Nina traducir turco
5,602 traducción paralela
Your friends Nina and Eduardo...
Arkadaşlarınız Nina ve Eduardo...
Nina's gone.
Nina gitmişti.
That's not a bad idea, just in case Nina and Eduardo find their way back home.
Bu kötü bir fikir değil, belki Nina ve Eduardo ev yolunu bulurlarsa diye.
All right, I need to know who talked to Eduardo and Nina last.
Pekala, en son Eduardo ve Nina'yla kimin konuştuğunu öğrenmem gerekiyor.
We're leaving as soon as we find Nina and Eduardo.
Nina ve Eduardo'yu bular bulmaz gideceğiz.
They probably found Eduardo and Nina.
Büyük ihtimal Eduardo ve Nina'yı buldular.
If they'd found Eduardo and Nina, they would have called.
Eğer Eduardo ve Nina'yı bulmuş olsalar haber verirlerdi.
We need more help finding Eduardo and Nina.
Eduardo ve Nina'yı bulmak için daha çok yardıma ihtiyacımız var.
Did you tell them about Eduardo and Nina?
Onlara Eduardo ve Nina'dan bahsettin mi?
And we told him Eduardo and Nina were missing.
Ve ona Eduardo ve Nina'nın kayıp olduğunu söyledik.
Nina and Eduardo must be so scared.
Nina ve Eduardo korkmuş olmalı.
You know, I bet that Nina and Eduardo are back at the house right now, and this is all just a big misunderstanding.
Nina ve Eduardo'nun eve döndüğüne bahse girerim, ve tüm bunlar birer yanlış anlaşılma.
Now I know that you were the one that set up that shrine, and I think that you had something to do with Eduardo and Nina going missing, but, listen, we can fix this.
Şimdi mihrabı kuranın sen olduğunu biliyorum, ve bence Eduardo ve Nina'nın kaybolmasında parmağın var. ama dinle bunu çözebiliriz.
I believe in the sound of Nina Simone's voice.
Nina Simone'un sesindeki melodiye inanıyorum.
How about a little Nina Simone?
Küçük bir Nina Simone'a ne dersin?
That's my little daughter, Nina.
Bu benim kızım, Nina.
- He's not answering the intercom either.
- Kimse cevap vermiyor, Nina.
Stick together, please. 00 : 27 : 06,237 - - 00 : 27 : 10,653 - I'm Nina.
Birlikte kalın.
Nina?
- Nina?
Nina... this is Holly, who... works in the supermarket with me.
Nina. Bu Holly. Süpermarkette beraber çalışıyoruz.
Holly... this is Nina...
Holly. Bu da Nina.
Nina.
Nina.
Nina, don't do this.
Nina yapma şunu.
Would you meet Nina's parents, Sally and Dan?
Nina'nın ailesi ile tanışmak ister misin, Sally ve Dan ile?
Perhaps she'll accept it too.
Belki böylece Nina da kabul eder.
- You're sitting in Nina's chair.
- Nina'nın sandalyesine oturdun da.
Nina, stop!
Nina dursana!
Nina, come on.
Hadi ama Nina.
This is the end, Nina.
Sona geldik Nina.
Fuck you, Nina.
Siktir git Nina.
- Ow! - Nina! Please!
Nina lütfen dur!
What do you want, Nina?
- Ne istiyorsun Nina?
Who's Nina?
Nina da kim?
Nina, it's Sven.
Nina, ben Sven.
This is the voice-mail of Boris, Pien and Nina.
Bu sesli mesaj Boris, Pien, ve Nina'dan.
Nina, it's for your own good.
Nina, kendi iyiliğin için.
Nina, it was my brother.
Nina bu benim abimdi.
I think we were all secretly hoping to discover the next Nina Kulagina.
Sanırım hepimiz içten içe sıradaki Nina Kulagina'yı keşfetmek istiyorduk.
Nina's psychokinetic abilities were probably the most well-documented and they stood up to the strictest of scrutiny.
Nina'nın psikokinezi kabiliyetleri muhtemelen en iyi belgelenendir. Ve en katı araştırmalara bile göğüs germiştir.
We had our Nina Kulagina.
Nina Kulagina'mızı bulmuştuk.
The story was that when the KGB learned about Nina Kulagina's ability, they performed a test with a living frog.
Hikayeye göre, KGB, Nina Kulagina'nın kabiliyetini duyduğunda ona canlı bir kurbağa ile bir test uygulamış.
The Soviets wanted to see if Nina could telekinetically affect the bioelectrical impulses in living tissue.
Sovyetler, Nina'nın telekinezi yoluyla yaşayan bir dokudaki bio-elektriksel impulsları etkileyip etkileyemeyeceğini görmek istemiş.
All my contact info is on the fridge, Nina's here.
İletişim bilgilerim buzdolabının üstünde, Nina burada.
I've even had Nina make us all a nice leg of lamb.
Nina'ya bizim için kuzu budu bile yaptırdım.
Nina, is that you?
Nina, sen misin?
- I'll have Nina to help me.
- Bana Nina yardım edeceğim.
Hey, Nina.
Hey, Nina.
Ellen, quick!
Nina, acele et!
- Okay, let's go.
- Hayır dur! Nina dur!
Jesus, Nina!
Tanrı aşkına Nina!
- No, niña!
- Hayır, nifia!