English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ L ] / Lustful

Lustful traducir turco

101 traducción paralela
These beliefs probably upset their metabolisms, induced fixations, lustful appetites.
Böyle inançlar muhtemelen metabolizmalarını bozuyor bağımlılığa sebep oluyor ve iştah arzusu oluşturuyor.
Coarse, lustful... barbaric.
Kaba, şehvetli... gaddar.
- Get out of that bed, you lustful boy.
- Çık o yataktan, seni şehvet arsızı!
"... the dreadful crying out of the lustful...
"... korku verici haykırışını...
Took her sister in lustful embrace.
Alır baldızını ateşli koynuna
You'd never know by your placid exterior that underneath that ice-cold facade beats the heart of a savage... lustful... passionate animal.
Daha önce yaşadığın tecrübeler, sonrası için örnek olamaz. Kalbini çarptıracak biriyle ne zaman karşılaşacağını bilemezsin.
Do you realize I can spend 50 or 60 years working on a client... making him vain, greedy, lustful, slothful, the lot... and then just when he's breathing his last, he goes and bloody repents?
50, 60 yıl bir müşterim için çalışıyorum. Onu kibirli, açgözlü, şehvet düşkünü, tembel falan yapıyorum. Sonra tam son nefesini verirken, tövbe etmeye başlıyor.
your passion will be wild... lustful.
onun kanını kaynatacaktır kemirici tanınmayan ihtiras başka bir deyişle...
He knows... What a shameless, lustful woman you are, my dear.
O senin nasıl utanmaz nasıl şehvetli bir kadın olduğunu anlar hayatım.
" Who can satisfy their lustful habit?
" Azgın isteklerini ancak ben doyurabilirim
But I tell you, I feel as though my life would be wasted if I didn't love deeply with a man whose mind I respected, whose spirituality equaled mine and who had the same, oh, lustful appetite for sensual passion that drives me insane.
- Ama inan, eğer zekâsına saygı duyduğum, ruhu benim ruhumun eşi olan ve beni deli edecek şehvetli bir tutku için duyduğum açIığın aynısını duyan bir erkeğe aşık olmazsam, hayatım boşa geçmiş olacak.
She may be tempted by the Antichrist. She may have had lustful thoughts...
Aklından şehvet geçirme günahını işlemiş olabilir...
- No! Pray to Jesus for all the lustful, sinning souls.
İsa'ya şehvetli ve günahlı ruhunu bağışlaması için dua et.
It's said that he's a lustful.
O kadar şehvetli ve azgınmış ki...
I've decided to trade my virginity for my father's freedom and submit to the King's lustful wants.
Bakireliğimden vazgeçmeye karar verdim babamın özgürlüğü için ve kralın şehvetli isteklerine boğun eğmeye.
- Lustful drives.
- Şehvetli güdüler.
A lustful slut.
Benimse sürtüğün teki olduğumu söylüyor.
That I wasn't a submissive wife but a lustful woman?
Ben uysal bir eşi değilim ama şehvetli bir kadınım?
Because you choose for your instrument a boastful, lustful, smutty, infantile boy and give me for reward only the ability to recognize the incarnation.
Çünkü enstrüman olarak kendine bu utanmaz, ahlaksız ve çocuksu ukalâyı seçtin hana da yalnızca onun müziğinde sesini tanıma yeteneğini verdin.
You are a lustful sinner, Tommy.
Sen şehvetli bir günahkarsın Tommy.
Adelmo agreed and duly submitted to Berengar's lustful advances.
Adelmo kabul etti ve Berengar'ın şehvetli isteklerine boyun eğdi.
I keep him despite the outlandishly lustful thoughts he spews at me.
Hakkımdaki tuhaf şehvetli düşüncelerine rağmen onu yanımda tutuyorum.
It's a lustful, selfish, end-of-the-world love.
Şehvetli, bencil, dünyanın sonu aşkı.
I've had lustful thoughts.
Onlarla ilgili şehvet dolu şeyler giriyor aklıma.
I'd like, between lustful anal sex sessions and moans, to lick your knees. And upwards, from your belly to your heart.
Ayak bileklerinden dizlerine doğru dilimi gezdirmek Ve yukarıya, kalbine ulaşmak istiyorum.
Passionate, uninhibited, even lustful.
Tutkulu, istekli, hatta açgözlü.
Buddha, forgive me for being lustful.
"Buda", şehvetli olduğum için beni bağışlayın.
I find your lustful women preposterous.
Şehvet dolu kadınların abes geliyor.
It will be a perverse war... a lustful duel, day and night.
Bu sapıkça bir savaş... gece ve gündüz sürecek, utanmaz bir düello olacak.
My son, my son did slay unwittingly... my noble husband... and did, without realizing, hasten with me, his loving mother, to lustful bed.
Oğlum gamsızcasına asil kocamın canına kıydı,... ve ne yaptığının farkında olmaksınız yanı başıma sokuluverdi,... bir tanecik anasının yatağına daldı.
I save the goodly wives of Venice From their husbands'lustful menace
Venedik'in iyi kadınlarını kocalarının kötü niyetlerinden koruyorum.
Lustful?
İhtiraslı bir sıcaklık mı?
Yes, lustful.
Evet, ihtiraslı.
Let the music of war, with its lustful refrain...,... arouse us to heights with a passionate strain.
Savaşın müziğine izin ver... Şehvet dolu nakaratıyla... Bizi yükseklere çıkartsın...
You told me not to be lustful.
Şehvetli olma demiştin.
Stomach, cease thy lustful quake.
İştah, şehvetli depremler.
For money, she gave her body to the depraved and lustful.
Para karşılığında kendisini erkelere satardı.
Woe to the woman who makes garments... with lustful purpose, for she is prideful... and curses and rejects the Lord.
Şehvet dolu bir amaç için elbise diken... ve lanetlenen ve Tanrı tarafından reddedilen... bu kadına acı!
She may be tempted by the Antichrist. She may have had lustful thoughts... No, Mama!
aklından şehvet geçirme günahını işlemiş olabilir... hayır, anne!
0190 Sexy polish girls, young and lustful.
0190! Polonyalı seksi kızlar genç ve arzulu.
All : Halt, horny, lustful.
İhtiras, azgınlık, anal, şehvet, memeler.
I don't suppose he'd lend you out to me so I could satisfy a lifelong lustful curiosity?
Ömür boyu merakımı gidermek için, seni bana ödünç vereceğini sanmıyorum.
She can hear sin and depravity and all sorts of lustful things.
Günahı, ahlaksızlığı ve her türlü şehveti duyar.
And keep your lustful eyes to the ground, you lecherous dog, or I'll whip the filthy black hide right off you!
Ve o azgın gözlerini yerde tut, seni azgın köpek, yoksa iğrenç siyah derini önüne sererim!
I had premarital sex with men and women participated in many lustful orgies.
Ben birçok insan öldürdüm. Meryem anaya 7 kez ve 10 kez Rabbine Dua et
Lustful feelings.
Şehvetli duyguların bedeli.
Forgive me Father, I felt lustful.
Beni affet peder, Şehvetli hissettim.
No, Baylock pursues you because you are a lustful one.
Baylock, tongaya düştüğün için sana kızgın.
I have. But I can't look at them with lustful eyes.
Var ama onlara şehvetli gözlerle bakamam.
Everybody who looks at a woman with lustful intent has already committed adultery with her in his heart.
Bir kadına, şehvet dolu bakanlar zaten kalbinde zina yapmıştır.
Her lustful girly breasts long for your touch.
Şehvetle dolu göğüsleri dokunmanızı bekliyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]