Khaled traducir turco
203 traducción paralela
Have you seen Khaled yet?
Halit'i görebildin mi?
I thought I knew Khaled's friends, but I don't believe I've metyou before.
Halit'in bütün dostlarını tanıdığımı sanırdım, ama galiba sizinle tanışmadık.
Jamal Khaled.
Jamal Halit.
We think Khaled's group bought the nukes and is trying to bring them to US soil.
Bizce silahları Halit'in grubu satın aldı ve Amerika'ya getirmeye çalışıyor.
There's a $ 2 million disbursement from Khaled to Juno Skinner.
Halit, Juno Skinner'e 2 milyon dolarlık bir ödeme yapmış.
She buys antiquities for Khaled.
Halit'den antika satın alıyor.
Khaled...
Khaled...
Khaled, have you seen Hasan?
Khaled, Hasan'ı gördün mü?
- This must be that pain Khaled.
- Bu, Khaled cezası olmalı!
Khaled is minting money.
Khaled para basıyor.
Khaled, not the red tie.
Khaled, kırmızı kravat olmaz.
Khaled wants two boys and two girls.
Khaled iki oğlan, iki kız istiyor.
- Like Khaled's girl, no?
- Khaled'in nişanlısı gibi mi?
Khaled, go inside.
Khaled, içeri git.
- Khaled, please.
- Khalid, lütfen.
The house that Khaled bought Dolly Auntie and Hassan Uncle has bushes shaped like animals.
Khaled'in Dolly teyzenle Hassan eniştene aldığı evin hayvan şeklinde çalıları var.
When you refused Khaled, I thought, "This boy needs a refresher course in manners from his mother."
Khaled'in davetini reddettiğinde "Bu oğlanın annesinden yeniden terbiye alması gerek." dedim.
Khaled is having his stud night later.
Khaled güçlü erkek gecesini sonraya bıraktı.
- Is Khaled's wedding gonna...?
- Khaled'in düğünü de...
Khaled bought it for them.
Khaled onlar için satın aldı.
Khaled you're happy, aren't you?
Khaled mutlusun, öyle değil mi?
- Khaled is just...
- Khaled sadece...
Not Khaled.
Khaled değil.
Oh, here's Khaled.
İşte Khaled.
Our room used to be next to Khaled's and your boy's got quite a set of lungs.
Odamız Khaled'in odasının yanındaydı ve oğlunun ciğerleri çok kuvvetli.
- I've always given Khaled his freedom.
- Khaled'e hep özgürlüğünü verdim.
But if Khaled can do his duty, there's no reason why Alim can't.
Khaled görevini yapabiliyorsa, Alim'in de yapamaması için bir sebep yok.
Come here, Khaled.
Buraya gel, Halid.
- They fired Khaled?
- Halid'i çıkardılar mı?
Khaled and you have been chosen.
Bu iş için sen ve Halid seçildi.
Khaled.
Halid.
Listen, Khaled, why does your father limp?
Baksana, baban niye topallıyor?
- Calm down, Khaled.
- Sakin ol, Halid.
- Which one is Said and which is Khaled?
- Hanginiz Said, hanginiz Halid?
- I'm Khaled.
- Ben Halid.
Is Khaled here?
Halid burada mı?
- Excuse me, have you seen Khaled?
- Afedersin, Halid'i gördün mü?
- Has Khaled come?
- Halid geldi mi?
Rachid has a brother, Khaled Medi.
Rachid'in bir erkek kardeşi var, Khaled Medi.
Khaled Medi started to talk to me during exercise sessions.
Khaled Medi egzersiz seanslarında benimle konuşmaya başladı.
In the photograph was Zikri with a Yemeni national named Khaled Leqawi who we believe was in Chicago on a recruiting mission in the spring of 2001.
Fotoğrafta Zikri, Yemenli Halit Lekavi ile birlikteydi. Bu adamın 2001 baharında yandaş toplamak için Chicago'ya geldiğini düşünüyorduk.
Get Khaled, tell him to ask at the information desk.
Khaled'i çağır da danışmaya sorsun.
Does anyone else feel like Khaled?
Khaled gibi düşünen var mı başka?
Khaled, would you mind...
Khaled, izin verir misin?
Khaled!
Khaled!
Khaled stays with me.
Khaled benimle kalsın.
You want to come too, Khaled?
Sen de gelmek ister misin Khaled?
Khaled.
Khaled.
Killed eight, wounded hundreds, led by Khaled Kelkal.
8 kişi öldürmüş, yüzlercesini yaralamış. Lideri Halit Kelkal.
Khaled Ibn Ahbad could be a member of the family.
Khaled lbn Ahbad'ın örgüt mensubu olma ihtimali var.
Like Khaled Ibn Ahbad.
Tıpkı Khaled lbn Ahbad gibi.