Let there be light traducir turco
125 traducción paralela
In the beginning the earth was without form and void, and the Lord said "Let there be light."
Başlangıçta yer boştu ve yeryüzü şekilleri yoktu. ... ve Tanrı "Işık olsun" diye buyurdu.
And God said, "Let there be light."
Ve Tanrı dedi ki : "Işık olsun."
Let there be light.
Ve ışık geldi.
Let there be light.
Işık var olsun!
Our next program, Let There Be Light.
Sıradaki programımız ; Yüklerinden Kurtul...
Let there be light.
İşte size ışık.
"and the spirit of God " hovered over the face of the waters, "and God said let there be light, and there was light"!
"Ve Tanrı'nın ruhu" suların üzerinde belirdi "sonra Tanrı ışık olsun dedi" ve ışık oldu! "
Let there be light.
Işıklar yansın.
Let there be light!
Bırakalım da ışıldasın!
"Let there be light."
"Işığa var olacak." diyene kadar.
They made him say "Let there be light" to cut our night in half.
Gecemizi yarıda kesip "orada ışık olsun" dedirtirlerdi.
Let there be light.
İşte yeni bir aydınlık.
And God said, "Let there be light."
Ve Tanrı "Işık olsun" dedi.
And God said,'Let there be light! '
Ve tanrı, ışık olsun buyurdu.
Let there be light.
Aydınlatalım.
Bit of nouse, bit of coat hanger, and, bingo, let there be light.
Biraz zeka, biraz da elbise askısı, ve işte sana ışık.
And God said, let there be light.
Ve Tanrı der ki, bırakın orada uşuk olsun.
And the Lord said, "Let there be light." And voilà!
Ve Tanrı dedi ki : "Işık olsun." Ve işte, ışık!
Let there be light.
Işığa izin verin.
And the Lord said, "Let there be light." And voila!
Ve Tanrı dedi ki... "Orada ışık olsun" ve Voilà!
Let there be light.
Işık olsun.
let there be light.
Işık olsun!
Let there be light.
Işıklarını verelim.
Let there be light.
lşık olsun.
And man said, "Let there be light."
Ve insanlar dedi ki, "Bırakalım ışık olsun."
let there be light!
Işıklar açılsın!
- Let there be light.
- Bırakın da ışık görelim.
One time, I said Let There Be Light... all hell broke loose.
Bir keresinde, ışık olsun demiştim. Kumarheneler beş parasız kalsın. Mecazi konuşma.
- Let there be light.
- İşte ışık. - Evet.
Let there be light!
Hadi yan!
God said, "Let there be light."
Işık olsun.
Now, let there be light.
İşte ışığımız burada.
Let there be light!
Işıklar yansın!
Let there be light.
Lşık olsun.
- Let there be light!
- Işık aydınlatsın bizi!
God said let there be light.
Tanrı, "ışık olsun" dedi.
There must be a fiery charioteer, a Sun God, to accept our sacrifices. A supreme being who, on the first day of creation, announced "let there be light".
Bir ateş arabası olmalı, bütün kurbanlarımızı kabul eden bir güneş tanrısı, yüce bir varlık, her şeyi yaratışının ilk gününde şöyle demiş olmalı : "ışık varolsun".
Let there be light.
Ortalık aydınlansın.
Let there be light and become a shining star
Bırak ışık doğsun ve parlak bir yıldıza dönüşsün.
Let there be light.
Ve Tanrı ışığı yarattı.
As the saying goes, let there be light.
Dedikleri gibi, "ışık olsun"
Let there be light.
Işıklar lütfen.
Let there be a trial in the full light of day.
Neler olacağını birlikte görelim.
And God said, "Let there be light."
UYGUN OLARAK Ve Tanrı dedi : Lşık olsun.
Let there be earth and her union and she shall become level so that life can be sown, so that light shall be in heaven and on earth.
Dünya şeklini alacak dengeye ulaşacak böylece hayat başlayıp cennette de dünyada da ışık olacaktı.
Let there be light.
Işığı aç.
" And God said,'Let there be light!
Kolipoki!
"Let there be... light."
"Ve ışık parlasın."
"Let there be light."
"Bırakın ışık olsun." Peki, peki.
"Let There Be More Light", "Set the Controls for the Heart of the Sun", it was total space rock.
"Let There Be More Light", "Set the Controls for the Heart of the Sun", gibi şarkıları bilirsiniz. Tamamen Space Rock'tı.
And let there be light.
Ve ışık yandı.