Lnspector traducir turco
130 traducción paralela
No, I want to see lnspector Walls, please.
Hayır, Müfettiş Walls'ı görmek istiyorum, lütfen.
You've a right to take your case to the lnspector General.
Denetleme subayına başvurabilirsin.
"... by the lnspector General's Department over a period of several months.
" birkaç ayı kapsayan bir araştırma yapmıştır.
- lnspector, this is Mark Halliday.
Mark Halliday.
I * m sorry, lnspector. I * m a fool.
Özür dilerim müfettiş. Ben bir aptalım.
Oh, I am so sorry, Do come in, lnspector,
Ah, çok üzgünüm. İçeri girin Komiser.
- Tea for the lnspector, please,
- Komisere çay lütfen.
I'm sure you mean well, lnspector, but if you imagine that I am going to sit back and let everybody regard me as a dotty old maid, you are very much mistaken,
İyi niyetli olduğunuzdan eminim ama arkama yaslanıp bana kaçık gibi davranılmasına izin veririm sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz.
Now, phone the lnspector right away,
Hemen Komisere telefon açın.
- lnspector?
- Komiser?
Yes, they have, lnspector,
Evet, var Komiser.
No, lnspector, Not a thing,
Hayır, Komiserim. Hiçbir şey.
I said to lnspector Haddock or whatever his name is...
Komiser Haddock'a ya da adı her neyse bunu söyledim.
The lnspector said he'd be interrogating you all later,
Komiser sizleri sonra sorgulayacağını söyledi.
I'm certain my current comfort will satisfy the lnspector completely as no doubt will your secretary,
Rahat olmam Komiser'i tatmin etmeye yeter senin sekreterin de öyle.
Oh, good evening, lnspector,
İyi akşamlar Komiser.
I thought it best to bring the lnspector in on this after all,
Komisere bunu söylemenin daha doğru olacağını düşündüm.
Well, I think in view of what the lnspector said...
Komiserin söylediklerini dikkate alacak olursak...
I'm in love with Emma, lnspector, I want to marry her,
Emma'ya aşığım Komiser. Onunla evlenmek istiyorum.
I'm afraid I never can resist my own pie, lnspector,
Ne yazık ki kendi turtama asla dayanamam Komiser.
I'm thinking about that too, lnspector,
Ben de bunu düşünüyorum Komiser.
- No, lnspector,
- Hayır Komiser.
He's a bit soft that Inspector, isn't he?
He's a bit soft that lnspector, isn't he?
I'm leaving for Paris by train. I hate to drive in the fog. My regards to lnspector LeMoüel.
Siste araba kullanmayı sevmiyorum Müfettiş LeMouel'e teşekkürlerimi iletin.
Put me through to the Director. It's lnspector Coleman.
Beni yazı işleri müdürüne bağlayın Ben Müfettiş Coleman.
A gift for lnspector LeMoüel. Take it to him.
- Müfettiş LeMouel için bir hediye
- You're lnspector Harry Callahan, no? - That's right.
- Siz Müfettiş Harry Callahan'sınız, değil mi?
I'm not asking you to follow him, lnspector.
Senden onu takip etmeni istemiyorum müfettiş.
There simply is no other way, lnspector.
Bunun başka bir yolu yok müfettiş.
Homicide, lt. Briggs, lnspector Callahan calling.
Cinayet masasından Teğmen Briggs'i bağlayın, | ben müfettiş Callahan.
- lnspector?
- Müfettiş?
Well, in that case... I think lnspector Clouseau had better start looking to his laurels.
O halde, bu durumda... bence Müfettiş Clouseau tadını çıkarsa iyi olacak.
Oh, lnspector.
Oh, Müfettiş.
Crazy or not, anyone who has gone to the lengths that Dreyfus has... in order to eliminate one man... it's reasonable to assume... that Dreyfus will smile very kindly... on the one who eliminates lnspector Clouseau.
Deli ya da değil Dreyfus Bir adamı yok etmek sÖz konusuysa şunu düşünmek mantıklı Müfettiş Clouseau'yu kim Öldürürse
Good evening, lnspector Clouseau.
İyi akşamlar, Müfettiş Clouseau.
You can do it, lnspector!
Yapabilirsiniz, Müfettiş!
Won't be necessary. The great lnspector Clouseau won't be bothering us anymore.
önemli değil Büyük Başmüfettiş Clouseau artık bizi rahatsız edemeyecek.
Your car's at the entrance, lnspector.
Aracınız girişte müfettiş.
Hello, lnspector.
Selam müfettiş.
Now that you mention it, Chief lnspector- -
Tam olarak söylediğiniz gibi, Başmüfettiş- -
Please forgive the condition of my establishment... but as the lnspector knows- -
Lütfen Kusura bakmayın... ama Müfettişin bildiği- -
Yagyu as lnspector General, and reshuffled his cabinet to cope with Tadanaga.
Yagyu'yu da baş kumandanı olarak. Ve kabinesini Tadanaga ile başedebilmek için yeniden düzenledi.
Yes. Thank you, lnspector.
Evet, Teşekkür ederim müfettiş.
- lnspector, it's for you.
Müfettiş, size.
Cmdr Remmick is with the lnspector General's Office.
Binbaşı Remmick, Baş Müfettişin ofisinden.
My tour in the lnspector General's Office will be up in six months.
Baş Müfettişlikteki hizmetim 6 ay sonra bitiyor.
That's him, lnspector.
İşte bu, müfettiş.
Now, you were in court, were you not, lnspector... when the forensic evidence was read? - Yes, sir.
Müfettiş, adli deliller okunurken siz de mahkemedeydiniz değil mi?
No hurry, lnspector. Please do take your time.
Acele etmeyin Müfettiş.
Come along, lnspector.
Gelin, müfettiş.
- Lnspector.
Komiser.