English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ K ] / Kabobs

Kabobs traducir turco

35 traducción paralela
And for desert, marshmallow-kabobs.
Ve hak ettiğiniz lokum kebapları.
Honey, for a quarter mil a year, I'd make Bundy-kabobs out of you and your father.
Tatlım, parasının çeyreği için, senden ve babandan Bundy-kebabı yaparım.
There's shrimp kabobs, shrimp creole, shrimp gumbo, pan fried, deep fried, stir fried.
Karides kebabı var, creole usulü karides, bamyalı karides, karides tava, kızartma karides.
And by getting me one of those swell pineapple kabobs.
Ardından o güzel ananas kebaplarından hazırlayabilirsin.
Ed wants chicken kabobs!
Ed tavuk budu istiyor!
You tricked us, and now there's a warlock trying to turn us into witch kabobs.
Bizi kandırdın ve şimdi de peşimizde bizi cadı kebabına çevirmeye çalışan bir büyücü var.
Well, I know one thing, I will not be giving you people any money if you serve kabobs.
Valla, tek bir şey biliyorum, eğer kebap yapacaksanız tek kuruş para vermem.
- I don't think have kabobs.
- Sanırım kebap olmayacak.
- I can't stand kabobs.
- Kebaba dayanamıyorum.
Have you had a bad experience with kabobs?
Kebapla kötü bir deneyimin mi oldu?
No kabobs!
Kebap yok!
Put sharp metal spikes on the top of the fixtures, then when they land, pow – they're shish-kabobs.
Trafik ışıklarına metal çiviler yerleştireceğiz. Konduklarında şiş kebaba dönecekler. - Bu gaddarlık!
Rattlesnake meat, varmint kabobs and refried whiskey.
Çıngıraklı yılan eti, sıçan kebabı ve Refried Whiskey albümü.
- I made these kabobs for Grace once.
Bir kere bunu Grace için kebapta yapmıştım.
How could I fall in love with your kabobs?
Kebaplarına nasıl bayılabilirim ki?
Diane had your kabobs.
Ama Diane olmuş.
But apparently, I wasn't good enough for your kabobs.
Ama görünen o ki, senin kebapların için yeteri kadar iyi değilmiş.
Why do you care that Diane's had Will's kabobs, but you don't care that she's had mine and I've had hers?
Neden Diane'in Will'in kebaplarına sahip olmasını umursuyorsun da benimkine sahip olmasını umursamıyorsun?
She doesn't have kabobs. She has a kagina.
Kebapları yok, kajinası var.
- Let's make guard kabobs. - Dibs on the chubby one!
Hadi, içeri girelim çocuklar.
The kabobs suck, but Shaba can get you just about anything you need.
Kebapları çok kötü ama Shaba istediğin her şeyi sana getirir.
Whoa-ho-ho, whoa, whoa, whoa! Uh, no offense, uh, but, uh, I just ain't comfortable hanging around all night with, uh, you know, whatchamacallit, uh, swish kabobs.
Üstüne alınma ama tüm gece sizin gibi erkeklerin, nasıl desem yuvarlak masa şövalyelerinin yanında rahat edemem.
- oh, okay. And I want to make lamb kabobs.
Tamam ayrıca kuzu kebap yapmak istiyorum.
And vin knows the owner, so we got free lamb kabobs,
Vin dükkan sahibini tanıyormuş, kuzu kebabını bedavaya getirdik.
She's making lamb kabobs for lunch.
Öğlen yemeğine kuzu kebabı yapıyor.
Today we got shrimp jambalaya, shrimp and grits, shrimp pupu, shrimp kabobs, shrimp fried rice.
Bugünkü menüde, karides jambon tavuk sosu, karides ve mısır dövmeleri karides tavşancığı, karides kebapları, ve karidesli kızartılmış pirinç var.
Oh, xiph-kabobs.
Xiph-kebap.
What-kabobs?
Ne kebabı?
We have teff salad, ostrich kabobs, Happy Herbert's.
Teff salatası var, devekuşu kebabı ve bisküvi var.
Let's try to avoid making "Spidey kabobs."
Hadi "örümcek kebabı" yapmaktan kaçınalım.
In the chicken kabobs?
Tavukta da mı var? - Evet.
It's is also great for kabobs.
Kebap için de işe yarıyor.
I'll tell you how to marinate real Armenian kabobs.
Sana gerçek Ermeni kebabının nasıl marine edeceğini anlatırım.
They're Smurf kabobs.
Şirin Kebabı oldular.
Steve's doing kabobs.
- Sadece sandviç mi var?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]