Mr brown traducir turco
744 traducción paralela
I had taken it upon myself to invite the highest movie brass I could find in Rome Mr Black of America, Monsieur Blue of France, and Mr Brown of England The difference between European and American movie magnates is astonishing
Kendi kendime, uluslar arası sinema dünyasının Roma'da bulduğum en yetkili temsilcilerini gösterime davet etmeye karar verdim.
Yes Mr. Brown lives here
Evet, Bay Brown burada oturuyor.
I think Mr. Brown came home just now...
Sanırım, Bay Brown az önce eve dönmüş...
Yes I'm Mr. Brown.
Evet, ben Bay Brown.
Ah, Mr. Brown!
- Bay Brown!
Any problems, Mr. Brown?
Sorun mu var, Bay Brown?
- What did you see, Mr. Brown?
- Ne gördünüz Bay Brown?
So someone else must have done the drinking, Mr. Brown.
Öyleyse, başka biri içmiş olmalı, Bay Brown.
Ms. Brown now and then, and Mr. Stewart and Mr. Fane.
Ara sıra Bayan Brown, bir de Bay Stewart'la Bay Fane.
Listen to this, Mr. Brown, here is the end of my play :
Dinleyin Bay Brown, işte oyunumun finali :
MR. J. M. BROWN CHIEF OF POLICE, LONDON
Bay J. M. BROWN Londra Polis Şefi.
Good-bye, Mr. Brown.
Hoş çakalın bay Brown.
It will look very bad, Mr. Brown.
Çok kötü görünecektir bay Brown.
I'm just a poor man, Mr. Brown.
Ben sadece fakir bir adamım bay Brown.
Well, Mr. Brown has "out-Browned" himself.
Eh, bugün bay Brown'un yandığı gündür.
This way, Mr. Brown.
Bu taraftan bay Brown.
- Good evening, Mr. Brown.
- İyi akşamlar Bay Brown.
- Mr. And Mrs. Brown.
- Bay ve Bayan Brown.
Mr. Mazard's was brown.
Bay Mazard'ınki kahverengiydi.
ALEX : Is that you, Mr. Brown?
Siz misiniz, Bay Brown?
Mr. Brown and the others arrived in that boat four days ago.
Bay Brown ve diğerleri 4 gün önce şu tekneyle geldiler.
Yeah, this is Mr. Brown.
Evet, ben Bay Brown.
Good morning, Mr. Brown.
- Brand. Günaydın, Bay Brand.
Mr. Brown is playing. You called that playing?
- Bay Brand'ın çaldığı mı?
Good morning, Mr. Brown.
Günaydın, Bay Brand.
Don't you see I'm busy with Mr. Brown?
Bir dakika, efendim. Bay Brand'la ilgilendiğimi görmüyor musunuz?
Dinner, that's all Excuse me, Mr. Brown.
Viyana şnitzeli.
Good evening, Mr. Brown.
İyi akşamlar, Bay Brand.
Good night, Mr. Brown.
İyi geceler. İyi geceler, Bay Brand.
Good morning, Mr. Brown.
Brand. Günaydın, Bay Brand.
Madam. Yes. Mr. Brown.
Bay Brand burada mı?
Could you tell me has Mr. Brown been here this evening?
Bay Brand bu akşam buraya geldi mi acaba?
Oh, Mr. Brown is no longer a customer of ours.
Bay Brand artık misafirimiz değil.
Mr. Brown these days is more likely to be found in the Ritz.
Bay Brand'ı bu günlerde Ritz'de bulmanız daha olası.
Mr. Brown still cannot be located, Mr. Barnes.
Bay Brown'u hala bulamadık Bay Barnes.
Mr. Brown, I have a business proposition you might be interested in.
Bay Brown, size ilginizi çekebilecek bir iş teklifim var.
You name your own figure, Mr. Brown.
Bedelinizi kendiniz belirleyin, Bay Brown.
Mr. Brown, I'd like a word with you.
Bay Brown, sizinle bir çift laf etmek istiyordum.
Mr. Brown, you haven't seen Mr. Jennings, have you?
Bay Brown, Bay Jennings'i gördünüz mü hiç?
It would help if you told me the truth, Mr. Brown, which you haven't.
Bana doğruyu söyleseydiniz yararı olurdu Bay Brown, lakin söylemediniz.
- I'm Frank Neall's widow, Mr. Brown.
- Ben Frank Neall'in dul karısıyım.
May I see you a moment, Mr. Brown?
Bir dakika görüşebilir miyiz, Bay Brown?
Mr. Brown-Pryce, Mr. Boltchak.
Bay Brown-Pryce, Bay Boltchak.
- Mr. Nordley, Brown-Pryce.
- Bay Nordley, Brown-Pryce.
- Mr. Brown-Pryce.
- Bay Brown-Pryce.
Mr. Brown wants you should see the fight, it's only the third round.
Bay Brown maçı seyretmenizi istiyor. Daha üçüncü raunttayız.
Mr. Brown is mad already, we lost you for two minutes.
Bay Brown zaten sinirli. Sizi iki dakikalığına kaybettik.
- But, Mr. Brown wants...
- Ama, Bay Brown...
- Mr. Brown says to keep her happy, call a cab.
- Bay Brown kız mutlu olsun dedi. Taksi çağır.
First degree murder because a certain Mr. Brown picked up a phone.
Malum Bay Brown telefonu kaldırdığı için birinci derece cinayet.
We'd only have to come after you, Mr. Brown wouldn't like that.
Peşinizden koşmamız gerekir. Bay Brown'ın hoşuna gitmez.
brown 641
browning 62
brownie 37
brownies 26
brown eyes 83
brown sugar 20
brown hair 212
mr branson 27
mr brodie 30
browning 62
brownie 37
brownies 26
brown eyes 83
brown sugar 20
brown hair 212
mr branson 27
mr brodie 30