New rules traducir turco
382 traducción paralela
New rules.
Yeni kural.
I'm sorry if you do not like these new rules... but the responsibility rests with your leader.
Eğer yeni kuralları beğenmediyseniz, üzgünüm... ama gerisi liderinizin sorumluluğunda.
According to the new rules around here...
Geçerli yeni kuralları belirtecektim :
I'm not sure if I'm too clear on some of these new rules.
Bu yeni kuralları anladığımdan biraz şüpheliyim.
What new rules?
Ne yeni kuralları?
There hasn't been any new rules since the Black SoX scandal, 1919.
1919'daki Black Sox skandalından bu yana yeni bir kural gelmedi ki.
Even though it needs new rules - that's what you said.
Bir reforma ihtiyaç olduğunu düşünmene rağmen, bunlar, senin sözlerin.
- I only told her the new rules.
- Ona sadece yeni kuralları anlattım.
But nowadays, with all the new rules and regulations they can't get decent staff anymore.
Ama bugünlerde yeni kural ve yönetmeliklerle doğru dürüst personel bulamıyorlar.
New marshal means new rules.
Ve bu yeni kurallar demek.
New rules means no more street violence.
Bu da artık kesinlikle şiddet yok demek.
It's the new rules.
Yeni kurallar bunlar.
New rules.
Yeni kurallar.
- Yeah, well, new rules.
- Ne yapalım, yeni kurallar böyle.
" Under the new rules...
" Yeni kurallara göre...
I've written a new book to break new rules.
Yeni kuralları çiğnemek için yeni bir kitap yazdım.
I got some new rules, sucker.
Benim yeni kurallarım var sersem.
My place now, new rules.
Burası artık benim yerim, kurallar değişti.
They playing with new rules now?
Yeni kurallar mı geliştirdiler?
Some new rules- - no more speed chess.
Bazı yeni kurallar- - artık sürat satrancı yok.
New rules?
Yeni kurallar mı?
Perhaps we could discuss these'new rules'over a drink.
Belki de bu yeni kuralları bir içki içerken tartışabiliriz.
Boy, all these new rules!
Şu yeni kurallar yok mu?
The Nagus says that the answers lie in his new Rules of Acquisition.
Nagus, cevapların yeni Kazanç Kurallarında bulunduğunu söylüyor.
You and I will be there when Zek personally announces the "New Rules of Acquisition" on the Grand Steps of the Sacred Marketplace.
Zek, Kutsal Pazar Yüce Girişimi üzerine yeni Kazanç Kurallarını açıklarken biz de orada olacağız. "
Zek's behaviour, the new Rules, the Ferengi Benevolent Association... everything.
Zek'in davranışlarını, yeni Kuralları,... Ferengi Yardımseverler Derneğini, her şeyi.
Zek said the New Rules were a gift.
Zek yeni kuralların bir hediye olduğunu söyledi.
They put the idea for the New Rules in Zek's head.
Anlamıyor musun? Yeni kuralları Zek'in kafasına onlar soktu.
But instead he created the New Rules of Acquisition.
Fakat bunun yerine yeni Kazanç Kurallarını yazdı.
The only place the new Rules exist is inside my head.
Yeni Kuralların bulunduğu tek yer kafamın içi.
These new rules.
Yeni kurallar.
Our m.P. Frank Maguire assured us that these are the new rules. They're allowed their own clothes.
Anlamıyorum, milletvekilimiz Frank Maguire kendi kıyafetlerini giyebileceklerini söyledi.
Sorry, new rules
- Üzgünüm, yeni kurallar.
Tell them the New York State Supreme Court rules there's no Santa Claus.
Git ve onlara " New York Eyaleti Yüksek Mahkemesi... kararını verdi ;
For the benefit of those of you who are new here... and for those who might have forgotten the rules...
Burada yeni olanlar ve kuralları unutmuş olabilecekler için açıklayayım.
What rules say the theatre exists only within some ugly buildings crowded into one square mile of New York City?
Hangi kural tiyatronun sadece New York'ta iki kilometrekare.. .. içine doluşmuş çirkin binalarda var olduğunu söylüyor?
Suddenly I'm playin by a whole new book of rules.
Aniden hiç bilmediğim kurallarla oynamaya başladım.
Rocky, have you ever read the rules of the New York State Athletic Commission?
Rocky, New York Eyaleti Atletizm Komisyonu'nun kurallarını hiç okudun mu?
'Cause the old rules are out, and they haven't made up new ones.
Eski kurallar geçerli değil, yenileri ise henüz yok.
They actually were sort of making their own rules up as they went along, because it was just a brand-new concept.
( James Stewart, Filo Komutanı ) Bu bir anlamda onların kendi alamet-i farikasıydı. Çünkü bu tür bir uçuş yeni bir konseptti.
I am a new teacher and I might not know all the rules of the school but you should not have taken advantage of this fact.
Yeni bir öğretmenim, okulun bazı kurallarını bilmeyebilirim ama sizlerin bundan faydalanmamanız gerekirdi.
According to union rules... I can take 2 hours off to look for a new job.
Çünkü iş kanununa göre..... her akşam yeni iş aramak için iki saat hakkım var.
The rules, regulations, and pay-out odds... are established and supervised... by the New Jersey Casino Control Commission.
Kurallar, düzenlemeler ve ikramiye oranları New Jersey Gazino Kontrol Komisyonu tarafından konulmuş ve denetlenmekte.
That's a whole new set of ground rules.
Bu da bir sürü yeni kural demektir.
Now, I'm not in New York and I'm not playin'in Yankee Stadium, but the game's still the same and the rules still apply :
Şimdi ben New York'ta değilim, Yankee Stadyumunda da oynamıyorum, ama oyun hala aynı ve tabi kurallar da ;
Chomsky proposed a radically new way of looking at the theory of grammar. Chomsky worked out the formal rules of the universal grammar which had generated the specific rules of actual or natural languages.
Ama okumak isterseniz Edward Herman ile birlikte yazdığımız kitapçığa bir bakın, orada bunun üzerine yazdım.
These are our new family security rules.
Bunlar ailemizin yeni güvenlik kuralları.
But this Radchenko's playing a whole new ball game with a whole new set of rules.
Ama bu Radchenko bambaşka kurallarla, yeni bir oyun oynuyor.
Yes. lt means we're going to have to memorise a whole new set of Rules.
Evet. Yeni kuralların hepsini ezberlemek zorunda kalacağız demek.
You'll be... the architect of a new world... my kind of world... where force of arms keeps the peace and one great Warrior Queen rules.
Sen... yeni dünyanın mimarı olacaksın... benim tipim dünyam... silahların barış içinde tutacağı ve tek bir harika kraliçe savaşçının kuralları.
I'll be ready to file the appeal in New Orleans when the court here rules.
Şey, ben... Burası hayır der demez, New Orleans'a itiraz edeceğim.