English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ L ] / Lite

Lite traducir turco

214 traducción paralela
Hem. The Secrets m'Lite and Death by Dr. Frankenstein.
İşte, Dr. Frankenstein'ın "Yaşamın ve Ölümün Sırları" kitabı.
We're in pendente lite.
Dava bitene dek bekleriz.
Ahhh. Nasty little stomach. Winds over to night lite once again?
- İğrenç bir karın ağrısı, bir daha mı boş laflar ediceksin?
Heineken, Michelob, Molson's, Beck's, Bud, Coors, Miller, Miller Lite,
Heineken, Michelob, Molson's, Beck's, Bud, Coors, Mil
Miller Lite.
Miller Lite.
Right, Lite?
Doğru mu, Lite?
Lite, where are you?
Lite, nerdesin?
That motherfucker thinks I don't know what's up, Lite.
Bu hayvan herif, beni bir şey bilmiyor sanıyor, Lite.
Holy fucking shit!
Lanet olsun! Lite!
Lite!
Lite!
Open the door!
Kapıyı aç! Lite!
- Open the door, Lite!
Bin. - Kapıyı aç!
You're crazy, Lite.
Sen çılgınsın, Lite.
I have your car towed all the way to your house and all you got for me is lite beer?
Arabanı evinin önüne çektirdim, bunun karşılığı sadece bu bira mı?
And think it lite and American.
ve onun amerikalı olduğunu düşünüyorum.
And I was given this address by the Hi-Lite Delivery Service.
Hi-Lite Teslimat Servisi bana bu adresi verdi.
Bring a Molson Lite for the kid!
Çocuğa Molson Lite getir!
- Lite.
- Light.
Can I get two white wines, two beers, and one of'em lite?
İki şarap, iki bira alabilir miyiz bir tanesi light olsun.
- OK, I'm coming. OK, two lite beers.
Tamam geliyorum, Pekâlâ 2 bira.
Da Mayor don't drink this Lite shit.
Reis bunları içmez.
He fanned Burton to open the inning, walked Saslow, gave up a double to Billy Leff, which will bring up Haywood, who leads the league in most offensive categories, including nose hair.
I lite trubbel här, han fläktade Burton i första omgången. Släppte Saslo och dubblade Billy Left. Vilket får oss till Haywood, som leder ligan i dom flesta offensiva kategorierna, inkluderat näshår.
Make it a lite, I'm gettin'a gut.
Karnım şişmeye başladı.
I got a rare'74 of Miller Lite with a misprint on the label.
Çok ender yanlış etiketli bir 74 Miller'im var.
Yeah.
Çocuğa Molson Lite getir!
Yeah, well, hold that thought while I introduce you to the new Bud lite.
Evet, onu aklınızdan çıkarmayın ve yeni Bud'a bakın.
- Mike, how are you?
Nasılsın, Lite?
She thinks you saved her lite.
Hayatını kurtardığını sanıyor.
Well, and here we have Duff, Duff Lite... and our newest flavor- - Duff Dry.
Burada da Duff, Duff Lite ve en yeni tadımız...
What, all of a sudden there's Stephanie Lite?
Birden bire Stephanie'yle ittifak mı kurdunuz?
" I just loved playing ping-pong
" yeni Flex-o-lite raketimle
"with my Flex-o-lite ping-pong paddle,"
"pın pon oynamaya bayılıyordum,"
She's waited her whole lite for somebody with a name she got off a board game... when she was 11
Hayatı boyunca bir oyunda çıkan adı taşıyan adamı bekledi.
Then you could spend your lite blaming your parents instead of yourself
O zaman kendi yerine aileni suçlayabilirsin.
I could do nothing for the rest of my lite, just grow trees
Ömrümün geri kalanını ağaç yetiştirerek geçirebilirim.
I'm supposed to be in Boston leading a really boring lite... working my can off for my boss so he can spend half the day in the gym
Günün yarısını spor salonunda geçirsin diye patronuma kölelik edecektim.
You see, the female body... has always been the essence... the mystery of human lite
Kadın vücudu her zaman insan yaşamının özü, gizemi olmuştur.
Don't throw your lite away on someone you don't love
- Onu sevmiyorsun.
In another lite or parallel universe we would have loved that Better?
Başka bir hayatta bu çok hoşumuza giderdi.
No, don't say you're sorry...'cause this has been the best weekend of my entire lite
Öyle deme. Bu, hayatımın en güzel hafta sonuydu.
We're a bit strange She's been looking for you her whole lite
Biraz tuhafız. Hayatı boyunca seni aradı.
All I see is a death stare under a hat made of Miller Lite cans.
Ve tek gördüğüm bira kutularından yapılan şapkasının altından bakan boş gözler.
Not even piffle. It's piffle-lite.
zırva bile değil.ondan bile daha boş.
Havin'kids, it's a part ot married lite.
Çocuk sahibi olmak evlilik hayatının parçasıdır.
He goes on with his lite and I'm here making this decision.
O hayatına devam ediyor ama ben bu kararı vermek zorundayım.
Do my work-out, take a shower, followed by a hearty breakfast, steak and eggs, washed down with a pot of hot coffee, six pack of Coors Lite.
Onun yerinde olsam her sabah şarkı söyleyerek uyanırdım.
Who wants movie-style buttery lite?
Kim sinema usulü patlamış mısır istiyor?
Batman Lite?
Light Batman mi?
- Miller Lite.
- Miller Lite.
Sil Lite?
Sil Lite diye mi?
Well, it's my lite
Hayatım bu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]