Peabody traducir turco
450 traducción paralela
Anything new on this awful Peabody case?
Şu berbat Peabody davasında yeni bir şey var mı?
All on account of that Bugs Meyers from the sheriff's office telling a cock-and-bull story about his capturing one of that Peabody kidnapping gang.
Hepsi şerif yardımcısı Bugs Meyers'ın Peabody'yi kaçıran çetenin üyelerinden birini... -... yakalama hikayesi yüzünden oldu.
What are you looking for, the Peabody girl?
Ne arıyorsun, Peabody adlı kızı mı?
- To play golf with Mr. Peabody.
Kiminle? - Bay Peabody ile golf oynayacaksın.
What Peabody?
Hangi Peabody?
The Alexander Peabody who represents Mrs. Carleton Random.
Alexander Peabody, Bayan Carleton Random'un avukatı.
That Mr. Peabody.
Bay Peabody.
That's pretty white of Mr. Peabody.
Oldukça cömertmiş.
Remember, let Mr. Peabody win.
Ve unutma, Bay Peabody'nin kazanmasına izin vereceksin.
I can't tell you, Mr. Peabody... how much this endowment would mean to the museum... and to me personally.
Bu bağışın müzemiz ve kişisel olarak benim için ne kadar önemli olduğunu size anlatamam Bay Peabody.
Mr. Peabody, then I wonder... if you could use your influence with Mrs. Random, that would be nice.
O zaman nüfuzunuzu Bayan Random üzerinde kullanabilirseniz buna gerçekten minnettar kalırım.
I'll be with you in a minute, Mr. Peabody.
Hemen dönerim Bay Peabody.
Yes, I'll be with you in a minute, Mr. Peabody!
Tamam, hemen geliyorum, Bay Peabody!
I'll be with you in a minute, Mr. Peabody!
Hemen dönüyorum Bay Peabody!
I'll be with you in a minute, Mr. Peabody!
Hemen geliyorum Bay Peabody!
I'm looking for Mr. Alexander Peabody.
Bay Alexander Peabody'i arıyorum.
Mr. Peabody has not arrived yet.
Bay Peabody henüz gelmedi.
I can picture myself explaining our exit from the Ritz Plaza to Mr. Peabody.
Kendimi oradan çıkışımızı Bay Paebody'e açıklarken hayal edebiliyorum.
His name's Peabody.
İsmi Peabody.
Alexander Peabody.
Alexander Peabody.
Mr. Peabody must have gone to bed.
Bay Peabody yatmış olmalı.
So if you don't mind, I'll see Mr. Peabody alone and unarmed.
Bu yüzden, bir sakıncası yoksa, Bay Paebody'i yalnız ve silahsız görmek istiyorum.
Yes, I did see Mr. Peabody, but I didn't see him.
Evet, Bay Peabody'i gördüm ama onunla görüşemedim.
The damage to Miss Swallow, the museum, Mr. Peabody and everybody...
Bayan Swallow'a, müzeye, Bay Peabody'e ve diğer herkese verilen zarar...
Mr. Peabody?
Bay Peabody mi?
But, David... the one way to get to Mr. Peabody is through Aunt Elizabeth.
Ama David... Bay Peabody'e ulaşmanın yolu Elizabeth Teyzemden geçer.
He's her lawyer. Mr. Peabody.
Bay Peabody onun avukatı.
Mr. Peabody's coming to see Aunt Elizabeth tonight.
Bay Peabody bu gece Elizabeth Teyzemi görmeye geliyor.
Peabody's sure to tell your aunt who I am.
Peabody'nin teyzene kim olduğumu söyleyeceği kesin.
Her attorney, Alexander Peabody.
Avukatıyım, Alexander Peabody.
Mr. Peabody, just step right inside, and we'll straighten this thing out.
Bay Peabody, içeri buyurun lütfen, işleri yoluna koymaya çalışalım.
Why, that's Henry Peabody's wood, ain't it?
O Henry Peabody'nin odunu değil mi?
Jones Peabody seen her and she told him she was going there.
Jones Peabody onu görmüş, oraya gittiğini söylemiş.
The best place to stay is down at Mrs. Peabody's.
Kalınacak en iyi yer Bayan Peabody'nin yeri.
Living down at Mrs. Peabody's?
- Bayan Peabody'de misiniz?
Mr. Peabody, would you please get that magazine rack in, and hurry up about it?
Bay Peabody, dergi rafını hemen getirebilir misiniz, lütfen? Tabii, Bay Potter.
Bring them right in there, will you, Mr. Peabody?
Bu tarafa getirin lütfen, Bay Peabody.
Mr. Peabody, go back to town with the Sheriff - and open up the coroner's office.
Bay Peabody, şerifle kasabaya gidip yargıcın ofisini açın, lütfen.
Peabody!
Peabody!
Watch that, Mr. Peabody.
Dikkat et Peabody!
How do you do, Mrs. Peabody?
Nasılsınız, Bayan Peabody?
It's quite all right, Mrs. Peabody.
Hiç önemli değil, Bayan Peabody.
Good-bye, Mrs. Peabody.
Hoşça kalın Bayan Peabody.
It's obvious we can't get anywhere with Mrs. Peabody.
Bayan Peabody'de bir yol kat edemeyeceğimiz açık.
He said that the things I told Mrs. Peabody about her daughter... anybody could have found out just by looking through the newspaper files.
Bayan Peabody'ye kızı hakkında anlattıklarımı söyledi herkesin gazetelere bakarak öğrenebileceği şeyler.
- Well, you don't think the old geezer... wants Mrs. Peabody or any of the others to know that... that's how he got me to turn down that old firetrap that she was gonna give me.
- Neden? O moruk, Bayan Peabody'nin bina teklifini bana nasıl reddettirdiğini Bayan Peabody veya diğerlerinin bilmesini ister mi sanıyorsun.
I mean, you told Mrs. Peabody nobody could.
Bayan Peabody'ye bunu kimsenin yapamayacağını söylemiştin.
Mrs. Peabody, all those other people that I've helped.
Bayan Peabody, yardım ettiğim onca insan.
They're looking for Dr Peabody.
- Doktor Peabody'u arıyorlar.
Her name was Peabody then.
O zamanlar soyadı Peabody'ydi.
Mr Peabody just called and says he has a very good buy.
Bay Peabody arayıp eline iyi bir parça düştüğünü söyledi.