Nena traducir turco
80 traducción paralela
Perhaps he was with Kati or with Nena.
Belki Kati ya da Nena ile birlikteydi.
Nena Vizcalna died at 92.
Nena Vizcalna 92 de ölmüş.
Ninety-nine Luftballons...
Ninety-nine Luftballons... ( Nena'nın 80'lerdeki ünlü şarkısı )
Stop feeling up Nena and get in here.
Nena sallanmayı kes ve buraya gel.
You see, Lo shakes her maracas and Rosa bounces her bongos while Nena is all hands. 120 words a minute.
Lo, marakaları sallarken Rosa, bongoları çalarken Nena, sadece ellerini kullanıyor. Dakikada 120 kelime.
Nena, that's wonderful!
Nena, bu harika.
This is your baby brother, Nena. Ryan Christopher Sands.
Bu senin erkek kardeşin, Nena Ryan Christopher Sands.
He reminds me so much of you, Nena.
Sana çok benzetiyorum, Nena.
Nena, ended there.
Bebeğim, orada harikaydın.
Nena.
İşte benim bebeğim.
That's "99 Red Balloons," Nena's famous anti-balloon protest song.
Bu "Doksan Dokuz Kırmız Balon", ninemin ünlü balon karşıtı protesto şarkısı.
And why to reveal to Agis that Nena is not his child?
Neden Nena'nın Agis'in kızı olmadığından bahsetsin ki?
He knows Nena is my daughter.
Nena'nın benim kızım olduğunu biliyordur.
Do you know that Stratos likes Nena?
Stratos'un Nena'dan hoşlandığını biliyor musun?
She says she doesn't want him, but you can never be sure.
Nena istemediğini söylüyor. Ama bilemezsin.
Someone told me... that there's something going on between you and Nena.
Birisi bana... seninle Nena arasında bir şeyler olduğunu söyledi.
And you should know that Nena is not your child.
Ha ayrıca Nena senin çocuğun değil.
Nena, Brent can be an idiot arrogant at times, but... do not shoot us.
Nena, Brent'in arada aptallığı tutabilir ama... bize ateş etmeyecektir.
Nena so.
Doğru.
99 Red Balloons
"NENA - 99 Red Balloons"
Nena!
Nena!
Dear Nena, I feel like I'm losing my mind.
Sevgili Nena, aklımı kaçırıyor gibi hissediyorum.
Nena, what's up?
Nena, ne oldu?
My name is Luis many of you know me if even just by sight.
Adım Luís... Pek çoğunuz beni tanıyor birkaç yıldır karım Nena ile burada yaşıyorum.
What are you doing with my telephone book, Nena?
Telefon defterimle ne yapıyorsun, Nena?
Nena! Hello!
Merhaba.
Thanks, Nena.
Teşekkürler, Nena.
Do whatever you want. Nena, i s boiling in here.
- Neyli yapmak istiyorsan yap.
Just put a bag on, like you do when you take a shower.
- Nena, burada kavruluyorum. Duş alırken yaptığın gibi poşetin içine sok.
Nena said I could invite you.
Nena seni davet edebileceğimi söyledi.
- But didn't Nena tell you?
- Nena söylemedi mi?
I'll tell Nena i s ready.
Nena'ya etler pişti diyeyim.
( Nena's 99 red balloons ) How did that happen?
99 balon, Ufuğa doğru ilerlerler. İnsanlar onların uzaydan gelen UFO'lar olduklarını düşünür. Ve bir general yollarlar.
Trust me, nena, both experiences are overrated.
Emin ol iki deneyim de abartılıyor.
Nena, lo que era real ayer aún lo es hoy.
Bebeğim, dün doğru olan şey bugün de doğru.
Don't worry, nena.
Onu endişe etme canım sen.
Did you know Nena Pascal was pregnant?
Nena Pascal'ın hamile olduğunu biliyor muydun?
Nena, listen to...
Nena, beni dinle.
Nothing but lies!
Kapıyı aç Nena. - Söylediklerinin hepsi yalan!
Her name was Nena Pascal.
Adı Nena Pascal'mış.
Nena.
- Bebeğim.
Nena, the pork.
Bebeğim... Domuz!
Nena, why I am here.
Bebeğim, ben de bunu söylemeye geldim.
- Nena.
- Nena.
No, I asked Nena.
Hayır, Nena'dan istedim.
( Nena's 99 red balloons ) That's enough for another 80 kilometers.
Sana bir şarkı söyleyeceğim, 99 balon hakkında, Benim için biraz zamanın varsa. Ufuğa doğru ilerleyen.
Pretty much the whole town.
Nena için.
For, um, Nena.
Peki şu şarkıyı hiç duydun mu?
Mira, nena.
Aşk bir gün biter.
Nena.
Nena.
Nena, please. Open the door, Nena.
- Nena, lütfen.