Last traducir turco
236,151 traducción paralela
Do you want to know what happened last night?
Dün gece neler olduğunu bilmek ister misin?
What happened last night?
Dün gece ne oldu?
You were bitten by a vampire last night, but you're not infected.
Dün gece bir vampir tarafından ısırıldı, Ancak virüs bulaşmadı.
Now, I don't care what happened last night.
Dün gece olanlar umrumda değil.
I'm always insecure if the next mission would be my last one.
Bir sonraki görevi yerine getirirsen her zaman güvensizim. Benim sonuncusu olurdu.
At last we meet.
Sonunda tanıştık.
I believe the last time you and I saw each other, we were bidding on the Malevich.
En son birbirimizi gördüğümüzde Malevich'e teklif verdiğimize eminim.
The ones you were looking at on your iPad last night.
Dün gece İPad'inden baktıkların.
I wasn't on my iPad last night.
İpad'im dün gece bende değildi.
Just a reminder that last week we were professional adults living in a house before we moved here and turned 19 again.
Hatırlatayım, geçen hafta buraya taşınıp yeniden 19 yaşına dönmeden önce beraber yaşayan iş sahibi yetişkinlerdik.
Thank you so much for organizing this so last minute.
Son anda bunu ayarladığınız için teşekkürler.
I found at my last reunion, I didn't have much in common with my Hofstra friends.
Son buluşmamda Hofstra'daki arkadaşlarımla pek bir ortak nokta bulamamıştım.
And for good reason. Your last book was a New York Times notable book.
Son kitabın da haklı olarak New York Times'ın bile dikkatini çekti.
Okay, so I have one last surprise.
Evet, son bir sürprizim daha var.
- Last week in the Caymans.
- Geçen hafta, Cayman Adaları'nda.
That's your last surprise tonight, sweetie.
Bu da gecenin son sürpriziydi tatlım.
Didn't I give you a good education last night?
Dün gece seni yeterince eğitemedim mi?
I did until you almost dropped me on the trust fall last time.
O güven düşüşünde beni neredeyse düşürene kadardı.
Heard she took up with Malcolm, and last night, he threw it in your face.
Malcolm onunla birlikte olmuş ve dün bunu yüzüne vurmuş.
Tensions are high as both sides have their last chance to appeal to the jury.
Jüriyi etkilemek için iki tarafın da son şansı olduğundan nabızlar çok yükseldi.
And this is my last chance to showcase my talents to our larger affiliates.
Ve bu da yeteneklerimi daha geniş çevrelere sergileyebilemk için son şansım.
Last I saw you, you'd just gotten fired from that Garden Depot commercial, right?
Son görüştüğümüzde Garden Depot reklamından kovulmuştun. - Biliyorum.
After I left LA, I moved to New York, and for the last couple years, I've been working as a lawyer, mostly in the tech industry.
Los Angeles'tan sonra New York'a taşındım ve birkaç yıldır avukatlık yapıyorum. Genellikle teknoloji sektöründeyim.
Yeah, last week we were in this tiny village.
Evet. Geçen hafta küçük bir köye gittik.
Last week, uh, Mario Lopez was on Clash of the Cupcakes.
Geçen hafta Clash of the Cupcakes'e Mario Lopez geldi.
The last choice you had was whether or not to wear a condom.
Senin son tercihin prezervatif takıp takmamaktı.
- Got it last night from Neumann's Hill.
- Dün gece Neumann's Hill'den verdiler.
Dude, up until last week,
Oğlum, geçen haftaya kadar,
They have all their information from their last arrest.
Son tutuklandıklarında bütün bilgilerini almışlardı zaten.
You'll never guess who stopped by the ice hut last night while you idiots were getting yourselves arrested. - Who?
Bil bakalım, dün gece siz salaklar tutuklanırken buz kulübesine kim uğradı?
I'm really sorry about last night.
Dün gece için özür dilerim.
This was last week.
Bu olay geçen hafta oldu.
Beau, you gotta stop looking back at the last 40, and start looking ahead at the next 20.
Beau, son 40 yıla bakmayı bırakıp önündeki 20 yıla bakmalısın.
Last time I called Dad, he said, "Wrong number," and hung up.
Babamı son aradığımda "Yanlış numara" demişti.
My God, this is the last thing I need.
Bir bu eksikti.
I think I'm gonna have to shut it down'cause of the storm, so this is last call.
Fırtına yüzünden kapatıyorum, haberiniz olsun.
You should've trimmed those trees last fall when I told you to.
Bu ağaçları geçen yıl dediğim zaman budaman gerekirdi.
Compared to my last boyfriend, he's new and improved.
Son erkek arkadaşıma göre yeni ve bir üst model.
- Last week,
- Evet. - Geçen hafta
I mean, we don't have any sick cows, but Hank did get his arm stuck in the hand dryer last week.
Hasta ineğimiz yok ama geçen hafta Hank'in kolu el kurutucusuna sıkıştı.
I was about to leave... but that would mean heading back to the same old thing I've been doing for the last 40 years.
Gitmek üzereydim ki son 40 yıldır yaptığım şeylere geri döneceğimi fark ettim.
Do you have any idea how much fun I had last night?
Dün gece ne kadar eğlendim, biliyor musun?
'Cause last time I did that, they just got all pissy.
En son öyle yaptığımda küplere binmişlerdi.
Did you get any sleep last night?
Dün gece uyuyabildin mi?
I suppose you heard what happened last night when you was gone.
Dün gece sen yokken olanları duymuşsundur.
I got this at last year's concert.
Geçen yılki konserde almıştım.
How come your head can be compared with mine?
Kafan nasıl olur da benimkiyle karşılaştırılabilir?
All right, last question.
Son sorum :
Well, Sona... It's so great to see you.
Sona, karşılaştığımıza çok sevindim.
- For the last 15 years and four months.
- Son 15 yıl, dört aydır.
Oh, hey, guess who I ran into at the bar?
Barda kiminle karşılaştım, bil.
last tuesday 30
lasting 19
last night 2619
last summer 85
last stop 43
last call 86
last year 868
last weekend 41
last christmas 29
last night was fun 21
lasting 19
last night 2619
last summer 85
last stop 43
last call 86
last year 868
last weekend 41
last christmas 29
last night was fun 21
last name 76
last chance 330
last time i saw you 136
last but not least 41
last month 210
last week 809
last time 380
last warning 37
last day 16
last question 43
last chance 330
last time i saw you 136
last but not least 41
last month 210
last week 809
last time 380
last warning 37
last day 16
last question 43