Peanut traducir turco
2,692 traducción paralela
Mom can make roast chicken like peanut butter and jelly.
Annem tavuğun, fıstık ezmesi gibi yenmesini sağlar.
They do like peanut butter.
Fıstık ezmesi severler.
What about a peanut butter and jelly sandwich?
Fıstık ezmesiyle reçelli sandviçe ne dersin?
Like a plate with- - Peanut butter and jelly just on a plate with a fork?
Fıstık ezmesiyle reçeli tabağa koyup ye o zaman?
- Where's the peanut butter?
- Yerfıstığı ezmesi nerede?
I had a peanut allergy.
Fıstık alerjim vardı.
Can you hear me over there in the Joey Peanuts gallery?
Joey Peanut'ın galerisinden sesim duyuluyor mu?
I can't believe you peanut brains didn't think ofthat.
Siz fındık beyinlilerin bunu düşünmediğine inanamıyorum.
[gasps] Hey... hey, remember that time when Tony Macalease put peanut butter on your retainer and your mouth swelled up all big and... Aah-aaah-aaah!
Tony Macalease'in diş teline, fıstık ezmesi koyduğu zaman, yüzünün nasıl şiştiğini hatırladın mı?
After you give your mama a hug, go on into the house, peanut.
Anneye kucak yapınca, doğru eve, fıstığım.
- Hey, peanut!
- Merhaba, tatlım!
Slippery staircase, a small peanut finds its way into her cookie.
Kaygan merdivenler, kekinde minik bir yerfıstığı.
Quiet in the peanut gallery here.
Arka taraf sessiz ol.
Peanut butter?
Fıstık ezmesi mi?
Last week, Juanita used her doll's leg to scrape peanut butter out of the jar.
Geçen hafta Juanita, bebeğinin bacağını kavanozdan fıstık ezmesi çıkartmak için kullandı.
You're on our turf, peanut.
Bizim bölgemizdesin, fıstık.
People just suck all the coating and are left with the hard peanut or just bite it right away.
Çoğu insan çikolatasını hemen emer ve geriye yalnızca fıstığı kalır ya da hemen çiğneyip yutarlar.
Not peanut nor chocolate... but chocolate-coated peanut.
Ne fıstık, ne de çikolata ama çikolata kaplı fıstık bir arada.
Córdoba, and your dad works at the peanut factory.
Córdoba, baban da fıstık fabrikasında çalışıyor.
Peanut Mush is now enhanced with new flavored chemicals.
Fıstık Lapası şimdi aromalı kimyasallar ile daha da geliştirildi.
- Çiðdem, daddy. Roasted peanut, she's roasted peanut!
Leblebi o, leblebi!
Before Wal-Mart and Dukakis, peanut butter and jelly in one jar.
Wal-Mart'tan, Dukakis'ten fıstık ezmesiyle jöleyi bir kavanoza sokmadan önceydi bunlar.
- So good to see you, Peanut.
Seni görmek çok güzel, fıstık.
Whenever the bit involves Pontius'penis in a costume, you don't wanna be in the peanut gallery.
Yaptığımız skeç Pontius'un penisiyle ilgili olduğunda en ön sıradan izlemek istemezsiniz.
Peanut butter and jelly, Mac and cheese, rappers and strippers.
Fıstık ezmesi ve reçel, peynir ve makarna rapçiler ve striptizciler.
I think it's a peanut butter-tini.
Fıstık ezmeli kokteyl olduğunu düşünüyorum.
So you go into the next room to get your baby, and you realize he's found a peanut on the ground and swallowed it whole.
Yan odaya bebeğinizi almaya gidiyorsunuz, ve bebeğin yerde bir fıstık bulduğunu ve bütün olarak yuttuğunu fark ediyorsunuz.
The cat's choking on a packing peanut!
Kedinin boğazına fıstık kaçmış!
Is there a mucus-covered styrofoam peanut in my hair?
Saçımda mukusa bulanmış büyük bir fıstık mı var?
You should try it with peanut butter on wheat.
Tereyağlı fıstık ezmesini denemelisin.
I've never microwaved peanut butter before.
Fıstık ezmesini daha önce hiç mikrodalgaya koymamıştım.
♪ All through the town ♪ Peanut!
Kasabaya dogru. Yer Fistigi!
There is no fuel, no oil, or peanut butter sometimes you doin?
Gemi nasıl gidecek? Yakıt yok, benzin yok. Ne yani, gemi fıstık ezmesi mi yakacak?
Ben's got peanut noodles and burritos. And corned beef with cabbage, all homemade.
Ben'İn fıstık ezmeli çörekleri, börekleri ve lahanalı güveci filan var.
Uh, tomorrow's my peanut butter day.
Ah, yarın benim fıstık ezmeli günüm.
Good-looking girl, brain the size of a peanut.
Fıstık gibi kız ama fıstık kadar beyni var!
Start spreading peanut butter on bread.
Ekmeklere fıstık ezmesi sürmeye başlayın hadi.
Peanut butter cups.
Fistik ezmeli kek.
- She loves peanut butter cups.
- Fistik ezmeli keke bayilir.
- Those, uh, peanut butter cups got me nowhere.
- Ah.O fistik ezmeli kekler hiçbir sonuc getirmedi
- is a peanut butter sandwich.
- findik ezmeli sandiwich olsa bile.
Okay, well, I guess that a peanut butter sandwich is doable if you eat the broccoli.
Tamam ve sanirsam findik ezmeli sandiwich icinde ayni seyi yaptin eger brokoliden de biraz yersen 2 kat surerim
Yeah, I thought that one was gonna eat A peanut out of my hand.
Evet, bir tanesi elimden fıstık yiyecek sandım.
We got it at "peanut" "
Fıstık esprisinden anladık.
Half a peanut butter and banana sandwich.
Yarım dilim fıstık ezmesi ve muzlu sandviç.
How about some peanut butter cups?
Biraz fıstık ezmesine ne dersin?
Popcorn balls and peanut brittle and candied apples and chocolate momos.
Patlamış mısır topçukları, yerfıstıklı krokan ve elma şekeri ve çikolatalı hamur tatlısı.
Peanut Butter, this is Jelly.
Yerfıstığı ezmesi, Jöle konuşuyor.
A peanut.
- Fıstık mı?
It's peanut butter.
Fıstık ezmeli.
Whoa-ooah! Peanut butter.
Fıstık ezmesi.