Juna traducir turco
122 traducción paralela
Juno, Nemesis and the Furies are advancing but have not yet engaged.
Juna ve Nemesis'e ait Cengâverler yaklaşıyorlar ama çatışmaya girmediler.
Warriors of Juna!
Juna'nın savaşçıları!
Warriors of Juna, for your loyalty you shall be rewarded.
Juna'nın askerleri bağlılığınız için ödüllendirileceksiniz.
We engaged in battle with Heru-ur and liberated the people of Juna.
Heru-ur'a karşı şavaşa katılmıştık ve Juna'nın insanlarını özgür bırakmıştık.
Heru-ur had not come to Juna for generations.
Heru-ur nesiller boyu Juna'ya gelmemişti.
- I'm Juna.
- Ben Juna.
- Hi, Juna. Valerie.
- Merhaba Juna.
- So Juna's not fired.
- Juna kovulmadı yani.
Oh god, everyone thinks Juna is a star.
Herkes bayılıyor ona.
Playing the part of Cassie, Juna Millken!
Cassie rolüyle Juna Milken!
Well, according to my agents, Juna, No news is still good news.
Menajerimin dediğine göre henüz haber almamamız iyi bir şey Juna.
Juna, are you there?
Juna, orada mısın?
Oh my god, Juna!
Aman Allah'ım!
I just had an accident!
Kaza yaptım Juna!
- Ah, good morning, Juna.
- Günaydın Juna.
Hey, don't hit Juna in the face!
Juna'nın yüzüne vurmayın!
In fact, you know I think I'm gonna call her, call Juna, see what's going on.
Juna'yı arayıp nerede olduğunu soracağım.
Uh... oh definitely the clouds for Juna.
Bulutlu olan kesinlikle Juna için.
Could you talk about the fact that Juna didn't show up for lunch?
Juna'nın yemeğe gelmemesi konusunda ne düşünüyorsun?
- Juna, I would love that.
- Çok isterim tabii.
- Juna! Can I get a shot, Juna? - Oh god.
Juna, bir poz alabilir miyim?
- I'm sorry. - Juna, come on, come on.
Hadi ama bir tane.
Oh, look at that. There's Juna.
Baksanıza, Juna çıkmış.
That's Juna.
Juna'nın fotoğrafı var.
- Juna, you in here?
- Juna, içeride misin?
Got some press. Juna Millken in "US weekly," everybody.
Juna Milken, "US Weekly" dergisinde.
Carolina, listen, if you ever need me to get on the phone with anyone for her, My pleasure, okay?
Carolina, Juna hakkında benimle konuşmak isterlerse hiç çekinme, söyle tamam mı?
- Juna, this is... this is...
- Juna bu... Bu...
Like what we did for Juna.
Juna için yaptığımız gibi.
Just great work with Juna on that.
Harika olmuş.
I sort of did this meeting as a favor to Juna, but we only take one or two clients a year and we really try to stick with up-and-comers.
Juna rica ettiği için görüşmeyi kabul ettim. Ama zaten yılda bir, iki müşteri alıyoruz ve genelde yeni çıkan oyuncularla çalışıyoruz.
I was also just... I didn't want to hurt Juna's or your feelings, you know.
Sormayıp Juna'yı ya da seni kırmak istememiştim sadece.
Juna's got the right idea though, you know.
Juna iyi yapmış gerçi.
- Juna and I can be the poster twins.
- Juna'yla poster ikizi oluruz.
Then go to child's pose, Juna.
O zaman cenin pozisyonuna geç Juna.
"Juna Millken goes to her friend Valerie Cherish's house for yoga."
"Juna Milken, yoga yapmak için, arkadaşı Valerie Cherish'in evine gidiyor."
If I, you know, met her at the door, 'Cause paparazzis outside my house. You know.
Evin etrafında paparazziler vardı ama Juna'yı çektiklerinde ben neredeydim hatırlamıyorum.
and I think we should have at least Juna...
Bence sadece Juna ve Cassie- -
Then I'll slap it on, and we'll get a little Juna in the air.
Biraz Juna dinleyelim.
Juna's band is playing at the viper room on wednesday night.
Juna'nın grubu çarşamba akşamı Viper Room'da sahne alacak.
Juna, don't start.
Juna, yapma.
- All right. I'll see you at Juna's?
- Juna'nın partisinde görüşürüz.
- So wonder when Juna's band...
- Juna'nın grubu ne zaman- -
I'm sorry. Oh, it's Juna!
Affedersiniz, Juno arıyor.
I should say hi. Juna Ji.
Juna arıyor Jane.
So, you're on that Juna Millken show, right?
Juna Milken'ın dizisinde oynuyorsun, değil mi?
Yeah, Kalla wants to know if you can take us to Juna's CD signing at the Virgin Megastore tomorrow.
Kalla, bizi Juna'nın yarın Virgin Megastore'daki imza gününe götürebilir misin diye soruyor.
And Juna, she's in everything.
Juna'ya ne demeli?
I'm a friend of Juna's, so it's okay.
Ben Juna'nın bir arkadaşıyım.
- Hi, Juna. - Your outfit is great!
Çok güzel görünüyorsun!
Oh, it's Juna.
Juna arıyor.