Lize traducir turco
31 traducción paralela
Liza's maid is over for the weekend, and I had to give her your regular time.
Lize'nın hizmetçisi gelecek. Senin saatini ona verdim.
- Doing fine, Lize.
- Gayet iyi Lize.
Let's murder-lize them!
Gebertelim şunları!
Let's murder-lize them!
Haklayalım şunları!
Oh Jesus, look, it was a fucking accident, alright?
Lize dinle bu sadece bir kazaydı.
And this guy raises his hand. And he looks directly at Liza Green and he says,
Sonra bu çocuk elini kaldırdı ve Lize Green'in gözlerine doğrudan bakıp :
Lize, check this out!
Lize, şuna bir bak!
Lize, stay away from her... Right?
- Lize, ondan uzak dur, tamam mı?
No offence Lize, but your mom has a serious problem
Alınma Lize, ama annenin cidden bir problemi var.
You'll never leave here Lize. You'll be up the duff before you're twenty.
Buradan asla ayrılmazsın Lize. 20'ni doldurmadan hamile kalacaksın.
Love you, Lize
- Seni seviyorum, Lize
- Lize... My best friend.
- Lize, en yakın arkadaşım.
She'll be at Lize's.
Lize'in evinde olması lazım.
OK, Lize... you'll let me know if you hear more about drugs, alright?
Tamam, Lize, eğer uyuşturucu ile ilgili şeyler duyarsan beni bilgilendir.
Do you want a drink, Lize?
Bir şey içmek ister misin, Lize?
Lize,
Lize...
Lize, I just...
Lize, ben...
Take care, Lize.
Kendine dikkat et, Lize.
It's hard to tell with Lize, you know?
Lize için söylemesi biraz zor.
What... What are you talking about, Lize?
Neden bahsediyorsun lize?
Uh, Lize?
Lize?
They're just a trick of the light, Lize.
Işık aldatmacasından ibaret onlar, Lize.
- Hey, Lize.
- Selam, Lize!
Lize?
Lize?
You're a good kid, Lize.
İyi bir kızsın, Lize.
Let's just say, he won't be hassling'Lize anytime soon.
Şöyle diyeyim yakın bir zaman içerisinde Lize'ı rahatsız edemeyecek.
Who won't be hassling'Lize anytime soon?
Kimmiş Lize'ı rahatsız edemeyecek olan?
Come on, Lize.
Hadi, Lize.
- Hey, hey, settle, Lize.
- Sakin ol Lize.
Eliza, come on.
- Lize. - Hadi ama Eliza.
Lize.
Lize?