Oswaldo traducir turco
59 traducción paralela
This is Oswaldo, he's ill and may not go outside.
İşte Oswaldo. O hasta, dışarı çıkmaması lazım.
Ico, Oswaldo, Luigi, Oscar, Nicolino, Milton.
Ico, Oswaldo, Luigi, Oscar, Nicolino, Milton.
You remember Colonel Oswaldo Salgado?
Albay Oswaldo Salgado'yu hatırlarsınız.
Oswaldo, may I introduce my fiancè.
Oswaldo, nişanlımı tanıştırayım.
And yours is Oswaldo.
Ve seninki de Oswaldo.
— Oswaldo.
- Oswaldo.
Oswaldo.
Oswaldo.
Comrades Paulo, Júlio, Renée and Oswaldo, you now will stand....
Yoldaş Paulo, Julio, Rene ve Oswaldo, dikileceksin...
— Shut up, Oswaldo.
- Kapa çeneni, Oswaldo.
Oswaldo went down because he hesitated... and didn't shoot the guard.
Oswaldo öldü çünkü, tereddüt etti ve korumayı vurmadı.
Oswaldo was wounded in the bank robbery that financed this operation.
Oswaldo bu operasyona finanse eden bankah soygununda yaralandı.
But still, who is Oswaldo?
Ama yine de, Oswaldo kim?
Oswaldo is a member of the MR-8... the group that thought of, financed and —
Oswaldo MR-8 grubunun bir üyesi düşünülen, finanse edilen grup ve...
Oswaldo has my vote.
Oswaldo oyumu aldı.
Oswaldo's in.
Oswaldo iktarda.
I voted for Oswaldo because he was a friend.
Oswaldo'ya oy verdim. Çünkü bir dosttu.
Oswaldo, the Cuban dance teacher.
Oswaldo. Küba dansları hocası.
Julia, it's Oswaldo.
Julia, Benim Oswaldo. Kapıyı aç.
No, Oswaldo, I'm sorry.
Hayır, Oswaldo, üzgünüm.
Oswaldo!
Oswaldo!
Oswaldo Sanchez, everybody.
Millet, bu Oswaldo Sanchez.
What's up, Oswaldo?
N'aber, Oswaldo?
Miro, don't you and Oswaldo go confronting this guy without reinforcements, huh?
Miro, sakın ha, sen ve Oswaldo takviye almadan gidip bu herifin karşına çıkmayın, olur mu?
The first victim is a faithful public officer, the brave Police captain Oswaldo Pontes, who survived an attack, and warns of his appearance :
İlk kurban, sadık devlet memuru, cesur polis yüzbaşısı Oswaldo Pontes, bir saldırıdan kurtulduktan sonra, dış görünüşünü şöyle tarif ediyor :
Oswaldo Castillo.
Oswaldo Castillo.
You're telling me you hired another private eye to hunt for Oswaldo Castillo after the last one took all your money and disappeared?
Castillo'yu bulması için başka bir dedektif tuttuğunu mu söylüyorsun? Sonuncusu tüm paranı alıp kaçtıktan sonra mı?
I think I know where Oswaldo Castillo's hiding.
Oswaldo Castillo'nun saklandığı yeri bildiğimi düşünüyorum.
I just saw Oswaldo Castillo. He's at 220 Dekalb.
Az önce Oswaldo Castillo'yu gördüm. 220 Dekalb'da.
Found a bunch of weapons hidden on the property, men's clothes, some fake I.D.s that belonged to Oswald Castillo.
Evde gizlenmiş birkaç silah, erkek kıyafetleri Oswaldo Castillo adına sahte kimlikler bulduk.
A citizen spotted someone matching Oswaldo Castillo's description.
Bir vatandaş Oswaldo Castillo'nun tanımına uyan birini görmüş.
We just told you that so you would be compelled to contact Oswaldo.
Sana bunu söyledik çünkü Oswaldo'ya....... haber vermen gerektiğini düşünecektin.
Tell me where Oswaldo Castillo's hiding, and I might just be willing to settle for putting you in jail for the rest of your life.
Oswaldo Castillo'nun nerede saklandığını söylersin. Bende cezanı ömür boyu hapse çeviririm.
Daniel Munoz gave us the address where Oswaldo Castillo was hiding.
Daniel Munoz bize Oswaldo Castillo'nun saklandığı adresi verdi.
The Botafogo team enters the pitch with Oswaldo, Gerson... and Belacosta, Ivan, Nilton and Juvenal.
Botafogo takımı sahaya giriyor : Oswaldo, Gerson... ve Belacosta, Ivan, Nilton ve Juvenal.
I know all about you, Oswaldo.
Senin hakkındaki her şeyi biliyorum Oswaldo.
Rosa, this woman. She's going to Oswaldo Cruz station.
Rosa, Oswaldo Cruz İstasyonu'na gelecek.
- 7 p.m. 7 p.m., Oswaldo Cruz station, is that right?
- Saat 7'de Oswaldo Cruz İstasyonu'nda.
Didn't you set up a meeting with him at Oswaldo Cruz Station at seven tonight?
Bugün saat 7'de Oswaldo Cruz istasyonunda buluşmayacak mıydınız?
I met Rosa at Oswaldo Cruz Station.
Rosa'yla Oswaldo Cruz İstasyonu'nda tanıştım.
Until she called me yesterday to set up a meeting with her at Oswaldo Cruz Station, today at 7 p.m.
Ta ki düne kadar. Aradı ve akşam 7'de Oswaldo Cruz istasyonunda buluşmak istedi.
Oswaldo, our dead friend from the Orquideorama.
Oswaldo'yla, Orquideorama'daki ölü dostumuz.
It's oswaldo mobray.
Oswaldo Mobray.
- Oswaldo?
- Oswaldo mu?
I got my warrant, oswaldo.
Arama ilanım var, Oswaldo.
I'm oswaldo mobray, the hangman in these parts.
Adım Oswaldo Mobray. Bu bölgelerin celladıyım.
- I'm oswaldo mobray, I'm the - - he's the hangman of red rock.
- Adım Oswaldo Mobray, ben... - Red Rock'ın celladı.
How'bout you oswaldo?
Peki, ya sen, Oswaldo?
Chris, John Ruth and oswaldo, had vigorous debate about the legality of self-defense murder they just transpired.
Chris, John Ruth ve Oswaldo az önce şahit oldukları nefsi müdafaa adam öldürmenin yasallığı konusunda hararetle tartışıyorlardı.
Captain Chris mannix dawn the dead generals coat and joined oswaldo in lighting the candles and lanterns.
Yüzbaşı Chris Mannix, General'in paltosunu aldı ve Oswaldo'nun mumları ve fenerleri yakmasına yardım etti.
Or if it's you britisch man, the real oswaldo mobray is lyin in a ditch somewhere.
Ya da bu kişi sensen, İngiliz adam gerçek Oswaldo Mobray bir çukurda yatıyor demektir. Ve sen de onun belgelerini kullanan bir İngiliz'sindir.
Oswaldo mobray, madame.
Oswaldo Mobray, madam.