Nieces traducir turco
242 traducción paralela
Cha Hee Joo and Han Na Brown... are my twin nieces.
Cha Hee Joo ve Han Na Brown benim ikiz yeğenlerim.
I wasn't able to take in my twin nieces that my sister left behind.
Onlar bana kardeşimden yadigardılar ama onlara bakamadım.
And those twin girls... are my nieces.
Ayrıca o ikizler benim yeğenlerim.
The father and mother mountains with their white snow hats... and their nephews and nieces, with smaller hats.
Beyaz kar şapkalı anne ve baba dağlar... ve daha küçük şapkalı yeğenler kuzenler.
What do you mean saying there is a man in my nieces room?
Yeğenimin odasında bir adam var demekle neyi kastediyorsunuz?
- In all confidence, Miss Dalgado... we Japanese look upon you Filipinos... as nephews and nieces.
- Aramızda kalsın, Miss Dalgado... Biz Japonlar Filipinlileri... Kuzenlerimiz ve yeğenlerimiz olarak görüyoruz.
Miss Dalgado, Tokyo has graciously consented... to grant full independence to its little nephews and nieces.
Miss Dalgado, Tokyo, küçük yeğenleri ve kuzenlerinin.. Tam bağımsızlığına onay verdi..
I just come from - from Budapest with my nieces.
Budapeşte'den yeni... yeni geldim. Yeğenlerimle.
Er, Mr. Townsend has five little nephews and nieces.
Bay Townsend'ın beş küçük yeğeni var.
Cousins, brothers, nieces.
Kuzenler, kardeşler, yeğenler.
An uncle without nieces is no uncle.
Yeğenleri olmayan bir amca amca değildir.
Well, I have several nieces.
Bir sürü kız yeğenim var.
- My little nieces.
- Küçük kuzenlerim..
Then Anny took your nieces to the beach.
Yeğenleriniz bakıcılarıyla denize gittiler bile.
When all those aunties, nieces, cousins, come to see how married woman enters the state of single woman.
Tüm teyzeleri, kuzenleri, yeğenleri, kim varsa evlilikten bekarlığa geçişine eşlik etmek için oradaydı.
Stomoxys and Glossina are nieces of the Great Tyrant.
Stomoxys ve Glossina, Yüce Hükümdarın yeğenleridir.
- I've got 16 nieces and nephews.
- Tam 16 yeğenim var.
They say that Gustav Weil has two pretty nieces staying with him.
Gustav Weil'in yanında kalan iki yeğeni olduğu söyleniyor.
Both my nieces will be instructed never to speak to you again.
Yeğenlerimden ikisini de artık sizinle konuşmamaları konusunda tembihleyeceğim.
But Gustav has young and pretty nieces.
Ama Gustav'ın genç ve güzel yeğenleri var.
"Without aunts, uncles, cousins or nieces"
"Teyze yok, amca yok, kuzenler, yeğenler yok."
I hope you don't mind giving my nieces a lift.
Umarım yeğenlerime bir gezinti yaptırmayı istersin.
When the nieces are around, it's on the air all the time.
Yeğenler ortalıkta olduğunda, hep yayındadır.
Just like my nieces.
Aynı yeğenlerim gibi.
- Oh, except your nieces.
- Senin yeğenlerin dışında.
Your nieces are shopping at expensive stores.
Yeğenlerin pahalı mağazalardan alışveriş yapıyor.
When I tell a story to my nieces at home... one of them always provides the first sentence.
Evde yeğenlerime hikâye anlattığım zaman... aralarından biri daima ilk cümleyi söyler.
Say hello to my nieces.
Yeğenlerime merhaba de.
They're my nieces.
Onlar benim yeğenlerim.
when I consider our youngest hostess, talented, cheerful, hard-working and the best of nieces.
Yeteneği, neşesi, çalışkanlığı ile mükemmel bir yeğen.
That the uncles that marry their nieces.
Amcanın yeğeniyle evlenmesi hakkında.
You are my nieces... and my nephews.
Sizler kuzenlerimsiniz... Ve yeğenlerim.
You can put your brothers and uncles and nieces and nephews, your stepfather, stepmother, whoever you want.
Canın ne isterse yaparsın. Kardeşinin, dayının, yeğenlerinin üvey ananın, üvey babanın, kimin resmini istersen asarsın.
No, they are our wives, they are our daughters, our sisters, our grandmas, our aunts, our nieces and nephews.
Hayır, Onlar bizim eşlerimiz, Onlar bizim kardeşlerimiz, ablalarımız, babaannelerimiz, teyzelerimiz, kuzenlerimiz ve abilerimiz.
You have to baby-sit for your neighbor's kids, nieces or nephews.
Komşunun çocuğuna bakıcılık yapman gerek, kardeşinin kızı ya da yeğenlerin.
For herself and her nieces and nephews.
Kendisi ve bizim için. Mirasından da bunu anladık.
Another one? You have so many beautiful nieces, Commendatore.
Benziyorsunuz zaten.
I have lost my little sister and up to three nieces and nephews.
Küçük kardeşimi, üç tane yeğenimi kaybettim.
To my dear childless nieces, Patty and Selma... I leave my grandfather clock and these words :
Sevgili çocuksuz yeğenlerim Patty ve Selma`ya büyükbabamın saatini ve şu sözleri bırakıyorum...
These are my nieces and nephews.
Bunlar benim yeğenlerim.
My nephews and nieces have taken almost every moment!
Yeğenlerle uğraşmak vaktimin çoğunu alıyor!
Seven brothers, seven sister-in-laws, 12 nieces and nephews.
Yedi erkek kardeş, yedi görümce, 12 yeğen.
Something educational for one of your nieces?
Yeğenlerinden birine eğitici bir şey mi?
You'll have nieces and nephews.
Yeğenlerin olacak.
Cora and I are Aunt Jewel's nieces.
Biz Jewel teyzenin yeğenleriyiz.
The Reverend Riggins has a couple of nieces...
Saygıdeğer Riggins'in iki yeğeni var.
The Reverend Riggins has a couple of nieces...
Rahip Bobby Riggins'in Castine'de yeğenleri var.
- My nieces.
Yeğenlerim.
- I got this for my nieces.
İnanamıyorum!
My brothers died, my son died my nieces died and god knows how many of us will die...
- Benim bu kadar kardeşim öldü. Oğlum öldü. Yeğenlerim öldü.
The great rich Capulet holds an old accustom'd feast. and her lovely nieces Rosaline... with all the admired beauties of Verona. good fellow.
İyi akşamlar.