Licensed traducir turco
672 traducción paralela
I warn you, if you do, you're through as a licensed nurse.
Seni uyarıyorum, istifa edersen, lisanslı hemşireliğin biter.
I can't promise you that but there'll be a licensed agent here later if you wanna talk to him.
Ona söz veremem, ama daha sonra lisanslı bir işveren gelecek, onunla konuşursun.
I'm licensed.
Ben ruhsatlıyım.
- Are you a licensed psychiatrist?
Sen yetlikili bir psikiyatris misin?
She is licensed by law to dispense the medicine.
O ilaç hazırlama konusunda kanuni ruhsata sahip.
- Harris, are you licensed in this state?
- Harris, bu eyalette yetkin var mı? - Evet efendim.
Chongqing licensed these warlords to knock off American convoys and sell our gear to the Japanese, and Chongqing pockets half the loot.
Chongqing bu gerillalara Amerikan konvoylarını yağmalatıp silahlarımızı Japonlara satıyor, ve Chongqing yarısını cebe indiriyor.
I am an attorney at law, and I'm duly licensed by the territory.
Ben bir avukatım ve bu bölgede çalışma iznim var.
You're licensed, aren't you?
Ruhsatınız var değil mi?
Let's say by one of your opposite numbers, who is also licensed to kill.
Sizin zıt numaranıza sahip biri tarafından, onun da öldürme yetkisi var.
Said it should be licensed to have skin as soft as mine is.
Benimki kadar yumuşak bir tene sahip olmanın lisanslanması gerektiğini söyledi.
No, it should be licensed.
Hayır, lisanslanmalı.
I wish Keiko would get licensed soon.
Umarım Keiko yakın zamanda lisansını alır.
I could get licensed.
Sertifika da alırım.
A licensed optometrist, he has recently abandoned his practice... and is presently supported by his widowed mother.
Lisanslı göz doktoru, mesleğini bıraktı... ve şuanda dul olan annesi tarafından destekleniyor.
He is a licensed asteroid locator and prospector.
O ruhsat sahibi bir göktaşı arayıcısı ve madencisi.
At the time, I was a licensed doctor working as a salesman.
O zamanlar satıcılık yapan lisanslı bir doktordum.
Unless these are registered, recognized, licensed charities... these deductions cannot be allowed.
Ancak kayıtlı, kabul edilmiş ve lisanslı hayır işi olmadığı takdirde... bu indirimlere izin verilemez.
Mr. Patroni is licensed to taxi.
Bay Patroni'nin uçuş lisansı var.
Joey Maddocks, Licensed Betting Office, 469 Fulham Road, acquisition of. Plus our letters, sir.
Joey Maddocks, Lisanslı Bahis Acentesi, 469 Fulham Caddesi, kazanç listesi ayrıyetten bizim mektuplarımız efendim.
- Yes, I am licensed in letters and specialized in psychology.
- Evet, psikoloji konusunda uzmanlığım var.
At least they could've sent a licensed driver to meet me at that crummy airstrip.
En azından beni harabe hava alanından alması için bir şoför bulabilirlerdi.
The daughter says she's a licensed nurse... so she can give the necessary IVs and treatment.
Kız diplomalı bir hemşire olduğunu söylüyor. Gerekli serum ve tedaviyi yapabileceğini iddia ediyor.
You're licensed by the city and the state.
Valilikten aldığın çalışma iznin var.
No one licensed can afford to be a wise ass where a felony case is involved.
Özel dedektifler ağır suçlara bulaşamaz.
Yes, bourgeois marriage is nothing but licensed prostitution.
Evet, burjuva evliliği ruhsatlı fahişelikten başka bir şey değil.
- on licensed premises after 11 : 00 p. m.?
-... yasak olduğunun farkındasın umarım?
They're licensed to carry firearms.
Silah taşıma ruhsatları var.
British Secret Service, 007, licensed to kill.
İngiliz Gizli Servisi, 007, öldürmeye yetkili.
Lon, it's not licensed!
Lon, bu kaçak!
You won't get licensed.
Ruhsat alamazsın.
But your planes and pilots have to be licensed, no stunting over congested areas, no wing-walking.
Ama uçak ve pilotların ruhsatlı olmak zorunda kalabalık alanlarda gösteri yok, kanatta yürüyüş de yasak.
Sister, are you licensed to preach?
Kardeş, size gerçekten vaaz vermeye yetkili misiniz?
Did you know there are a number of psychics working as licensed brokers on Wall Street?
Wall Street'te lisanslı simsar olarak çalışan medyumlar olduğunu biliyor muydun?
Licensed to kill, and has done so on numerous occasions.
Öldürme yetkisi var ve bunu bir çok kez kullanmış.
- Is it licensed? - Oh, yes.
- Ruhsatlı mı?
Licensed to kill or be killed. Take him away!
Götürün onu!
When you finally get to the half-built Algerian ruin called the Hotel del Sol, by paying half your holiday money to a licensed bandit in a taxi, there's no water in the pool, there's no water in the bog, there's no water in the tap,
Tatil paranızın yarısını ruhsatlı kaçak taksiye verip nihayet Hotel Del Sol adlı yarı bitmiş Cezayir harabesine geldiğinizde havuzda su yoktur helada su yoktur, musluktan su akmaz klozette sadece bir kertenkele vardır ve odalar çifte rezervasyonludur.
I'm gonna play this guy like the world has passed him by... until they licensed those casinos on the boardwalk.
O adamı öyle bir oynayacağım ki Boardwalk'taki kumarhanelere kadar bütün dünyayı inandıracağım.
007, licensed to kill.
007, öldürmeye yetkili.
I'm a licensed psychotherapist specialising in crisis behaviour.
Bunalım ve davranışlarda ihtisas yapan lisanslı bir psikoterapistim.
I'm a licensed psychotherapist.
Lisanslı psikoterapistim.
So the price of a dog licence will go from $ 3.50 to $ 4.50 : A licensed pet is a happy one.
Köpek ruhsatlarının fiyatı 3.50 dolardan 4.50 dolara çıkarılmış bulunuyor.
Well, based on all the whiplash you were inflicting back there, I wondered if you had to be licensed for carrying concealed weapons.
Az önce sebep olduğun boyun incinmelerini görünce, gizli silah taşıma ruhsatın vardır diye düşündüm.
forget it. must be a licensed driver.
Boşver Ehliyet gerekiyormuş...
i'm a licensed driver.
- İngiliz anahtarı lütfen? - Hey benim ehliyetim var!
In addition, as licensed security guards you'll be required to join a union.
Ayrıca, ruhsatlı güvenlik görevlisi olarak bir sendikaya girmeniz gerek.
You're now fully licensed security guards.
Artık ruhsatlı güvenlik görevlisi oldunuz.
This is Channel 3, KCIK Television, in Texas... licensed by the F.C.C. in Washington, D. C... ending its broadcast day.
Burası Washington F.C.C. tarafından lisanslı... Texas'ta KCIK Televizyonu... yayın akışını sonlandırıyor.
This is a licensed drug rehab center?
Lisanslı uyuşturucu rehabilitasyon merkezi?
A sort of licensed trouble-shooter.
Bir çeşit... eğitimli sorun-giderici.