Poetry traducir turco
3,337 traducción paralela
He read it in her poetry.
Kızın yazdığı şiiri okudu.
You got to admire him, out there, shouting his flaming poetry at the breeze.
Onu takdir etmelisiniz. Dışarıda, rüzgarlı havada, süslü püslü şiirlerini haykırıyor.
But he had this thing for poems, poetry.
Ama şiirlere düşkündü.
His poetry is like my blanket... sorry... sorry...
Senin şiirlerin benim battaniyem gibidir. Üzgünüm...
Love, mercy, charity, fortitude, war, peace, poetry, music.
" Sevgi, merhamet, barış, cesaret, savaş, barış, şiir, müzik.
Pure fucking poetry, baby!
Sikeyim şairliği bebeğim!
I-I once saw a picture of myself at a friend's poetry slam, and all you could see were the whites of my eyes.
Bir arkadaşımızın şiir gecesinde çekilen bir fotoğrafımı görmüştüm de. Gözlerimin beyazını görebilirdin resmen.
- You read poetry to girls.
Kızlara şiir okuyorsun.
And the poetry - it's not very good.
Şiirleri yok mu... Hiç güzel değil.
I know how you hate my poetry.
Şiirlerimden nefret ettiğinin farkındayım.
No. But there was some hurtful stuff said about my poetry.
Hayır ama şiirlerim hakkında çok yaralayıcı şeyler de söyledi.
You mean, you don't have a problem with my poetry?
Şiirlerimi seviyor musun yani? Sevmek ne kelime doyamıyorum. Tabii!
Explaining freedom to angels is a bit like teaching poetry to fish.
Meleklere özgürlüğü açıklamak balığa şiir öğretmek gibiydi.
Tender and romantic in his poetry.. ... bastard in bed.
O dokunaklı, romantik şiirlerin yazarı, yatakta bir canavardı.
Won't this be fun? Finding clues in bad poetry.
Ne eğlenceli olacak kötü bir şiir içinde ipucu bulmak yani.
Medieval poetry or biology?
Ortaçağ şiiri ya da biyoloji?
What poetry, the truth is clear as day
Ne şiirseli, gerçek gün yüzü gibi açık.
That was naked poetry.
- Şiir gibiydi resmen. - Peki.
Okay, you don't like my poetry.
Neyse, benim şiirimi boş verin.
She doesn't give a shit about poetry.
Şiir umurunda değil.
Six fucking months of poetry...
Şiirle geçen koyduğumun altı ayı....
Paintings, poetry, art of massage, that sort of stuff.
Resim, şiir, masaj sanatı tarzı şeylere bayılırım.
Will be for quite some time. I've heard you talk to the dead, Ducky, but I did not know you read poetry to them as well.
Ölülerle konuştuğunu duymuştum Ducky ama onlara şiir yazdığını hiç duymamıştım.
Impressive speech, Lieutenant, real poetry.
Etkileyici bir konuşma, teğmen, gerçek bir şiir gibi.
Not poetry.
Şiir değil.
Spare me his poetry.
Ama bana onun şiirselliğinden bahsetmeyin.
Do you like poetry?
Ama şiir sever misin?
Wow, man, that's some beautiful poetry, but if you don't mind, we're gonna get out of here.
Koçum, güzel şiir okuyorsun ama izin verirsen gitmemiz gerek.
I think a little poetry always helps lift the soul, don't you?
Biraz şiir her zaman ruhumuzu neşelendirir, değil mi?
And that becomes poetry.
İşte bu şiir gibi.
"She is rosy in color, she is a beautiful poetry."
O, pembe renkli, şiir gibi güzel.
When she speaks, it's like poetry.
Şiir gibi konuşuyor.
You mean, like... poetry?
Şiir sanatında mı bahsediyorsun?
Poetry books.
Şiir kitapları.
She's taking me to some kind of poetry slam.
Beni âşık atışmasına götürecekmiş.
I can't believe I let you read my poetry.
Şiirimi okumana izin verdiğime inanamıyorum.
Did you ever write poetry to your sweetheart, Murdoch?
Delikanlıyken sevgiline hiç şiir yazdın mı Murdoch?
We've regained our political autonomy, but our poetry is shitting on itself.
Politik anlamda bağımsızlığımızı kazandık ama.. .. şiirimiz herşeyin içine sıçıyor!
Let us lie awhile and compose poetry.
.
Poetry?
şair?
Rosie loved poetry, literature.
Rosie, şiiri ve edebiyatı severdi.
Fact is, she rumpled up some poetry she wrote and threw it away in a fit, but I un-rumpled it, and it was really good!
Aslında, yazdığı bir şiiri buruşturup fırlatıp attı ama ben kağıdı alıp okudum ve gerçekten güzeldi!
Wasn't the Caveman known for sending poetry animal organs, even crude drawings to the police?
Caveman polise, şiir, hayvan organı ya da karalama falan bir şey göndermiyor muydu?
- Poetry week.
Şiir haftası.
Reading poetry, I think.
Şiir okuyor galiba. Sus!
I was a poetry major in college.
Üniversitede şiir kulübü başkanıydım.
She wrote poetry, I ate pashka.
O şiir yazardı, ben paska yerdim.
Introduction to French Poetry...
Fransız şiirlerine giriş...
I wrote her pages of godawful poetry during the war.
Ona, savaş sırasında sayfalar dolusu iğrenç şiirler yazdım.
I don't think I've ever been sent love poetry.
Bana hiç aşk şiiri gönderildiğini sanmıyorum.
Really, dear American journalists, your poetry never ceases to amaze!
Gerçekten de sevgili Amerikalı gazeteciler şiirleriniz asla hayrete düşürmekten vazgeçmiyor!