Jurassic traducir turco
268 traducción paralela
They gave names to these epochs, names we're fairly familiar with, Permian, Triassic, Jurassic, Cretaceous and so on.
Bu çağlara, bizim Permian, Triassic, Jurassic, Kretase gibi son derece tanıdık olduğumuz isimler verdiler.
And they were able to say that Jurassic rocks here in Dorset are older than Cretaceous rocks in Kent.
Ve buradada Dorse teki Jurassic kayalarının Ken teki Kretase kayalarından daha yaşlı olduğunu söyleyebildiler.
A creature from the Jurassic Period!
Dinozorlar döneminden bir yaratık!
About 2 million years ago, this brontosaurus and these other dinosaurs roamed the earth during a period the experts called Jurassic.
Bundan yaklaşık 2 milyon yıl önce uzmanların Dinozor Çağı dediği dönem boyunca bu brontozor ve diğer dinozorlar yeryüzünde dolaştı.
There is no doubt that this sand matches the deposits found from the Jurassic period.
Kumun Dinozor Çağı'ndan kalma çökeltilerle uyumlu olduğu kesin.
For we know them as gigantic creatures of the long dead Jurassic period.
Onları uzun süre öncesinden... Jurasik döneminin devasa yaratıkları olarak biliyoruz.
Well, hazarding a guess, I would say we've just been visited by a fully grown specimen of Jurassic dinosaur of the order Sauropoda.
Evet, şanslı bir tahminle, az önce Saropoda cinsi Jurasik dinozorunun... tam gelişmiş bir örneği tarafından ziyaret edildiğimizi söyleyebilirim.
In 1879, OC Marsh of Yale University described the first known species from the Jurassic beds of Wyoming.
1879 yılında, Yale Üniversitesi'nden OC Marsh, Wyoming'in Jurasik yatağından çıkan, bilinen ilk türleri tanımlamıştır.
It's Jurassic cretaceous from the second Quaternary era.
Tarih öncesi çağlardan kalan taşlar var orada.
As the rising water is diverted by the parallel series of dolomites... and finally the Jurassic pattern... it should get through via a network of syphons.
Suyun çıkışı, tarih öncesi kayaların içindeki... paralel mermer dizinlerin arasında bölünmüş. Ve sifon sistemi aracılığıyla aşıyor olmalı.
Dr. Grant, my dear Dr. Sattler, welcome to Jurassic Park.
Dr. Grant... sevgili Dr. Sattler... Jurassic Parka hoşgeldiniz.
This fossilised tree sap, which we call amber, waited for millions of years with the mosquito inside until Jurassic Park scientists came along.
Bizim kehribar dediğimiz bu fosilleşmiş ağaç özsuyu... milyonlarca yıl, içindeki sivrisinekle birlikte... Jurassic Parkın bilimadamlarının geleceği günü bekler.
Those people are the real miracle workers of Jurassic Park.
Bu adamlar, bu mucizeyi gerçekleştiren insanlar.
There's no unauthorized breeding in Jurassic Park.
Jurassic Parkta doğal ortamda doğum olmaz.
Because all the animals in Jurassic Park are female.
Çünkü Jurassic Parktaki bütün hayvanlar dişi.
Welcome to Jurassic Park.
Jurassic Parka hoşgeldiniz.
This makes Dilophosaurus a beautiful but deadly addition to Jurassic Park.
Bu da Dilophosaurus'u, Jurassic Parktaki güzel... ama ölümcül hayvanlardan biri yapıyor.
I can't get Jurassic Park back online without Dennis Nedry.
Dennis Nedry olmadan Jurassic Parkı ayağa kaldıramam.
Who better to get the children through Jurassic Park than a dinosaur expert?
Jurassic Parktan çocukları, bir dinozor uzmanından başka kim kurtarabilir?
So I'm trying to force a pair of size-13 shoes on her Jurassic feet when she says to me that her husband just left her.
Dinozor ayaklı kadına 44,5 numara ayakkabı giydirmeye çalışırken daha yeni kocasının onu terk ettiğini söyledi.
No, but I watched Jurassic Park
Hayır, ama Jurassic Park'ı izledim
A Jurassic Park of human beings?
İnsanlardan oluşan bir Jurassic Park mı?
And what about that brother in Jurassic Park?
- Peki Jurassic Park'takine ne diyeceksiniz adamım?
- Welcome to Jurassic Park. - AISHA :
- Jurassic Park'a hoş geldiniz.
Our most successful film since Jurassic Park!
Jurassic Park'tan beri en başarılı filmimiz bu oldu!
Excuse me, Gretchen, but I thought that all the passengers were Jurassic.
Özür dilerim Gretchen, ama buradaki yolcuları şey gibi sanıyordum dinozor gibi.
With you in the part - - Monique's mother won't be another Jurassic fleshbag in a wheelchair.
Elise Eliot, mezar bakıcısı.
'Now on BBC1, the director's cut of Jurassic Park,'with extra dinosaurs.'
Şimdi BBC1'da, yönetmenin kurgusuyla Jurrasic Park fazladan dinozorlu.
He's in Jurassic Park.
Jurassic Park'a gitti.
I'm sure he's fine up in Jurassic Park.
Eminim ki Jurassic Park'ta iyidir.
And she's the Jurassic Jugg.
O da Jurassic Karpuz.
Jurassic Park made half of its money from those little plastic dinosaurs.
Jurassic Park, maliyetinin yarısını küçük plastik dinozorlardan karşıladı.
Tonight we will christen Jurassic Park San Diego a mega-attraction that will drive turnstile numbers to rival any theme park in the world.
Bu gece, bir konuda uzmanlaşan parklara rakip olup... sayısız müşteri çekecek olan bir mega olayı... San Diego Jurassic Parkını vaftiz edeceğiz.
One's Cretaceous, the other's Jurassic.
Bu kil çagindan, diğeri Jurassic döneminden.
I wonder how many people would go see a movie called "Jurassic Parka".
Merak ediyorum acaba kaç kişi adı "Jurassic Parka" olan bir filme gider
Jurassic Park could happen.
Jurassic Park gerçek olabilirdi.
Just like Jurassic Park.
Tıpkı Jurasik Park gibi.
Listen, you Jurassic twit Kayley deserves someone who will love her.
Beni dinle, Jurassic beyinli Kayley'nin onu sevecek birine ihtiyacı var.
Is the proposition of monogamy such a Jurassic notion?
Bu tek eslilige karsı ilkel bir hevesmi?
Jurassic Park, E. T Jaws, Indiana Jones series.
"Jurassic Park", "E.T." "Jaws", "Indiana Jones" serileri.
On your left you have a tyrannosaurus rex, from the Jurassic Period.
Solunuzda ; tiranozor rex, Jura Döneminden...
But I can pronounce Jurassic.
Ama ben Jura'yı söyleyebiliyorum.
Now, the mastodon is from the semi-late Jurassic Period.
Bu mastadon, yarı-geç Jura Döneme ait.
Don't let me get all Jurassic on your ass.
Sakın beni seni benzetmeye zorlama.
I got another one where Natalie's one of those spittin'lizards from Jurassic Park.
Natalie'nin o Jurassic Park'taki tüküren kertenkeleler gibi olduğu bir tane de var.
The most fearsome predator of the Jurassic is watching his prey.
Jurasik'teki en korku verici yırtıcı avını izlemekte.
Under these azure waters lies the future continent of Europe, but now, in the late Jurassic period, all that exists here are a few scattered islands.
Masmavi bu suların altında geleceğin Avrupa Kıta'sı yatmakta, ancak şimdi, Geç Kretase Dönemi'nde, sadece ortaya saçılmış bir kaç ufak adacık mevcut.
They share this shallow sea with other strange Jurassic creatures, like the ammonites, that snare small prey with their tentacles.
Bu sığ denizleri paylaşmak durumundalar ammonitler gibi Jurasik'in diğer garip yaratıklarıyla, dokunaçlarıyla ufak avları tuzağa düşüren ammonitlerle.
These are horseshoe crabs - ancient creatures who originated 150 million years before the Jurassic.
Bunlar at nalı yengeçleri - çok eski canlılar Jurasik'ten 150 milyon yıl önceye dayanıyorlar.
0ne day, these will be the most feared predators in the sea, but in these Jurassic waters, they themselves are prey.
Bir gün, onlar denizlerdeki en korkulan avcılar olacaklar, ancak bu Jurasik denizlerinde, onlar bile birer av.
The prehistoric ice man is thought to be from the late neo-post-Jurassic era, where he was probably a part of a hunting and gathering tribe that lived on Waterston street.
— Buz adamın Neo Post Jura Çağından kalma olduğu söyleniyor. Waterson Caddesi'nde avlanan bir kabileye ait olabilir.