Nations traducir turco

The United Nations is an international organisation that America and Britain consult to see if they should start a war with somebody and whose advice they then completely ignore.

Birleşmiş milletler uluslar arası bir organizasyondur Amerika ve İngiltere birbirlerine biriyle savaş çıkarıp çıkaramayacaklarını danışırlar. ve verilen tavsiyeler hiç kabul edilmez.

What interesting insights we now have into the people of our two nations.

Şu iki ülkenin bakış açıları ne kadar ilginç.

But what about the people of our two great nations?

Ama bu iki ülkenin insanları nasıldır?

And so this extraordinary television series has come to an end, the series that brought the people of our great nations even closer together.

Ve böylelikle bu olağanüstü televizyon dizisi sona erdi. bu seriler bizim iki ülkenin insanlarının arasının iyi olmasını sağladı.

Here is his map of the United Nations.

İşte Birleşmiş Milletler kimlik kartı.

Within seconds of breaking Charles'encryption, they would be capable of crashing planes, attacking foreign nations.

Charles'ın şifrelerini kırdıkları andan itibaren uçaklara kaza yaptırıp, başka ülkelere saldırabilirler.

It's based on the premise that humans need to communicate. So perhaps alien nations also want to get their message out.

İnsanların iletişim kurması gerekli bu yüzden belki de uzaylı ulusları da mesajlarını yaymak istiyordur önermesine dayanıyor.

In his youth, Dwight Dixon brandished the blue beret of the United Nations Peacekeepers.

Gençliğinde, Dwight Dixon Birleşmiş Milletler Barışkoruyucuları'nda mavi berelilerden biriydi.

I think you mean United Nations, cock breath.

Sanırım, Birleşmiş milletler demek istedin, pis nefes.

I've heard that the cops of 11 nations are out to get King.

O polislerin Kralın 11 ulus gerisinde olduğunu duydum.

The Father of Yuan who unified the world... knew well the will of Heaven... and took in all nations under him.

Cihanları birleştiren Yuan'ın Kurucusu Cennetin isteğini iyi anladı ve tüm ulusları himayesine aldı.

That it will indeed serve the purposes intended and that it will truly promote not only harmony between the states, but harmony and communication between the nations of the world.

Bu hakikaten planlanmış amaçlara hizmet edecek ve sahiden sadece ülkeler arası uyumu değil dünyanın tüm ulusları arasında ki uyumu ve iletişimi de destekleyecek.

He abuses his authority to lure babes of all nations.

Güzel bir hatun için tüm ulusa karşı yetkisini kötüye kullanıyor.

We've got massive funding from the United Nations, - all in the name of Homeworld Security.

Birleşmiş Milletler bize, "Homeworld Security" adı altında büyük çapta kaynak sağladı.

Long ago, the four nations lived together in harmony.

Uzun zaman önce,.... bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu.

As written, "When the Lord your God " I take you to land, " sacrificed many nations before you,

Aynen yazıldığı gibi Tanrı'n seni bir toprağa getirdiğinde tıpkı senden öncekiler gibi, eski halkları oradan göndermelisin.

Protestors came by the thousands filling block after block around the United Nations to make a single...

Binlerce protestocu geldi tek vücut olabilmek için BM etrafındaki yolları dolduruyorlar.

Long ago, the four nations lived together in harmony.

Uzun zaman önce, Dört ulus birlikte uyum içinde yaşıyordu.

It holds a fire nations most dangerous criminals, right?

Ateş Ulusu'nun en büyük suçlularını tutuyor, değil mi?

Finally, due to the collarborations of ten nations

Sonunda 10 beylik bir araya gelip bu grubu ortadan kaldırma kararı aldı.

From now on, Yan Guo will no more go into war and live peacefully with the nine nations

Yan Guo bundan böyle hiç kimseyle savaşa girmeyecek ve diğer 9 beylik ile barış içinde yaşayacaktır!

Long ago, the four nations lived together in harmony.

Dört ulus birlikte uyum içinde yaşıyordu.

the four nations lived together in harmony.

Uzun zaman önce, Dört ulus birlikte uyum içinde yaşıyordu.

Claude Denizet, Special Negotiator for the United Nations.

Claude Denizet, Birleşmiş Milletler Özel Delegesi.

Unprecedented scenes at the United Nations today, when a Russian delegation accused the US of failing to report the loss of several tactical nuclear weapons from an American air force base in southern England.

"Bu gün Birleşmiş Milletlerde Bir Rus heyeti Amerika'yı güney İngiltere'deki bir Amerikan hava kuvveti üssünde kaybolan birkaç taktik nükleer silahı rapor etmemekle suçladığında şimdiye kadar hiç görülmemiş olaylar yaşandı."

Long ago, the four nations lived together in harmony.

Asırlar önce, bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu.

Long Ago, The four nations lived together in harmony.

Asırlar önce, bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu.

A group that transcends the divisions of the four nations.

Dört ulusun, farklılıklarını bir kenara bırakıp, birbiriyle uzlaştığı bir grubuz.

The United Nations have issued an edict asking the citizens of the world not to panic.

Birleşmiş Milletler, Dünya vatandaşlarından paniğe kapılmamalarını isteyen bir bildiri yayınladı.

This is the Commander General of the United Nations calling the Dalek fleet.

Birleşmiş Milletler General'i konuşuyor. Dalek Filosu'na sesleniyoruz.

The United Nations has issued a directive worldwide, telling urban populations to stay indoors.

Birleşmiş Milletler, kentsel nüfusun evlerinde kalması yönünde dünya çapında bir direktif yayınladı.

At least major industrial nations have the option of mega-engineering projects, with the technology to protect themselves and the resources to pay for it.

Zengin ülkelerin teknolojileri ve kaynakları sayesinde mega mühendislik projeleri gerçekleştirme seçeneği var.

What's this, a Pegasus version of the United Nations?

Nedir bu, Birleşmiş Milletler'in Pegasus sürümü mü?

So many nations, so many corporations, and John Q. Public will have to agree on a dizzying number of issues.

Bu yüzden birçok millet, birçok şirket ve John Q. Public baş döndürücü sayılardaki sorunları kabul edeceklerdir.

"The President is hereby empowered to designate as alien enemies any citizens or subjects of hostile nations..." "... residing in the United States whose presence he regards as dangerous, and make regulations for their apprehension, restraint or removal. "

"Başkan, Birleşik Devletler'deki varlığını tehlike olarak gördüğü karşıt ulusların vatandaşlarını ve tüm diğer varlıklarını düşman olarak gösterme, ve bunların yakalanışı, zaptı veya ihracı için gerekli düzenlemeleri yapma yetkilerine sahiptir."

Your altruism is an example to us all. Does that apply to the prices you charge the starving nations, or does Aeonium offer some kind of Third World starvation discount?

Fiyatlarınızı açlık içinde olan ülkeler mi belirliyor yoksa Aeonium şirketi Üçüncü Dünya ülkeleri için bir çeşit açlık indirimi mi yapıyor?

French set great store by hygiene when it comes to other nations.

Fransızlar hijyen konusunda, diğer uluslara nazaran, ellerinde büyük miktarda malzeme bulundururlar.

" My dearest friend, the peace treaty is done but the Congress have instructed me to remain in Paris to secure commerce with other nations.

" Sevgili dostum,... Barış antlaşması imzalandı fakat kongre diğer uluslarla olan ticari ilişkileri güvence altına almam için Paris'te kalmamı bildirdi.

Trade depends, among other things, on the willingness of other nations to lend us money.

Ticaret de, diğer şeylerin yanında, diğer ulusların bize borç para verme isteklerine dayanıyor.

The idea being that if the states owe Congress money, then other nations will feel more inclined to lend it to us.

Buradaki temel düşünce, eğer eyaletlerin kongreye borcu olursa, diğer ulusların bize borç vermeye daha meyilli olacağıdır.

With this great example before me... and with the faith and honor of the American people... upon which I have so often hazarded my all and never been deceived, I make you the following solemn promises : To do justice at all times and to all nations ;

Önümdeki bu büyük örnek ve uğruna sıklıkla her şeyimi riske attığım ve hiçbir zaman beni yanıltmayan Amerikan halkının inancı ve şerefiyle sizlere, her zaman ve tüm uluslar karşısında adil olacağımın ; tüm dünya ile, barış, kardeşlik ve yardımseverliği sürdüreceğimin ; ve Birleşik Devletler Anayasası'nı gücümün çok üstünde tutmak için en yasal zorunlulukları önüme koyacağımın en kati sözünü veririm.

845 ) } UNITED FEDERATION OF NATIONS RESOLUTION NUMBER ONE

Birleşmiş Milletlerin İlk Önergesi

I despise you! it will give birth to a gigantic alliance of nations that will rival the Holy Britannian Empire!

Evet. Birleşik Milletlerin de onayıyla birleşen birçok devlet Britanya İmparatorluğu ile aynı seviyede olacak.

And its name shall be the United Federation of Nations!

Bunun adı Birleşmiş Milletler Federasyonu!

ratification of this united states charter will create a federation of nations that will rival our own nation.

Aslında, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi onaylanırsa ülkemize çok güçlü bir rakip ortaya çıkacak.

It was the Black Knights who convinced the representatives of these nations to do this.

Her ülkenin temsilcilerini kandıran Kara Şövalyeler oldu.

- United States of Japan ) All ratifying nations to the united states charter do hereby abandon native military power forever.

Birleşmiş Milletler Federasyonu Yüce Meclis Başkanı Japonya Birleşik Devletleri Temsilcisi Sumeragi Kaguya.

The source of disturbances in the world is the possession of military power by disparate nations.

Her ülkenin ordusu bir araya gelirse düzensizlikler oluşacaktır.

I want the other nations to hear our complaint.

Diğer ulusların da sorunumuzu bilmesini istiyorum.

Tariq is concerned about Iraq's reputation at the United Nations.

Tarık, Irak'ın Birleşmiş Milletler önündeki saygınlığı konusunda endişeli.

and Hokuriku are on alert. all 47 nations have just ratified the united states charter. Coming up next... we've finished preparations for your review of the troops.

Hâlen, ordunun bölge görevlendirmesi Kyushu, China ve Hokuriku'da...