Mikael traducir turco
314 traducción paralela
I was at Mikael Bror's.
Mikael Bror'un evindeydim.
I've told Mikael that I love you.
Mikael'e seni sevdiğimi söyledim.
Mikael likes it.
Mikael seviyor.
He's in with Mikael.
Mikael'in yanında şu an.
Mikael, I'm leaving now and never coming back.
Mikael, şimdi gidiyorum ve bir daha asla dönmeyeceğim.
Then she married Mikael and left the theatre.
Sonra Mikael ile evlendi ve tiyatroyu bıraktı.
Mikael was braver, or more foolhardy!
Mikael cesurdu ya da daha çılgındı!
And Mikael?
Ve Mikael'in?
Mikael?
Mikael?
Mikael is kind.
Mikael iyi kalplidir.
We sit by the dinner table, Mikael reads the paper,
Masada yemek yiyorduk, Mikael gazete okuyordu.
The following day, I overhear a conversation between Anna and Mikael.
Ertesi gün Anna ile Mikael'in konuşmalarına kulak misafiri oldum.
Then my doctor phones Mikael.
Sonra doktorum Mikael'e telefon ediyor.
It was an everyday fight between Mikael and me...
Mikael'le benim aramda her gün bir kavga vardı.
I tried to console her, but she fended me off and ran to Mikael for protection.
Onu avutmaya çalıştım ancak o beni kovdu,... ve onu koruması için Mikael'e koştu.
Mikael called the police and our friend, the doctor, and he came together with a locksmith, policemen and caretakers.
Mikael polisi, arkadaşımızı, doktoru aradı. Ve o, çilingir, polis ve bekçilerle birlikte geldi.
I just wanted Mikael to speak the truth, just that one time!
Yalnızca bir kez Mikael'in doğruyu söylemesini istedim!
You, Mikael and the doctor!
Sen, Mikael ve doktor!
That's Mikael Botvinnik.
Oradaki Mikael Botvinnik.
Mikael Bengtsson.
Mikael Bengtsson.
Mikael. Vladimir.
Mikael, Vladimir.
The verdict of this court states that the accused, - Tuomas Mikael Saraste - is guilty of breaking and entering.
Bu mahkemenin kararı gereğince, sanık, Tuomas Mikael Saraste meskene tecavüzden suçlu bulunmuştur.
I assaulted Mikael Olsen, dealt, snorted...
Mikael Olsen'e saldırdım. Amfetamin sattım, kokain çektim.
I'm Mikael.
Ben Mikael'im.
- Mikael!
- Mikael!
Mikael, I'd like to introduce my good friend Kiki.
Mikael, seni iyi dostum Kiki ile tanıştırayım.
Mikael Robin from the pastry shop.
Kiki bu Mikael Robin, pastanede çalışıyor.
Mikael!
Mikael!
I'm Mikael Robin.
Mikael Robin'im.
And for Mikael.
Ve Mikael için.
My brother-in-law, Mikael Neumann.
Kayınbiraderim, Mikael Neumann.
- I was raving to Mikael about it.
- Mikael'in başının etini yiyordum.
But Mikael, I was thinking...
Ama Mikael, düşünüyordum da...
I understand Mikael.
Mikael'i anlıyorum.
Hi, Mikael
- Merhaba, Mikael
Well, what's up, Mikael?
Nasıl gidiyor, Mikael?
Hi, Mikael.
- Merhaba, Mikael.
You can stop that fairytale now, Mikael.
Peri masalı anlatma, Mikael.
Mikael. I have a good life with Frederik,
Mikael, Frederik'le güzel bir hayatım var...
- Mikael...
- Mikael...
Please tell me you're lying, Mikael!
Lütfen bunun yalan olduğunu söyle, Mikael!
I don't get it, Mikael.
Anlamıyorum, Mikael.
Mikael...!
Mikael...!
Mikael...
Mikael...
Mikael, listen...
Mikael, dinle...
Mikael, what are you doing?
Mikael, ne yapıyorsun?
Mikael, listen to me.
Mikael, dinle beni.
Leave Selma alone, Mikael.
Selma'yı bırak, Mikael.
Mikael, leave her alone.
Mikael, onu rahat bırak.
Stay away from Selma, Mikael!
- Selma'dan uzak dur, Mikael!
- Mikael...!
- Mikael...!