Overanalyze traducir turco
14 traducción paralela
I try not to overanalyze my life like some people.
Bazı insanlar gibi hayatımı analiz etmeye çalışmıyorum.
- You overanalyze this stuff.
- Fazla kurcalıyorsun.
That I overanalyze.
Fazla irdeliyormuşum.
We don't have to overanalyze anything now.
Artık hiçbir şeyi incelememize gerek yok.
- Overanalyze whether it was makeup sex or congratulations sex.
İstatistiki veri yok. Tanrım.Onu da ele geçirmişler.
You get in your head, you start to overthink, overanalyze, obsess, you worry.
Kafa doluyken çok düşünmeye incelemeye, gerilmeye, endişelenmeye başlıyor insan.
So don't overanalyze it or meditate over it.
O yüzden fazla inceleme ya da üzerine fazla düşme.
You overanalyze everything, Bartowski.
Her şeyi çok fazla inceliyorsun, Bartowski.
Or maybe it's to get you to take a breath, stop being so quick to overanalyze everything.
Ya da belki de derin bir nefes alıp, her şeyi kafaya takan biri olmayı kesmen içindir.
You said I shouldn't overanalyze everything.
Her şeyi kafama takmamamı sen söyledin.
When a teacher makes me overanalyze a book or a text, tying everything into the author's life, it closes off my imagination.
Bir öğretmen benden bir kitabı ya da bir parçayı detaylı olarak incelememi istediğinde her şeyin yazarın hayatıyla bağlantısını kurmak hayal gücümü sınırlıyor. Bundan hoşlanmıyorum.
My opinion. I don't know when it became so important to overanalyze everything in our lives, to talk about everything in our relationships, okay?
Ne zamandan beri hayatlarımızı didik didik inceleyip ilişkilerimizle ilgili her şeyi konuşmak bu kadar önemli hale geldi bilmem.
You overanalyze and you overthink everything.
Her şeyi çok fazla düşünüyor ve sorguluyorsun.
- Overanalyze.
- Analizi abartırlar.