Mellifluous traducir turco

- It's mellifluous.

- Bal gibi tatlı.

That's right, just follow my mellifluous chirp.

Aynen böyle, benim tatlı cıvıltımı takip et.

First it was the mellifluous cello, and now it's happy families.

Önce tatlı çelloydu, şimdi de mutlu aileler.

" His voice is so mellifluous.

Sesi o kadar tatlı ki.

She has this mellifluous voice.

Yumuşacık bir sesi var.

Anyway, I give him his present, this mellifluous box, ribbons...

Hediye olarak da, şu kurdelalı şirin kutulardan bir tane verdim.

"In a mellifluous manner." Seven letters, ends in a "Y."

"Tatlı ve yumuşak bir şekilde", sonu "y" ile bitiyor.

This mellifluous box - ribbons,

Çok tatlı, kurdeleli bir kutu içinde hediyesini verdim.

He can whisper mellifluous nothings in my Ear.

Kulağıma yumuşak şeyler fısıldayabilir.

The moment he gave you a history of the word "mellifluous," You'd rip out his sweetly flowing tongue.

Sana "Yumuşak" kelimesinin tarihçesini anlatmaya başladığı andan itibaren, o tatlı ve akıcı diline lanet okuyabilirsin.

I am going to count backwards from ten. And when I finish you will only remain conscious to the sound of my mellifluous voice.

10dan geri doğru sayacağım ve bitirdiğimde, sen sadece benim sesimle hareket edeceksin.

What a mellifluous word.

Çok alengirli bir kelime.

And we'll use mellifluous tomorrow.

'Alengirli'yi de yarın yaparız.

Most mellifluous.

Çok akıcı.

Your word is "mellifluous."

Kelimen "bal gibi tatlı."

Mellifluous.

B.A.L.

Mellifluous.

T.A.T.L.I.

Mellifluous.

Bal gibi tatlı.

Well, at least when I vomit, I make mellifluous sounds, unlike your little mouse-crap squeaks.

- Yumuşak demek. - Evet. Yumuşak.

- Oh, mellifluous? - Yes. Mellifluous?

O yoksa iğfal ettiğin Romalı bir homoseksüel miydi?

Mellifluous, bring me my wine.

Bu harika hayatım.

"Soft-spoken, mellifluous, comely humorous buff!"

Mütevazi, bal, mizahlı gelişi güzel ( - :! "

No, my tone is mellifluous. He did.

Evet öyle dedi.