Overhearing traducir turco
174 traducción paralela
Yes? I could not help overhearing your name.
İsminizi çok fazla duydum.
And after what I couldn't help overhearing about that prickly feeling I'm very glad I did come.
Ve istemeden duyduğum şu iç gıcıklanmasından sonra geldiğime çok memnunum.
Pardon me. I couldn't help overhearing your conversation.
Kusura b akmayın, söylediklerinize kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing what you said.
Konuştuklarınızı duydum.
I couldn't help overhearing.
Jesse, istemeden sizi duydum.
I couldn't help overhearing.
Kulak kabartmadan duramadım.
I couldn't help overhearing Janet.
Janet'inkine kulak kabartmıştım.
He's always driving kings and queens, or movie stars, and overhearing the most amazing conversations.
Hep kralları, kraliçeleri... ve film yıldızlarını taşıyıp şaşırtıcı konuşmalara kulak misafiri oluyor.
I couldn't help overhearing your conversation with the librarian.
Kütüphaneciyle konuşmanıza istemeden kulak misafiri oldum.
I'm sorry, but I seem to be overhearing your conversation.
Özür dilerim, fakat konuşmanıza kulak misafiri oldum.
Beg your pardon, Mr. Gannon, but I couldn't help overhearing...
Özür dilerim Bay Gannon, konuşmanızı istemeden duydum.
- I couldn't help overhearing part of your conversation.
- Dayanamadım, konuşmaları biraz dinledim.
I couldn't help overhearing what you said.
Konuşmanızı istemeden duydum.
Excuse me, but I couldn't help overhearing.
Bağışlayın, kulak misafiri olmadan edemedim.
I didn't mix with them, but I couldn't help overhearing.
Onların seviyesine inmiyordum gerçi, ama kulak kabartmaktan da kendimi alamıyordum.
- I couldn't help overhearing... - Can you get me a taxi?
Bana bir taksi bulabilir misiniz?
Excuse me, I couldn't help overhearing your conversation just now.
Affedersiniz hanımefendi, elimde olmadan konuşmanıza kulak misafiri oldum da...
I couldn't help overhearing your remark about the gardener's son. Jimmy's father had such a green thumb.
Az önce bahçıvanın oğlu hakkında söylediklerinize, istemeyerek kulak misafiri oldum.
We couldn't help overhearing.
Az önce kulak misafiri olduk.
And somebody can't help overhearing what they say.
Ve adamın birisi de istemeden kulak misafiri olur.
I couldn't help overhearing all the jabber you folks were tossing back and forth.
İçerideki konuşmalara kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım doğrusu.
Well, I, uh- - I couldn't help overhearing that she turned you down for lunch.
İstemeyerek de olsa, yemek davetinizin geri çevrildiğine kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing that Mr Blaney was becoming very violent, both in his language and his behaviour.
Ama çıkarken Bay Blaney'nin gerek konuşmasında gerekse hareketlerinde sertleşmeye başladığını farkettim.
I couldn't help overhearing you.
İstemeden dediklerine kulak misafiri oldum. Yalan söylüyordun.
I just couldn't help overhearing.
Elimde olmadan sizi duydum.
I was just passing by and I couldn't help overhearing.
Buralardan geçiyordum ve kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing your problems.
Size kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
Yeah, well, I couldn't help overhearing the conversation.
Eee, şey, istemeden konuşmanıza kulak misafiri oldum.
Excuse me, but I could not help overhearing the conversation you had just now with that salesman.
Aferdersiniz, az önce şu satıcıyla yaptığınız konuşmaya kulak misafiri olmadan edemedim.
I'm sorry, but I couldn't help overhearing what you just said.
Üzgünüm ama az önce söylediğine istemeden kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing on the radio earlier... about a couple of Colombians that got bumped this morning.
Bu sabah nalları diken iki Kolombiyalı ile ilgili anonsu... istemeyerek de olsa az önce telsizden duydum.
I couldn't help overhearing. Is there anything I can do to help?
Üzgünüm istemeden duydum size yardımcı olabilir miyim acaba?
Okay, I couldn't help overhearing you back at the bar.
Tamam, barda kulak misafiri oldum.
I couldn't help but overhearing about the...
İstemeden kulak misafiri oldum...
I couldn't help overhearing.
Kulak misafiri olduğum için özür dilerim bayım.
- Couldn't help overhearing.
- İstemeden kulak misafiri oldum Simpson.
I couldn't help overhearing, and I think I have the solution to your financial problems.
Dinlemeden edemedim ve sanırım mali sorununu halledebileceğim bir formül biliyorum.
Excuse me, I couldn't help overhearing.
Affedersiniz. İstemeden kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing.
İstemeden kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing you two and after sucking down 20 cold ones and a couple of warm ones my memory and my bladder have been jogged.
Kulak misafiri olarak ikinize yardımcı olamadım ve yirmi tane soğuk, bir kaç tanede sıcak birayı diktikten sonra hafızam ve bağırsakların çalışmaya başladı.
Sorry. I couldn't help overhearing.
Pardon, kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
In fact, I'll even stay all the way over on the other side of the room just so there's no chance of me overhearing anything.
Aslına bakarsan, sizi duyma şansım olmaması için odanın öteki tarafında duracağım.
Mr. Simpson, I was just going through your garbage... and I couldn't help overhearing that you need a babysitter.
Bay Simpson, çöpünüzün oradan geçiyordum ve bir bakıcıya ihtiyacınız olduğuna kulak misafiri oldum.
Couldn't help but overhearing about that land. In Oregon, ain't it?
Arazi konusuna kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing you.
- İstemeden konuşmanıza misafir oldum.
I was overhearing.
Sadece duydum.
I couldn't help overhearing your conversation.
Elimde olmadan konuşmanıza kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing your conversation.
Söylediklerinize kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing.
Kulak misafiri oldum.
I couldn't help overhearing the last part of your conversation there.
Sorun yok Elimde olmadan az önce söylediklerini duydum.
You know, I couldn't help overhearing what you just said.
Az önce söylediklerine kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.