Kingpin traducir turco
244 traducción paralela
Well, there I was, on the top of the world, kingpin of the whole outfit...
Giden gitti, göklerdeydim, ekibin en önemli adamı olmuştum...
Hi, kingpin.
Merhaba dostum.
Oh, that's only his "kingpin of industry" act.
Yalnızca tekstilin en önemli kişisi rolü yapıyor.
I'm your kingpin, honey And I'm gettin'in gear
Tatlım, baş kuka benim Ve harekete geçiyorum
You know, Amy, you're gonna be a really big reporter... with a Vietnamese war criminal and an underworld kingpin's son... busted for trafficking in heroin.
Amy, biliyorsun Vietnam savaş suçlusu ve yeraltı kralının oğlunu eroin ticaretinde yakalamak sayesinde sen çok büyük bir muhabir olacaksın.
Your friend, Sailor, blowtorched a local kingpin biker.
Dostun Sailor önemli bir motorcuyu yaktı.
We were so shocked because Brian was such a kingpin... of what was going on in our lives.
Şoke olmuştuk çünkü elebaşımız Brian idi. Hayatlarımızdaki baba figürü Brian idi.
Mafia kingpin?
Mafya kralı mı?
Make me a fuckin'kingpin.
İlla beni elebaşı yap.
He can identify the kingpin.
Elebaşını gösterebilir.
If I don't get him back tonight, the kingpin walks.
Bu gece, onu götürmezsem, elebaşı kaçar.
A kingpin like Gaston No one's got a full cleft
Gaston gibi bir lider Kimsenin çenesinde...
- Jack Dragna's the kingpin here.
- Jack Dragna buraların kralıdır.
Then who is the kingpin, the capo di tutti capi?
Şebekenin patronu kim o zaman? the capo di tutti capi?
- Kingpin isn't.
Kral Kuş daha gelmedi.
With us tonight are plant owner C.M. Burns... union kingpin Homer Simpson... and talk show mainstay Dr. Joyce Brothers.
Satral sahibi C.M. Burns ve Sendika başı Homer Simpson... ve de talkshowların vazgeçilmezi Dr. Joyce Brothers.
Harvey Dent, once Gotham's District Attorney was horribly scarred by underworld kingpin, Boss Moroni.
Gotham eski bölge savcısı Harvey Dent'in yüzüne... babalardan Moroni tarafından asit atılmıştı.
Tour kingpin Shooter McGavin... and bad boy Happy Gilmore, just off suspension.
Başta Shooter McGavin ve kötü çocuk Happy Gilmore.
You're a total kingpin.
Siz harikasınız.
kingpin, top dog, numero uno, M.M.
Sokaklarda ona bir numara derler. P. H.
For my money, there's only one guy... who can afford all this- - Wilson Fisk, the Kingpin.
Ve bunları satın alabilecek bir tek kişi vardır Wilson Fisk! Yani Kingpin.
If I can tap into the Kingpin's computer network... maybe I can find the answer.
Eğer Kingpin'in bilgisayar sistemine girersem, belki de cevabı bulabilirim.
All we have to do is bring down the kingpin and the rest will fall.
Tek yapmamız gereken baştakini indirmek, böylece gerisi de iner.
Kingpin from Gerson Park and Kingpin from L.A. County / Slauson both under one roof.
Garson Park Cezaevi'nin ağasıyla LA Slauson Cezaevi'nin ağası aynı çatı altında.
Douchebag's probably some kind of drug kingpin.
Douche'nin çantası uyuşturucu işininin elebaşı olmalı.
It's the kingpin with the fag jag.
Bu Jaguarlı herif.
Kingpin's coming with us. No, no, no, you don't want me.
Adamı da yanımıza alıyoruz.
I ain't going nowhere without that kingpin's suitcase.
Herifin çantasını almadan hiçbir yere gitmiyorum.
The kingpin will never let go of the kingpin's suitcase!
Bir çete başı asla başka bir çete başının çantasını bırakmaz!
What you gonna do with $ 75, Kingpin?
75 dolarlık bir şeyle ne yapacaksın?
He's a Russian, ex-army colonel, kingpin in the Russian mafia.
Bu adam Adrik Vas. Eski bir Rus albayı, Rus mafyasının elebaşı.
I'm the kingpin when it comes to flows
Rap yapmaya gelince kral benim
This is the kingpin.
Bunun adı şah.
- He's also a mass murderer and a drug kingpin.
- Aynı zamanda bir katil. ... ve uyuşturucu elebaşısı.
The Kingpin's gotta be footing the bill.
Faturayı Kingpin ödüyor olmalı.
Kingpin's got my back, bro.
Kingpin arkamı kolluyor dostum.
They're writing about the Kingpin.
Kingpin hakkında yazıyorlar.
- The press want a kingpin.
- Basın bir Kingpin istiyor.
So I'll give them a kingpin.
Ben de onlara bir Kingpin veririm.
How can you not remember the Kingpin?
Kingpin'i nasıl hatırlamazsın?
You think you could hold out on the Kingpin?
Kingpin'den kaçabileceğini mi sandın?
Kitchen belongs to the Kingpin now.
Kitchen artık Kingpin'in.
- Think Kingpin didn't want his money?
- Sence Kingpin parasını istemedi mi? - Ne?
I followed that piece you wrote about the Kingpin.
Kingpin hakkında yazdığın o makaleyi okudum.
Police are still investigating the murder of Nikolaos Natchios... - will identify Natchios as the so-called Kingpin.
Polis hala Nikolaos Natchios'un cinayetini araştırıyor Natchios'un Kingpin olduğu iddiaları var.
I think Natchios was set up by the real Kingpin.
Bence Natchios gerçek Kingpin tarafından tuzağa düşürüldü.
They say the Kingpin doesn't just kill you.
Derler ki Kingpin sadece seni öldürmüyormuş.
Fisk is the Kingpin?
Kingpin Fisk mi?
- When your turf was firmly established, when you were now numero uno, top dog, kingpin, M.M., did you order anyone... Fifth Amendment.
- Beşinci madde.
I was right!
Haklıymışım, Robbie'nin kaçırılmasını Kingpin ayarlamış.
The Kingpin did arrange Robbie's kidnapping... and set him up to take the rap for that crime.
Sonra ona tuzak kurarak suç işlemesini sağlamış.