Oso traducir turco
91 traducción paralela
Do you believe what the old man... who was doing all the talking at the Oso Negro... said the other night... about gold changing a man's soul so that he ain't the same kind of a guy... that he was before finding it?
Dün gece... Oso Negro'daki yaşlı adamın... söylediklerine inanıyor musun? Yok altın adamın ruhunu değiştirirmiş, yok altın bulmadan önceki halinden... eser kalmazmış filan.
That old man in the Oso Negro started me to thinking.
Oso Negro'daki şu yaşlı adam beni düşündürmeye başladı.
Oso disi doso. Lunch is served.
Oso disi doso.
Yes, indeedy-oso.
Evet, öyleyimdir.
They were taken to Captain Rosso.
Yüzbaşı Oso'yu götürüyorlardı.
If Oso finds out, he'll be pissed.
Oso'nun olsaydı kafayı çekerdi.
Oso...
Oso...
Oso, how's it going?
NasıI gidiyor Oso?
- For Oso.
- Oso'ya.
Come here, Oso!
Gel Oso!
- We're making oso buco.
- Dana yahni yapıyoruz.
- Oso buco?
- Dana yahni mi?
I love oso buco.
Bayılırım.
Spectacled bears are also known as Oso Achupayero, the bromeliad eating bears.
Pomponi, denemelerinde süngerlerden alınan kimyasalları kullanıyor. Bu kimyasalların insanlarda kanser hücresi gelişimini engelleyeceğini düşünüyorlar.
His name's Oso.
Adı Oso.
Oso... Isharam... Nosfo.
Özellikle lshar nosfo.
You're a regular salazar and el oso.
Salazar ve El Oso gibisiniz.
El oso is always hitting salazar in the head Headder and things,
El Oso daima Salazar'ın kafasına bir şeylerle vurmaya çalışıyor.
And all we see there is "Salazar and El Oso save Christmas."
Orada hep beraber "Salazar ve El Oso Noel kurtarıcıları" filmini izleriz.
You're a nasty oso.
Sen oldukça yaramaz bir ayısın.
Oso... hi.
Oso... selam.
Forgive me, Oso.
Affet beni, Oso.
Bye, Oso.
Hoşça kal, Oso.
No, I'm with Your Business magazine with Oso.
Hayır, "Your Business" dergisinde Oso'yla çalışıyorum.
Hello, Oso.
Merhaba, Oso.
Thanks a lot, Oso, but... there's a small problem.
Çok sağ ol, Oso, ama... ufak bir sorun var.
Hey, Oso.
Selam Oso.
Hurry up, Oso!
Acele et Oso!
Added an extra $ 26 for the two hours OT I owe Oso for hanging around.
İki saat boyunca burada takıldığınız için 26 $ daha eklendi. Oso'yu fazladan çalıştırdığım için ona borçluyum.
Oso made you some food.
Oso sana yemek yaptı.
But what about Oso?
Peki ya Oso?
Oso.
Oso.
Paddy and Oso... that's it.
Paddy ve Oso. İşte bu.
- Who's Oso?
- Oso kim?
- Oso Garcia... he was a Colombian drug dealer that Cavanaugh shut down in'92.
- Oso Garcia. 92 yılında Cavanaugh'un yakaladığı Kolombiyalı uyuşturucu satıcısı.
Yeah, why would Paddy buy cocaine from Oso, then turn around and help Cavanaugh bust him?
Niye Paddy Oso'dan kokain alıp sonra yakalanması için yardım etsin?
- Paddy helped the drug unit bring heat onto Oso from August of'92 to March of'93.
- Paddy, Oso'nun yakalanması için 92 yılından 93 yılına kadar narkotiğe yardım etti.
N'ra katu n'tu oso ra akul.
N'ra katu n'tu oso ra akul.
See, Oso and his crew, they're concerned about your loyalty because of your personal connection to the Sons.
Oso ve onun çetesi senin bağlılığından endişeleniyor. Senin Sons ile olan kişisel bağın yüzünden.
You can keep Oso, he's too old anyway.
Oso sende kalabilir.. zaten bu işler için çok yaşlı.
Oso had to take it to his table.
Oso masaya götürecek ve oylayacaklar.
With Oso's charter in place, we can offer you everything black does.
Oso'nun ekibi de olduguna göre, siyahlarin sundugu her seyi biz de sunabiliriz.
I'll sell him my half and he'll let Oso and his crew run the house in Stockton.
Kendi payımı ona satarım ve o da Oso ve tayfasına Stockton'daki evi işlettirir.
I'll sell him my half, and he'll let Oso and his crew run the house in Stockton.
Kendi payımı ona satarım ve o da Oso ve tayfasına Stockton'daki evi işlettirir.
I'm gonna take a ride up to. Stockton, let Oso know what's going on.
Stockton'a gidip, olan biteni Oso'ya anlatacağım.
On your marks... Let's go, Oso.
Dikkat!
Push, Oso!
Hadi, ayı, hadi!
In terms of the latest narco quarter that we're interested in, that was set up by El Mini Oso.
Bu açıdan bakınca ilgilendiğimiz uyuşturucu şebekesi, Ufaklık Oso tarafından kurulmuştu.
Oso was an ex-cop who at the time of Camarena's first arrest ran the Puento Grande Mexican prison.
Oso, Camarena'nın ilk firarını gerçekleştirdiği yerde, Meksika hapishanesi Puento Grande'de görevli bir polis memuruydu.
Oso made sure to help set up Camarena's first prison break.
Oso, Camarena'nın ilk firarında işleri yolunda tutan adamdı.
Don't worry about Oso.
- "Oso için endişelenme."