Oolong traducir turco
94 traducción paralela
[Chuckles] We even have a small shipment of oolong tea.
Küçük bir parti siyah çayımız bile var.
No, Oongal or Black Oolong, Mr. Campbell.
Hayır, Oongal ya da Siyah Oolong olsun Bay Campbell.
"Oolong" is also good... we always drink it and there's no discussion.
Oolong çayı da iyidir. Her zaman bundan içeriz, tartışmaya da mahal yok.
Do you prefer orange pekoe or lapsang oolong?
Tomurcuk çay mı istersiniz, yoksa mayalı çay mı?
Pu-erh! Oolong!
Pu-erh!
Your transformation time has run out!
Hey Oolong, canavar halinden çıkmışsın?
What's the matter?
Oolong!
Darjeeling, jasmine or oolong?
Darjeeling, Jasmin veya Oolong?
Not many people like oolong.
Onu çok az kişi sever.
Oolong-san, there's another one!
Başka bir tane daha!
It's cold, Oolong-san!
Hava buz gibi, Oolong!
But Oolong-san, what are you going to ask Shen Long for that's a secret from everyone?
Ama, Oolong, herkesten sır gibi tuttuğun şey ne? ... Şen Long'dan ne dileyeceksin?
Oolong-san, over there!
Oolong, şuraya bak!
Oolong-san!
Oolong!
With such a huge one, it's enough for everyone, even for Oolong's giant stomach!
Bu seferki çok büyük, Oolong'un büyük açlığına iyi gelecektir!
Oolong!
Oolong!
Yeah, Oolong and Haiya Dragon are helping them.
Tamam, Oolong ve Ejder Haiya onlara yardım ediyor.
Come to think of it, Oolong hasn't been around for a while either!
Düşününce, Oolong da bir süredir etrafta yok!
Hey, Oolong, aren't they going to start this soon?
Hey, Oolong, yarışma yakında başlayacak mı?
Well, Oolong, let's go peek into the dressing rooms, just you and I!
Eee, Oolong, hadi soyunma odasını gözetlemeye gidelim, sadece sen veben!
Oolong! Yow-ow-ow!
Oolong!
Hey, Oolong, can't you hold me still?
Hey, Oolong, beni tutmayacak mısın?
Oolong, that headache medicine of yours worked well!
Oolong, Baş ağrısı ilacın işe yaradı!
Oolong, Kuririn, what happened to the Old Timer?
Oolong, Kuririn, ihtiyarla burada ne yapıyorsunuz?
Colong tea
Oolong çayı.
I've got Earl Grey, English breakfast, chamomile, orange pekoe, oolong, lapsang souchong...
- Tanrı aşkına.
He bought some seaweed combo meal and oolong tea at the corner store,
Köşedeki dükkandan biraz yiyecekle çay aldı.
Darjeeling, jasmine or oolong?
- Darjeeling, Jasmin veya Oolong? - Oolong.
- Not many people like oolong.
Onu çok az kişi sever.
Lapsang oolong, orange pekoe, Sleepy Time?
Seçeneklerimiz bol. Lapsong oolong, portakal pekoe, Sleepytime.
- Just a little Lapsang Oolong, please.
- Biraz Lapsang Oolong lütfen.
It's my special oolong tea.
Bunlar benim özel'oolong'çayım.
Oolong, anyone?
Çin çayı isteyen var mı?
I just made some oolong. You want some?
Az önce yaptım ister misin?
Oolong tea
Oolong çayı.
The Zhang's village produces "little black dragon", or oolong tea, so called because of the way its twisted leaves unfurl when water is poured over them.
Zhang köyünde üretilen çayın adı "küçük siyah ejder" bizdeki ismiyle kokulu siyah çaydır. Bu adın verilmesinin nedeni suyla karıştırıldığında yapraklarının kokuyu dışarıya vermesidir.
It's the best oolong tea
Tomurcuk çayı.
I got some of the oolong you like from mcnulty'S.
McNulty'nin senin sevdiğin kokulu siyah çayından aldım.
Oolong?
- Oolong mu? - Evet.
Nowadays when you order tea in bars and restaurants, instead of oolong, they serve you redbush tea.
Bugünlerde restoranlarda oolong yerine çay söylediğinde, bundan veriyorlar.
So, oolong tea isn't served often?
Yani oolong çayı artık servis edilmiyor mu?
She'll be having the oolong tea.
Siyah çay ikram edelim.
No, oolong.
Hayır, siyah çay.
It's oolong.
Bu yeşil çay.
Mr. Zhu Ge, this is Oolong tea!
Bay Zhu Ge, bu demleme çay!
I mean this Oolong is As pure as Vodka
Yani diyorum ki çay... votka gibi harikaymış.
Oolong.
Oolong. ( Şifalı bir çay türü )
Oolong milk tea with Boba, no ice and less sugar.
Buzsuz ve az şekerli sütlü çay boba.
I've got, uh, green tea, lemon ginger, oolong.
Yeşil çayım, zencefilim ve siyah çayım var... Çay yok mu ya?
Ah!
Bak, Oolong!
?
Oolong-san, bu taraftan!