Noblesse traducir turco
27 traducción paralela
- Noblesse oblige.
- Asalet mecbur bırakıyor.
Noblesse oblige, doubtless.
Asalet gereği, kuşkusuz.
It hurts me as much as it does you, but noblesse oblige.
Senin canını acıttığı kadar benim de canım acıdı, fakat asalet bunu gerektirir.
Noblesse oblige, sort of
Bütün seçkinler oradaydı.
If he had noblesse oblige, he'd know what to do.
Asiller mecbur kalsaydı, ne yapacağını bilirdi.
Promising youth blighted. Dragged down by money, position, noblesse oblige.
Para, statü ve imtiyazların getirdiği sorumluluklar içinde sürüklenen, boşa geçen parlak delikanlılık dönemi.
With a firm but gentle hand Noblesse oblige It's 6 : 03, and the heirs to my dominion
Tatlı sert bir tutumla Asil bir yaklaşımla 6 : 03'de hükümdarlığımın varisleri gelir
Noblesse oblige.
Asaletin bedeli.
Certainly. What noblesse oblige behooves you must learn
O halde iyi davranacağımızı öğretin ne dedin Zengin adam fakire nasıl davranmalı
Noblesse oblige isn't dead.
- Hayır efendim yukarıda uyuyamazsın.
Noblesse oblige Shawn.
Saygın kişileri memnut etmek, Shawn.
Noblesse oblige.
Noblesse oblige.
Perhaps the most embarrassing case of noblesse oblige of the 20th century.
Herhalde 20. yüzyılda asillerin aldığı en ağır cezaydı.
Noblesse oblige...
İmtiyaz sorumluluk gerektirir...
Noblesse oblige, yes.
Asiller böyle yapar. Hadi alışverişe gidelim.
but the system for the noblesse cell phones is quite well done.
Dikkatli olacağım. Peki Memur Bey, tekrar görüşürüz! Bu numara IX'un Selecao'su mu?
But it's just the same for me.
İstediğiniz kabul edilmiştir, Noblesse Oblige.
Noblesse oblige is pure bullshit, as far as I'm concerned, but if my grandfather's book is responsible for this mess, I have to do something.
Prensiplerim gereği soylulara yardım etmek tam bir saçmalık ama tüm bu karmaşaya büyükbabamın kitabı sebep olduysa bir şeyler yapmalıyım demektir.
This is giving back to society,'noblesse oblige.'
Buna topluma onu iade etmek de denebilir. Cemiyet Liderinin asıl davranışı!
One thing I am not is stupid... so purely out of noblesse oblige, I extend this assumption to cover you as well.
Ve tamamen asaletimden ötürü bu varsayımımı seni de kapsayacak şekilde genişletiyorum.
You know you're looking down the barrel of federal terrorism charges, your little act of noblesse oblige here.
Federal terörizm suçlamalarının namlusunda olduğunu bildiğin için zoraki asalet sergiliyorsun.
She was considerate of you and bought your conches so you shouldn't just say thank you.
Noblesse Tatil Köyü'müz siyah bir inci gibi parlayacak.
Buy her noodle soup and... 'Wow, this is really delicious!
Son zamanlarda Noblesse Tatil Köyü'nün kâr oranı yükseldi.
We think noblesse oblige is a new entrée at Olive Garden.
Noblesse Oblige'in Olive Garden'da bir kapı olduğunu sanıyoruz. *
Noblesse Oblige.
Peki Tina ne kazanıyor? Üst sınıfın sorumlulukları.
You should reward yourself from time to time. Noblesse oblige.
Aslında pek iyi değil.
Yuuki-kun was entrusted with the noblesse cell phone immediately after he saw his parents work themselves to death.
YaşIı adam, bana bir içki ver.