Plated traducir turco
280 traducción paralela
I'm gonna get me a pair of chromium-plated brass knuckles.
Ben, bir çift kromajlı muşta alacağım.
By the way, accept this silver-plated napkin ring with my compliments.
Bu arada, gümüş kaplamalı peçete halkasını hediye olarak kabul edin.
One nickel-plated watch a wallet 7 dollars and 20 cents.
Nikel kaplama bir saat bir cüzdan ve 7 dolar 20 sent.
The silver-plated sparkles of the sea,... reflections alternating in the rain.
Denizin o gümüşi parıltıları Yağmurda nasıl da değişiyor yansımaları
The whole thing was upholstered in leopard skin... and had one of those car phones, all gold-plated.
İçi tümüyle leopar derisi kaplanmıştı ve tamamı altın kaplamalı telefonlardan vardı.
I know a lot of pretty people I wouldn't trust with a busted nickel-plated watch.
Birçok sevimli, çekici insan tanıdım, Onlara inanmıştım ama... tel maşa saatler gibi fiyasko çıktı.
It's gold-plated. Yes.
- Altın kaplama.
If you ever got up and read a morning paper, you might discover little news events, little items of general interest, that might stop you getting immersed in such a gold-plated, triple-decked, star-spangled lie as you have just told me.
Bir gün kalkıp bir sabah gazetesi okursan, belki küçük haberler, halkın ilgisini çeken bazı yazıları farkedersin de, bu da seni biraz evvel bana attığın türden altına bulanmış, allanıp pullanmış palavralar atmana engel olur.
Cash register, chromium plated, one that rings a bell.
Krom para kasası. Zilli olanlardan.
- Chromium plated, rings a bell.
- Dökmeli krom.Zilli olanlardan.
Here's the armor-plated vault.
Zırhlı kasa dairesi burada.
- Armor-plated, too?
- O da mı zırhlı?
Nickel-plated, ivory stock.
Nikel kaplı, fildişi kabza.
A short corridor leading to a copper-plated door, behind which is a small but well-lit and clean bedroom.
Ucunda bakır kaplamalı kapı olan kısa bir koridor küçük ama aydınlık ve temiz bir yatak odasına açılıyor.
Had it gold-plated.
Onu altınla kaplattı.
Gold-plated vacuum cleaners? "
Altın kaplama elektrik süpürgesi mi? "
That chromium-plated 22 gun that Pee Wee promised you, I'll buy you that too!
Peewee'nin söz verdiği krom tabancayı da sana onu da alacağım.
Why, you cheap, contemptible, tin-plated, book soldier!
Niçin, seni ucuz, aşağılık, teneke rütbeli, kitaba uyan asker!
I said he was a cheap, contemptible, tin-plated, book soldier.
Dedimki o, ucuz, aşağılık, teneke rütbeli, kitaba uyan asker.
Hid a lighter, supposedly gold plated.
Bir çakmak saklamış, muhtemelen altın kaplama.
I'll send you some silver-plated sauerkraut for Christmas.
Noel'de gümüş kaplı sosis gönderirim.
And your gold-plated lighter.
Bir de senin altın kaplama çakmağını.
Unhappily, we have nothing armor-plated.
Ne yazık ki zırh kaplı bir şeyimiz yok.
- I don't want armor-plated.
- Zırh kaplı bir şey istemiyorum.
She's armor-plated.
Zırh kaplıdır.
£ 24 in notes, six shillings in silver, one gold-plated watch.
20 pound kağıt para 6 şilin bozuk para ve bir altın kaplama kol saati.
Blast that tin-plated pot.
- Kesin şu aletin sesini.
An iron-plated thing he calls the War Wagon.
Adına da "savaş paytonu" diyor.
In this zinc-plated, vacuum-tubed culture?
Bu çinko kaplamalı kültürde mi?
Kirk may be a swaggering, overbearing, tin-plated dictator with delusions of godhood but he's not soft.
Kirk belki kasıntı, buyurucu, kendini tanrı sanan teneke kaplı bir diktatördür. Ama yumuşak değil.
Well, captain, Klingons called you a tin-plated, overbearing, swaggering dictator
Peki, Kaptan. Klingonlar senin hakkında teneke kaplı, kendini tanrı sanan aşırı bir diktatör.
John, you're nickel-plated, but you can be rougher on folks than an Indian haircut.
John, her ne kadar kıymetli biri de olsan, bir kızılderilinin saç kesiminden daha fazla milleti rahatsız edebilirsin.
Yes, these nickel-plated Champions.
Evet, bu nikel kaplama paten ayakkabıları.
Honey, I've got gold-plated instincts, and I trust'em.
Şekerim, altın kaplamalı içgüdüm var ; ona güvenirim.
This silver-plated Bulldog pistol worth $ 10, I would say.
Bu gümüş kaplama Bulldog tabancası 10 Dolar eder.
Steel-plated wraparound, reinforced bumpers. - And it's a fully-blown engine.
Çelik takviyeli şase, güçlendirilmiş tamponlar ve tam itişli motor.
No, chrome plated but its better.
Hayır, krom kaplama ama daha iyi.
It's nickel-plated, snub-nosed, but basically a service revolver.
Nikeldir, kısa namlulu, ve çok rahat kullanırsın.
AH the country, like ifs been steel-plated.
Tüm şehir, sanki çelikle kaplanmıştı.
One of these times, one of us is going to penetrate that tin-plated machine with a numo!
Bir gün, birimiz o teneke kaplamalı makineyi tüfek ile deşeceğiz!
Sixteen-jewel, gold-plated, made by Cartier.
On altı ayar, altın kaplama, Cartier malı.
Sixteen-jewel, Cartier, gold-plated.
On altı ayar, Cartier, altın kaplama.
With fuel-injection cut-off and chrome-plated rods
Zehir gibi bir motor Pırıl pırıl bir cila
It gives me great pleasure to present... this ceremonial gold-plated whistle... to this year's honorary grand marshal...
Altın kalama düdüğü... bu yılın onursal Mareşali... Dekan Vernon Wormer a sunmaktan... büyük mutluluk duyuyorum.
- It's plated raw.
- Yassı kesilerek çiğ olarak sunulur.
Well, that's damn big of you... but I'm afraid your belief isn't the iron-plated guarantee I need!
Şey, ne kadar yüce gönüllüsünüz... ama korkarım sizin inancınız bana gereken sağlam garanti değil!
Look, man, Hannibal said he wants the truck to be armour-plated.
Bak ahbap, Hannibal kamyonun zırhla kaplanmasını istedi.
The van is armour-plated!
Van zırhla kaplı.
- Go for the tyres! It's an armour-plated car!
- Lastiklere ateş edin, zırhlı araç bu!
This is nothing more than a nickel-plated.38 made in Italy.
Bu alt tarafı, İtalyan yapımı, nikel kaplama bir 38'lik.
Gold-plated?
Altın kaplama mı?