Ost traducir turco
37 traducción paralela
ost you 4000, my friend.
Sana 4000'e patlar, dostum.
We've ost.
Kaybettik.
Attila's bed, on which the Huns'leader raped the Vest-Ost's queen with his horde watching him.
Attila'nın yatağı, Hunlar'ın lideri, Vest-Ost'un kraliçesine tecavüz ettiği yatak.
I'm going to start walking around without any clothes on because, well, clothes are just ost...
Elbisesiz dolaşmaya çıkacağım çünkü elbiseler...
"Ferdinand Ost D,"
"Ferdinand Ost D"
Somebody's landed Austin Morgan.
Biri Ostın Morgın'ı kapmış.
"Holy Gho-o-o-ost!"
"Kutsal Ru-uuu-uh!"
I must have ost it in the avalanchee.
Sanırım onu kaybettim.
Her name is Julie Ost.
- Adı Julie Ost.
He hasn't ost a fight since he took the championship away from Bainsworth.
Şampiyonluğu Bainsworth'dan aldığından beri hiç yenilmedi.
That's Pastoral Diary * ( * OST of an old drama )
O Pastoral Diary * ( Pastoral Günlük * eski bir dramın melodisi )
Have you ost your mind and now ta k to yourself?
Kendi kendine konuştuğuna göre aklını kaçırmış olmalısın.
- Not today, Mrs. Ost is coming.
- Bugün olmaz, Bayan Ost geliyor.
Mrs. Ost was my teacher.
Bayan Ost benim öğretmenimdi.
- Thank you, Mrs. Ost.
- Teşekkür ederim Bayan Ost.
Mrs. Ost was both nice and smart and just strict enough.
Bayan Ost tatlı, akıllı, az biraz da kuralcıydı.
Myhr is a suspect in tonight's attack on the Opera, during which Emil Ost's statue, "Boy with a Horn", was completely destroyed.
Myhr bu gece operaya yapılan ve Emil Öst'ün "Boynuzlu Oğlan" adlı heykelinin tamamen parçalanmasına neden olan saldırıda şüpheliler arasında
I'm so sorry, Gho-o-ost Monkey. ♪
# Çok üzgünüm Haya-a-alet Maymun #
Find "Pump up the volume" OST from the database.
Veri tabanından "Pump up the volume" şarkısını bul.
You even said yourself. that Cohen version was in the movie but not on the OST!
Cohen versiyonunun albümde değil filmde olduğunu kendin söylemiştin.
Hey! Just because your OST are big hits you look down on me?
Dizi müziklerin hit oldu diye Oppanı küçümsüyor musun?
Elsa will meet you tomorrow at Britz-Ost harbor.
Evet. Elsa yarın seninle Britz-Ost limanında buluşacak.
- "Pr-ost"!
- "Şere-fe"!
You can be a spooky ost all you want, it wasn't a stupid idea to buy this place.
İstersen Doğu'lu bir hayalet olabilirsin, Burayı satın almak aptalca bir fikir değildi.
Come along if you want to, or get ost,
- Eğer istiyorsan gel, ya da kaybol.
Chairman's ost the game this time,
Başkan bu kez oyunu kaybetti.
Fauj, Have you ost your mind?
Fauji. Sen aklını mı kaçırdın?
You've ost your mind, V nod,
Sen aklını mı kaybettin, Vinod?
Your OST is awesome!
- Orada yoktu.
- A gho-ost!
- Bir hayalet...
He must have / ost that round.
Bu raundu kaybetmiş olmalı.
I think Kessler knows that he's / ost that one.
Sanırım Kessler bunu kaybettiğini biliyor.
... Everytime I see a teevision show that has duing children or seeing testimony by a parents who recently ost their child I can't help but cry.
TV'DEKİ DİZİLERDE NE ZAMAN ÖLEN BİR ÇOCUK GÖRSEM VEYA ÇOCUĞUNU KAYBEDEN BİR AİLENİN KONUŞTUĞUNU GÖRSEM KENDİMİ AĞLAMAKTAN ALIKOYAMIYORUM.
And the CIA has actionable intel indicating another ost shipment has been targeted.
CIA'deki aktif bir istihbarata göre GTK'nın yeni bir kargosunun hedef alınabileceği bekleniyor.
High-risk thefts... Like stealing what the ost hides on planes.
Yüksek riskli soygunlar... uçaktan GTK'nın sakladığı malları çalmak gibi.
- Ost.
- Ost.
The images you witnessed are part of your ADE.
Gördüğün imgeler senin ÖST'nin bir kısmıydı.