Kentucky traducir turco

I'll have Kentucky bourbon and branch water, if you please.

Zahmet olmazsa Kentucky Burbonu ve kaynak suyu alayım.

His mother won the Kentucky Derby.

Annesi Kentucky Derbisini kazandı.

Winter in Can-tuck-ee.

Kışı da Kentucky'de geçiririz artık.

Heading west to Can-tuck-ee.

Batıya, Kentucky'ye gidiyoruz.

But then there was Decatur, Illinois, then there was Cairo, Missouri, and Paducah, Kentucky.

- Ama şu Decatur, Illinois.. .. ya da Cairo, Missouri ve Paducah.. Kentucky

Easter in Bermuda, then Kentucky Derby weekend.

Bermuda'da paskalya, hafta sonu Kentucky Derbisi.

This is the Kentucky Derby of golf.

Bu Golf Kentucky derbisi.

- Mr. Drysdale... since I have trained three Kentucky Derby winners for other people... it seems a logical extension that I'd want to own and operate my own stud farm...

3 tane Kentucky şampiyonu yetiştirdim damızlık çiftliği kurup, işletmek istiyorum.

Fort Knox, Kentucky.

Fort Knox, Kentucky.

Call Kentucky and thank them for the dogs.

Kentucky'yi ara ve köpekler için teşekkür et.

I got me a couple of them, found me a couple of them in Kentucky.

Kentuck'de bunun gibi bir kapı bulmuştum.

Kentucky, Louisiana, Texas.

Kentucky, Louisiana, Teksas.

To a guy in Kentucky I'm Mr. Unlucky

Kentucky'li bir adam Bay Uğursuz der bana

Kentucky Avenue.

Kentucky Avenue.

You did not pay for this bottle of Colonel Kwik-E-Mart's Kentucky Bourbon.

Bu Colonel Kwik-E-Mart's Kentucky Burbon'ın ücretini ödemediniz.

"Ba ba ba bum Oh, the sun shines bright on my old Kentucky home"

Güneş ışıkları eski Kentucky evime vuruyor.

Okay, Morrison v. Kentucky.

Tamam, Morrison Kentucky davası.

Working coal mines in Kentucky.

Kentucky'de kömür madenlerinde çalisiyordu.

I am only 1 6... and this is California not Kentucky!

Burası California, Kentucky değil.

Ten times what's in Kentucky.

Kentucky'dekinden on misli fazla!

I'm gonna take you for an eight-piece special with biscuit!

Sekiz parçalı Kentucky Fried Chicken yemeye götüreyim!

Virginia, Kentucky...

Virginia, Kentucky...

Kentucky!

Kentucky!

Larry! Jimmy!

KENTUCKY 1952

Kentucky.

Kentucky.

- You from Kentucky, Aaron?

- Kentucky den misin Aaron?

We had a great time on the drive down and I guess it was after we crossed into Kentucky that we fell in love.

Her neyse, birlikte giderken çok iyi vakit geçirdik. Galiba aşkı buluşumuz Kentucky'yi geçtikten biraz sonraydı.

When little Cassius Clay stopped Sonny Liston, the man who annihilated Floyd Patterson twice. He was gonna kill me!

Kentucky'den Sonny Liston'ı durdurmaya küçük Cassius Clay gelince Floyd Patterson'ı iki defa alt eden adam "Beni öldürecek!"

Bigger than Evel Knievel and the Kentucky Derby on the same day.

Even Knievel'ın ve Kentucky Koşusu'nun aynı günde olmasından bile büyük.

I could help people, show'em films, take this documentary, and help uplift my people in Louisville, Kentucky ;

Birçok insana yardım edebilir, filmler gösteririm. Onlara bu belgeseli götürürüm ve Louisville, Kentucky'deki, hemşerilerimin moralini yükseltebilirim.

UCLA versus Kentucky.

UCLA, Kentucky maçını?

Well, your Kentucky friedness I leased it.

Seni küçük tavuk... Arabayı kiraladım.

Did you steel-toe his ass back to Kentucky?

Kentucky'e geri dönmesi için tekmeyi bastın mı?

We called them Kentuckians.

Kentucky'liler olarak adlandırmıştık onları.

You know, to be normal in the real world and to drink Coca-Cola and eat Kentucky Fried Chicken you got to be in a conspiracy against yourself.

Biliyor musun, şu dünyada normal olup Koka-kola içip kızarmış tavukla beslenmek kendine karşı komplo gibi bir şey.

I'm going to Kentucky to check on a case.

Kentucky'ye gidip bir davayla ilgileneceğim.

This thing started with an anonymous letter from a coal town in Kentucky...

Bütün bunlar Kentucky'nin küçük bir kasabasından gelen isimsiz bir mektupla başladı...

Your contact in Kentucky is a preacher named Bob Goodall.

Kentucky'deki bağlantın, Bob Goodall adındaki bir peder.

welcome to Kentucky.

Kentucky'ye hoş geldiniz.

I'II tell you, my little sister is the best cook in eastern Kentucky.

Sana kardeşimden bahsedeyim. O batı Kentucky'nin en iyi aşçısıdır.

- I work at Kentucky Fried Chicken.

- KFC'de çalışıyorum. - Yok canım.

Plus, he from Kentucky, and I think they're kind of prejudiced... against brothers from down South out here.

Ayrıca o Kentucky'li ve polisler güneyli siyahlara pek sıcak bakmazlar.

If he runs, and I have to go to Kentucky to bring him back, you pay the expenses.

Kaçar ve Kentucky'ye gitmem gerekirse masrafları sen ödersin.

It is vice president Max, Kentucky.

O Kentucky'de başkan yardımcısı.

- And we go to Kentucky Fried sometimes.

- Ve bazen de Kentucky Fried'a gidiyoruz.

So we were still living in Kentucky at the time.

O sırada hala Kentucky'de yaşıyorduk.

A Samuel Guthrie, age 16, of Cumberland, Kentucky, appears to have used his mutant abilities to avert a mining disaster.

Cumberland, Kentucky'den Samuel Guthrie isimli 16 yaşında bir çocuk,... mutant güçlerini kullanarak bir maden kazasını önlemiş.

I think he'd lust like to stay here in Kentucky with his family.

Bence ailesiyle birlikte Kentucky'de kalmak istiyor.

Our first date is at the county fair in Cynthiana, Kentucky and then we have this mystery gig in Louisiana.

İlk gösterimiz, Cynthiana Kentucky'de... bir kasaba panayırında... sonra da Louisiana'daki şu gizemli gösteri var.

County fairgrounds, off Route 107, Cynthiana, Kentucky, 11 PM tomorrow.

Yarın gece 11'de, 107 numaralı otobandan çıkınca Cynthiana Kentucky panayır alanında.

Now the county fair is proud to present tonight's musical entertainment the Kentucky Bluegrass Brothers!

Ve panayirimizda şimdi de bu geceki müzik grubu sahneye çikiyor. Karşinizda Kentucky'li Kemanci Kardeşler!