English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ P ] / Parmesan

Parmesan traducir turco

275 traducción paralela
Tonight, we have, uh, our special... House-made malfatti with vine-ripened Roma tomatoes, Parmesan, and basil.
Bu akşam yemekte özel salkım Roma domatesi, Parmesan peyniri ve fesleğenli ev yapımı malfattimiz var.
Cheese, Parmesan from Italy.
Peynir, İtalya'dan parmıcan.
With parmesan.
Parmesan peynirli hem de.
And half a pound of Parmesan.
Yarım kilo parmesan.
Parmesan?
- Yok.
No. Mozzarella?
- Parmesan?
salami, ham and the famous third one... Parmesan cheese.
Salam, jambon ve en meşhuru parmesan peyniri.
It was probably my veal parmesan.
Şey-Büyük ihtimalle peynirli dana etimdi.
Veal parmesan.
Şnitzel.
You're better than your mother, but the Parmesan is missing.
Sen annenden daha iyisin ama Parmesan peyniri eksik.
I need some pasta and Parmesan.
- Makarna ve Parmesan sosu lazım.
In fact, we spent the night among the Parmesan cheese.
Aslında, Parmesan peynirleri arasında demek daha doğru.
'Frank, it was on the tip of me tongue to say, "Only when served with Parmesan."
'Frank, dilimin ucuna "Sadece, parmesan peyniriyle servis edildiğinde" geldi.
Parmesan.
Parmesan.
Don't forget to tell Uncle Louie I left the red wine and Parmesan in the fridge.
Tony, Louie Amca'ya söyle dolapta şarap ve peynir var.
- Uh, go to the store. Get some, uh... some vermicelli, some, uh, Parmesan, some garlic and, uh, parsley.
- Markete gidip..... biraz vermicelli, parmesan, sarımsak ve maydanoz alır mısın?
You want some Parmesan cheese on that?
Üstüne biraz Parmesan peyniri ister misin?
The secret to take-out eggplant parmesan is extra cheese.
Müthiş tadın en önemli sırrı bol peynir kullanmaktır.
Freshly riven Parmesan Romano.
Taze rendelenmiş parmesan.
Meatball hero, eggplant parmesan.
Büyuk boy, patlıcanlı ve parmesanlı. Tamamdır.
Parmesan cheese?
Parmesan peyniri mi?
Why, he says he has a fancy for Parmesan cheese?
Parmesan peyniri mi seviyormuş?
I forgot parmesan. No.
Parmesan peynirini unuttum.
- Parmigiano.
- Parmesan.
These foods are : corn, barley, oats, garlic, onions, mustard, almonds, beans, soy, peas, parsley, artichokes, lettuce, tea, hops, pepper, chestnuts, salmon, sardines, tuna, cow milk protein, cow casein, goat casein, Swiss cheese, gorgonzola, Dutch and pork.
Yiyecekleri sayayım ; mısır, arpa, yulaf, sarımsak, soğan, hardal badem, fasulye, bezelye, barbunya, maydanoz, enginar, kıvırcık salata çay, beziryağı, biber, kestane, som balığı, sardunya, ton balığı süt albümini ve kazein, gravyer peyniri, parmesan peyniri provolone peyniri, Hollanda peyniri, İtalyan damarlı peyniri ve domuz.
- Veal parmesan sandwich?
- Danaetli parmesanlı sandviç?
They have veal parmesan.
Onların da parmesanlı dana eti var.
- Veal parmesan.
- Parmesanlı dana eti.
Seven piccata, one parmesan.
7 dilimlenmiş, 1 parmesan.
Callie, honey, the parmesan's up!
Callie, tatlım, parmigiana hazır!
- No, that's Parmesan. - Of course.
Hayır, Parmesan'lı.
Ask for Parmesan.
Parmesan peyniri iste.
I don't want Parmesan.
Parmesan istemiyorum.
Ray here would like just a smidgen of grated Parmesan, please.
Ray'e azıcık Parmesan getirebilirsin lütfen.
I did not need that much Parmesan cheese.
O kadar çok Parmesan'a gerek yoktu.
Could I have a little Parmesan over here, please?
Biraz Parmesan olabilirim, lütfen?
You like Parmesan.
Sen Parmesan seviyordun.
No Parmesan.
Parmesan istemiyorum.
Unless you want Parmesan.
Tabii sen Parmesan istiyorsan...
You like eggplant Parmesan?
Patlıcan musakka sever misin?
I'm all covered in oregano and parmesan and it's sticking because of the butter.
Her tarafım parmesan ve keklikotu oldu ve de hepsi yağ yüzünden yapışıyor.
Uh, and I couldn't find any Parmesan cheese.
Vede Parmesan peynirini bulmamıyorum.
Parmesan cheese?
Jambonlu mu, permesanlı mı?
Its holds are full of olive oil, wheat citrus fruit, wine, Chianti Parmesan
Ambarı zeytinyağı, buğday portakal, şarap, İtalyan şarabı ve Parma peyniriyle doluydu.
- The pepper stabbed the Parmesan.
- Biber, parmesanı bıçaklamştır.
She loves it when I bring over freshly grated parmisan
Ona yeni rendelenmiş parmesan götürmeme bayılıyordu.
Tomorrow at 9 : 00 he's grating parmesan.
Yarın 9'da parmesan rendeleyecek o.
You know, I think it needs a teeny bit more Parmesan.
bilirsin, sanırım biraz daha Parmesan'a ihtiyacı var.
Then forget the Parmesan, because if anybody knows food, it's my Piper.
O zaman parmesanı unut, eğer biri yemekten anlıyorsa, o Piper'dır.
Tony, this was not an ace Parmesan from Froman's... this was more like a 3 week old pepperino from Scarsdale.
Dinle beni bunun böyle olacağını biliyordum. Farkı biliyorum fark ortada.
Remember last summer at Josie's birthday party... when I got Parmesan cheese stuck up my nose?
Geçen yaz Josie'nin doğum günü partisin de burnuma peynir kaçtığını hatırlıyor musun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]