum, çok kilo aldım, tulum giymeye ve deli gibi sakinleştirici almaya başladım.
Big mistake, because it was his brother who started to go to Vegas... and wear them big collars, the white jumpsuits, and the capes.
Büyük hata, çünkü Vegas'a gidip büyük yakalar giyip pelerin takan ikiz kardeş oldu.
I put you in charge, you're gonna be wearing one of these jumpsuits too.
Eğer yetkileri sana devretseydim sen de turuncular içindeydin. - Yardım ede...
and we'll all be wearing silver jumpsuits.
... ve hepimiz gümüş takımlar giyiyor olacağız.
You look great in jumpsuits.
Tulum sana yakışıyor.
That's why the jumpsuits.
Tulumlar bü yüzden.
And I want my own makeup team in matching jumpsuits.
Ve uygun üniformalı özel makyaj ekibimi istiyorum.
Do those jumpsuits come in extra large?
Tulumların ekstra büyük boyu var mı?
So, I waited in line for four hours, So, I waited in line for four hours, and then finally, there they were, dressed in those white jumpsuits. and then finally, there they were, dressed in those white jumpsuits.
Saatlerce kuyrukta bekledim..... ve sonunda onları gördüm.
How about orange jumpsuits and shackles?
Turuncu tulum ve pranga olur mu?
And I've set it up so you can have a private viewing, and I have also set it up so you can try on one of "The King's" jumpsuits.
Senin için özel bir gösterim ayarlayabilirim. Ayrıca Elvis'in sahne kıyafetlerinden birini de denemen için ayarlayabilirim.
If you remember the individuals in the orange jumpsuits, there's like three or four kneeling facing that way, and three or four kneeling facing that way.
Yüzünü bu tarafa dönmüş üç ya da dört ve yine yüzünü diğer tarafa dönmüş üç ya da dört turuncu kıyafetli bireyin olduğunu hatırlayacaksınızdır.
Clark, once we get this thing on the front page, father and son Luthor are gonna be wearing matching orange jumpsuits
Hadi canım, Clark. Bunu ilk sayfaya haber yaptığımız zaman, baba ve oğul Luthor, birbirine uyumlu turuncu tulumlarını giyiyor olacaklar.
Yeah, minus the jumpsuits.
Evet. Bir tulumlarımız eksik.
He doesn't have to walk around in one of those funky orange jumpsuits does he?
Etrafta dolaşmasına izin verilmmemli, hapishane tulumu giydirilmeli.. ... değil mi?
Man, what you gonna do when Donna asks you... to wear one of them Elvis jumpsuits for her?
Dostum, Donna sana Elvis'in tulumlarından birini giymeni isteseydi, ona ne yapardın?
Wait, what's up with the orange jumpsuits?
Dur bakayım, bu turuncu tulumlar da neyin nesi?
She was a good dresser and she owned some very nice jumpsuits.
Kıyafetleri çok severdi ve çok güzel kıyafetleri vardı.
Guys, if he blabs, that's orange jumpsuits for all of us.
Bu Garret. Garret zararsızdır. Problem değil.
What's up with you guys in the old Dharma jumpsuits?
Siz niye eski Dharma tulumları giyiyorsunuz?
When they do, smile and take your jumpsuits and work assignments.
Adınız okunduğunda kalkıp gülümseyin tulumlarınızı alın ve görev atamalarınız yapılsın.
- We're gonna burn these jumpsuits?
Bu berbat kıyafetleri yakacağız, değil mi?
They go to barbecues. They get to wear cool jumpsuits. They listen to cool music.
Barbekü yapıyorlardı, güzel tulumları vardı, moda olan müzikleri dinliyorlardı.
So what's up with you guys in the old Dharma jumpsuits?
Dharma tulumları içerisinde ne yapıyorsunuz?
I thought there'd be jumpsuits.
Paraşüt olacağını düşünmüştüm.
There are jumpsuits on the website.
Web sitesinde vardı.
They make us do these bullshit little jobs wearing these bullshit orange jumpsuits.
Bize bu boktan turuncu tulumları giydirip boktan işler yapmaya zorluyorlar.
And you and your dad are going to look great in matching orange jumpsuits.
Turuncu elbiselerinizle baban ve sen çok uyumlu olacaksınız.
And the guys in blue jumpsuits?
Mavi işçi kıyafeti giyenler?
We'll get to see how good they look in orange jumpsuits.
Bakalım turuncu tulumlarla nasıl görünecekler.
Tomorrow we should wear matching jumpsuits...
Yarın uyumlu paraşüt tulumlarımızı giymeliyiz...
Two prisoners. Orange jumpsuits.
2 mahkum turuncu kıyafetleri var.
Oh, I have received a lot of advice on how to discipline you guys, ranging from your father's suggestion that we merely extend your police training to having you pick up garbage on the beach wearing orange jumpsuits.
Sizi nasıl yola getireceğimiz konusunda babanın polis eğitiminizi uzatma teklifinden, turuncu tulum giyerek sahilde çöp toplatmaya kadar uzanan bir çok öneri alıyorum.
Let's get a meeting with the warden about these miserable jumpsuits.
Haydi cezaevi müdürüyle şu tulumlar için görüşelim.
So what's up with you guys in the old Dharma jumpsuits?
- Ee? Bu eski Dharma tulumlarının içinde ne yapıyorsunuz
Having prisoners wear those pink jumpsuits and parade around on a chain gang.
Pembe tulum giyen mahkumlar etrafta ayaklarında pranga ile dolaşıyorlar.
see men in orange jumpsuits.
İkincisi, burada tek gördüğüm turuncu üniformalı adamlar.
The same jumpsuits are worn by thousands of American criminals.
Aynı üniformayı binlerce Amerikalı suçlu da giyiyor.
Green Thumb's crew shows up in clean, matching jumpsuits.
Yeşil Parmak'ın ekibi temiz ve uyumlu tulumlar giyiyor.
You know, like cats in jumpsuits.
- Bilirsin ya, tulum giymiş iki herif.
Without the jumpsuits.
Tabii.
Or Jumpsuits.
Ya da paraşütçü tulumlarını.