Millers traducir turco
141 traducción paralela
Four millers, in only one year...
Bir yıl içinde dört değirmenci.
I can rob banks as good as them Millers or your brother Bob.
Millerler ya da kardeşin Bob kadar iyi banka soyabilirim.
I really do think that the Millers have gone too far.
Bence Millerlar bu defa gerçekten çok ileri gitti.
PARTY AT MILLERS CU THERE!
MILLER'DA PARTİ ORADA GÖRÜŞÜRÜZ!
What about that spot near Millers farm that you told me about?
Miller çiftliği yakınında bahsettiğin yere ne dersin?
Danny Millers on Line 4.
Danny Miller dördüncü hatta.
The Millers told me before I left they wouldn't press charges
Miller'lar gelmeden önce bunu yaptığı kanıtlanmış
The Millers are human.
Miller ailesi de öyle.
Show the Millers to their accommodations.
Miller ailesine kalacakları yeri gösterin.
- How do you like the Millers?
- Millerları nasıl buldunuz Kaptan?
Well, how about a case of Millers, ice cold... and a pound of Beluga caviar.
Şey, bir kasa Millers'a ne dersiniz, buz... ve yarım kilo Beluga havyarıda.
The Millers are the kind of people that would do anything... if there was something to be gained... such as her daughter not being sent to the penitentiary for armed robbery... or for money.
Millerlar sonunda kazanç elde edecekleri bir şey varsa her şeyi yapabilecek tipte insanlardır. Para için ya da kızının silahlı soygun suçundan hapishaneye gönderilmemesi gibi.
If I'd kept my big fat nose out of their business... the Millers would be better off.
Eğer koca burnumu işlerine sokmazsam Millerlar rahat edeceklerdi.
See, the Millers, one is black and one is white.
Millerlara baksanıza, biri siyah biri beyaz.
The millers are giving a hayride.
Miller'lar yıldönümleri için at arabası gezisi düzenledi.
Four Millers
Dört Miller.
Kevin O'Donnell, IRA strategist, friend of the Millers.
Kevin O'Donnell, lRA'in strateji uzmanı, Miller'ların arkadaşı.
The Millers give away nice, healthy fruit so obviously we'll be egging the Miller house.
Miller'lar çok güzel, sağlıklı meyveler veriyorlar. Yani Miller'ların evini kesinlikle çürük yumurta yağmuruna tutacağız.
In these times those who keep a home tremble... and strong men are doubled over... and millers cease to mill... and those who look out the window do not see clearly, and the people are frightened even by the flight of a bird... and singing girls are slaughtered... because the road is filled with terror... and all are afraid of the lofty... So, before the silver string breaks... and the golden cup shatters... and before the cistern wheel is splintered... and the dust returns to the earth from which it came... remember then your Creator... and return to the spirit of God who made you... and who made all things.
Evleri sarsan ve güçlü erkeklerin iki büklüm olduğu değirmenlerin öğütmeyi bıraktığı camdan bakanların açık seçik göremediği bir kuşun uçmasıyla insanların korktuğu şarkı söyleyen kızların doğrandığı yollara terörün hüküm sürdüğü herkesin yukarıdakilerden korktuğu bu zamanlarda gümüş tel kopmadan ve altın kupa parçalanmadan ve sarnıcın çarkı kırılmadan dünya toz haline dönmeden önce yaradanı hatırlayın.
Out there among the millers and the weavers and their wives
Dışarıda, değirmencilerin, dokumacıların ve eşlerinin arasında
So do you have any idea when the Nicole Millers are coming in?
Eee Nicole Millers'ın ne zaman geleceği konusunda fikrin var mı?
Oh, yeah, the Nicole Millers.
Oh, evet, Nicole Millers.
Do you know when the Nicole Millers are coming in from Milan?
Nicole Millers'ın ne zaman Milano'dan geleceğini biliiyor musunuz?
Nicole Millers?
Nicole Millers mı?
We aren't expecting any Nicole Millers.
Nicole Millers beklemiyoruz.
Casual to the Millers is not casual to us. I was hoping we could talk tonight alone.
Aslında bu gece seninle konuşabileceğimizi sanıyordum.
What do you want? Willie : Uh, give me 2 Millers, uh, Jim beam, and, uh, some rum and coke for them out there.
İki Miller, bir Jim Beam ve bir romlu kola.
Mr. Mayfield? These are the Millers.
Bay Mayfield, Miller'lar geldi.
- What you need to focus on right now is getting this truckload of feed over to the Millers.
- Şu anda konsantre olman gereken bu yem kamyonunu, Miller'lara götürmek.
There are seven Daniel Millers in Fredericksburg. But he isn't one of'em.
Fredericksburg'da yedi tane Daniel Miller var ama... şunu söyleyebilirim, o bunlardan biri değil.
Maybe it's got to do with all that construction equipment up at the Millers'.
Belki Millerların yerindeki o inşaat malzemeleriyle ilgilidir.
He's got our farm marked, right next to the Millers'and the Robinsons'.
Bizim çiftliği işaretlemiş. Miller ve Robinsonların da.
Yeah. Another murdered family. The Millers-found a month ago.
Öldürülen başka bir aile de : Millerlar, bir ay önce bulundular.
What about the Millers?
Peki ya Millerlar?
Or the Millers.
Ya da Miller'lar.
What about the Millers?
Peki ya Miller'lar?
Karl Arnold-he has a boy and a girl just like the Millers and the Crawfords.
Karl Arnold : Millerlar ve Crawfordlar gibi bir oğlu ve bir de kızı var.
This month's public bread is provided by the Capitoline Brotherhood of Millers.
Bu ay halk ekmeği Capitoline Değirmen Kardeşliği tarafından sağlanıyor.
Wine to be provided by the Capitoline fraternity, and cakes by the Guild of Millers.
Şarap Capitoline kardeşliği tarafından ve pastalar değirmen loncası tarafından sağlanacak.
The Guild of Millers uses only the finest grains...
Değirmen loncası sadece en iyi tahılı kullanır...
Tiffany, table seven needs a diet Coke and two Millers.
Tiffany, 7 numararlı masa bir diet cola iki de miller istiyor.
What is it about the Millers?
İyileşeceksin. Millerların olayı ne?
No signs either, just like the Millers'house.
Hiç bir iz yok, tıpkı Millerların evi gibi.
I say we go find the old neighborhood. Find out what life was really like for the Millers.
Bence eski mahallelerine gidip Millerlar nasılmış öğrenelim.
We were just wondering if you might recall a family that used to live right across the street. No. The Millers.
Hayır, aslında, biz sokağın karşısındaki bir aileyi hatırlıyor musunuz diye soracaktık.
These visions. I wasn't connecting to the Millers, I was connecting to Max.
Bütün bu görülerde Millerlara değil Max'e bağlanıyormuşum.
Still over a hundred Robert Millers listed.
Yine de yüz küsur tane kalıyor.
The Millers will be here in an hour.
Miller'lar bir saate kadar burada olur.
And Molly, for the love of God, you've got to do something about the Millers'pool filter.
Tamam baba. Molly, rica ederim şu Miller'ların havuz filtresini hallet.
I need MiIIers okay to follow up a hunch
Bir önsezinin peşinden koşmam için Millers'ın olurunu almalıyım.
The Millers'dog again.
Miller'ların köpeği yine pislemiş.