Neo traducir turco
685 traducción paralela
A neo
Neolo...
Don't forget... neo-impressionism.
Unutma... neoempresyonizm.
Neo-impressionist.
Neoempresyonist.
Now you really will think I'm a heretic, but... I'm passionately interested in the, uh, neo-impressionists.
Şimdi benim geleneklere karşı çıkan biri olduğumu düşünebilirsiniz, ama Neoempreyonizmle, tutkuyla ilgileniyorum.
As a matter of fact, I'm a neo-impressionist myself.
Aslına bakarsanız, ben kendim de neoempresyonistim.
It would have seemed laughable, inconceivable in a socialist future, or even in a neo-capitalist future.
gülünç olacaktı, inanılmaz, sosyalist bir gelecekte, yada neo-kapitalist bir gelecekte bile.
You know, this house was built in 1904, and it's considered Neo-Gothic.
Biliyor musun, bu ev 1904'te yapılmış, hem de neo-gotik mimari anlayışıyla.
Neo-Gothic furniture for five rooms.
Beş odaya Neo-Gotik mobilya lazım.
No, brothers... don't be bothered by those nasty neo-realists.
Hayır, kardeşlerim o neo-realistleri boşverin.
Those wicked neo-realists ruined me completely!
Neo-realistler tamamen bana zarar veriyorlar.
- A neo-realistic film.
- Neo-realist bir film.
Maybe speak a foreign language... do an exercise in neo-Boolean math.
Belki yabancı bir dil konuşursun. Neo-Boolean matematiğinden bir problem çözersin.
In a neo-colonized country like Argentina in the last decade, the trade unions had a double role
Arjantin gibi yeni-kolonyal bir ülkede, son dönemde sendikaların ikili bir işlevi vardı :
The conflicts of neo-capitalism and neo-Marxism, the questions of decolonization, of the youth protests, overpopulation, which in 20 years will be out of control since the population will have doubled while automation will have taken the jobs of half of it.
Neo-capitalism ve Neo-Marxism'in çekişmesi sömürge kolonilerden çekilmenin sorunu, gençlerin isyanı aşırı nüfus ki 20 yıl içinde kontrolden çıkacak nüfus ikiye katlanacak çalışanların yarsının yerine otomasyon geçecek.
Today, a new type of neo-Nazism is slowly rearing its ugly head which is why I feel it's important we participate in these interviews.
- Sözlerimi not edin. - Burada bir referandum olmuyor. Her şeyi birbirine karıştırır.
We said "nyet" because we thought and continue to think that we must not mix things up, as the veterans of Verdun have done.
Ama duymak istediğim bu. Bugün, yeni bir tür neo-Nazizm yavaş yavaş korkunç başını çıkarıyor. Bu yüzden bu görüşmelere katılmanın önemli olduğunu hissediyorum.
The Emigrants
GÖÇMENLER Çeviri : Engin KAÇA ( Der Neo )
Give her a book and she's Miss pseudo-intellectual, neofascist,
Okusun diye birkaç kitap ver. Bir anda sözde entellektüel, neo faşist,...
"Your job is to kick out the neocolonialists who I represent."
"Sizin işiniz, temsil ettiğim neo-kolonist insanları buradan atmak."
And the dream had a pseudoscientific base - Neo-Darwinism, propagated in films like this.
Hayâllerinin temelinde, bunun gibi propaganda filmlerinde işlenen sözde bilimsellik, yani Yeni Darwincilik fikri yatıyordu.
Members of a neo-Nazi organisation in Paraguay.
Paraguay'daki Neo-Nazi organizasyonunun üyeleri.
But someday I hope to have a grand neo-ballet troupe.
Umuyorum bir gün muhteşem bir bale grubu olacak
A mathematician, astronomer, physicist and head of the school of Neo - Platonic philosophy in Alexandria.
Bir matematikçi, astronom ve fizikçi... ve İskenderiye'deki Neo-Plato felsefe okulunun başı...
Neo-Pernat has succeeded Proto-Pernat.
Yeni-Pernat İlk-Pernat'ı başardı.
Bernd, come here. Some Neo-Nazi. You've got to hear him.
Bir Neo-Nazi'nin laflarını dinlemelisin.
"Neo", meaning "new", and "lithic",
Neo... yani "yyyeni" ve "lllitik"....
A couple of years ago, I worked a small-time, neo-Nazi arms dealer, who also used to sell to them.
İki sene önce ufak çaplı bir neo-Nazi silah kaçakçısını izledim, o da onlara mal satıyordu.
Look, I can see you getting all bunged up for them making you wear these kind of clothes, but, face it, you're a Neo-maxi-zoon-dweebie.
Böyle giysileri sana giydirdikleri için dayak bile yiyebilirsin. Ama itiraf et, azami derece yoğunlaşmış bir aptalsın.
You could do analytic deconstruction, Neo-Geo, hard-edge.
Analitik dekonstrüksiyonla, bilgisayar oyunlarıyla, soyut resimle uğraşabilirdin.
Neo Tokyo is going to change.
Neo Tokyo yakında değişecek.
No one's ever heard of "Peace and Order" here in Neo Tokyo, then?
"Barış ve Düzen'i" bile Neo Tokyo'da kimse duymadı, sonra?
Colonel, we can no longer leave the peace of Neo Tokyo to your sole discretion.
Albay, lütfen sakinleşin ve Neo Tokyo'yu daha fazla sizin... sağduyulu pencelerinize bırakamayacağımızı anlamaya çalışın.
You expect me to hand Neo Tokyo over to those fools at a time like this?
Böyle bir zamanda Neo Tokyo'yu o gerizekalıların eline bırakacağıma inanıyor musunuz?
Neo Tokyo Broadcasting is exclusively covering the news in spite of martial law in the name of freedom of the press!
Şehir merkezinden çok önemli haberlerimiz var. Neo Tokyo Televizyonu, bu gece basın özgürlüğüne güvenerek savaşın kinini gösterecek.
What in the world is happening here in Neo Tokyo?
Burada Neo Tokyo'da neler oluyor?
Neo-Pavlovian rackoff technique... for immediate stress relief.
Yeni-Pavlovcu defol-git tekniği... hızlı gerilim azaltma için.
- A neo-skunk thing?
- Neo-kokarca tarzı mı?
Is he going to be responsible... for $ 26,000 worth of postmodern neo-abstraction?
Sorumluluğunu alacak mı 26,000 dolar değerindeki postmodern soyut sanat eserlerinin?
My view is that you don't give a group like the neo-Nazis... access to the airways like he did.
O eski Nazi konularına kahkaha efekti koymazlardı ki bu güzel bir şeydi.
He began the Neo-Transcendentalists, advocating return to a simpler life.
İlkel yaşama dönmeyi destekleyen Yeni-Deneyüstücülük akımını başlattı.
We believe Soviet Intelligence is operating within a neo-Nazi group there.
- Sovyet istihbaratının oradaki bir Neo-Nazi grubuyla iş birliği yaptığına inanıyoruz.
He's a neo-Nazi fanatic, a psychotic.
Neo-Nazi fanatiği, psikopat.
Impressionism, neo-impressionism, what's this stuff called, pointillism?
Empresyonizm, yeni emprestonizm, şuna ne deniyordu, puantilizm mi?
The tactility of its surface is evocative of the neo-primitive period in Tyrinean blade carving.
Yüzeyinin dokusu... Tyrinean bıçak oymacılığının neo-primitif evresini anımsatıyor.
- Very modern.
- Neo-positivist etki...
We're headed down to protest this big neo-Nazi rally.
Şu neo-Nazi toplantısını protesto gösterisine gidiyorduk.
What's neo-realism?
Neo-realizm nedir?
Postmodernist, neo-cubist.
Negatif uzayın mükemmel bir manipülasyonu.
It's breathtaking.
Postmodernist, neo-kübist.
Zacharias led a survivalist commune in the wilderness 10 years ago.
Bir grup neo-faşist.
A bunch of neo-fascists.
Suikast ekipleri, terör birlikleri, her şey.