Presidential traducir turco
1,403 traducción paralela
It is so large, in fact, that prognosticators are already casting her as the favorite in the presidential race.
Çok erken ama, tahminler onun en favori başkan adayı olduğunu gösteriyor.
That means gore has won the presidential election.
Bu demektir ki Gore başkanlık seçimini kazandı.
I have the presidential suite at the Neptune grand.
Neptune Oteli'nde Kral Dairesinde kalıyorum.
Sir, he has moved into the Presidential Suite.
Efendim, o kral dairesine yerleşti.
You probably know of Collins because he had his 15 minutes of fame in November 2000 with this cartoon about the Florida presidential ballot
Muhtemelen Collins'i tanırsınız çünkü Kasım 2000'de Florida başkanlık balosu hakkındaki karikatürüyle 15 dakikada şöhretini elde etti.
Now, when we're talking minor local difficulties, we mean major presidential recalcitrance.
Yerel güçlükler derken başkanın yarattığı sorunlar.
The only other possible candidate presidential and'Eshan Borisvitch.
Başkanlık için diğer en güçlü aday Eshan Borisvitch.
I advised the government English and the American one to give full support to the presidential race of Usman.
Usman'ın başkanlığına tam destek vermeleri için İngiliz ve Amerikan hükümetlerine tavsiyede bulunan bendim.
If the US flag flown'on the presidential palace in Karaz, the Union Jack will fly'at his side.
Eğer Amerika bayrağı Karaz'daki sarayın üstünde dalgalanacaksa, İngiliz bayrağı da onunla birlikte dalgalanacak.
In it are centered the hopes of the globe around us, for freedom and a more secure life. Senator Kennedy, if you don't win the Presidential nomination, will you accept the Vice Presidency? REPORTER. :
Özgürlük ve daha güvenli bir yaşam için, etrafımızı kuşatan dünyanın umutları onda birleşmiştir.
It was falling apart, so I had it studded with diamonds to wear on-stage at the Presidential Ball.
Dağılıyordu ben de elmaslarla süslettim. Cumhurbaşkanlığı Balosu için.
I want you to meet me at the presidential palace.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda buluşalım.
And bring my vinyl bag marked "presidential palace."
Üzerinde "Cumhurbaşkanlığı Sarayı" yazan çantamı getir.
Ponton, we must get to the presidential palace immediately!
Ponton, derhal Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na gitmeliyiz.
Besides, you do a kick-ass job... you get a full presidential pardon.
Ayrıca, iyi iş çıkarırsan... özel bir af kazanacaksın.
He was on the fast track to a full presidential pardon.
Affı kazanmaya son hız yaklaşıyordu.
I got a couple presidential decrees to make! I got a couple presidential decrees to make!
Verilecek bazı kararlarım var!
The 2008 presidential election was to be decided by the electoral votes of just one state as the Republicans raced to secure California for the first time since 1988.
1988'den bu yana ilk kez California'da Cumhuriyetçiler, 2008 başkanlık seçimlerinde seçmenlerin oylarıyla ipi göğüslemeyi başardı.
His wife, Madeline Frost, daughter of vice presidential candidate Bobby Frost, could not be reached for comment.
Aynı zamanda Başkan Yardımcısı adayı Bobby Frost'un kızı olan eşi Madeline Frost'tan ise herhangi bir yorum için alınamıyor.
Only the presidential suite.
Sadece kral dairesi.
I know that you will find our presidential suite most comfortable.
Eminim ki kral dairemizi çok konforlu bulacaksınız.
Presidential security detail.
Güvenlik departmanı
Especially if he had an accomplice in the presidential security detail.
Özellikle de başkanın güvenlik detaylarından sonra?
He had to do it himself. He couldn't give the order to another man. Why would he waste time and risk capture to stage a show trial while in the presidential bedroom?
Ben kendimi savundum, başka biri bunu yaptı peki başkanın yatak odasında işiniz neydi o halde?
ALAN KEYES 2-time Republican Presidential Candidate On Sunday, I arrive in Washington.
ALAN KEYES 2 kez Cumhuriyetçi Başkan Adayı Pazar günü Washington'a geldim.
A protective agent maybe draws his weapon once an entire presidential term.
Bir Başkanlık koruması, silahını ömründe belki bir defa çıkarır.
Presidential helicopter just went down.
Başkanlık helikopteri yere çakıldı.
The presidential helicopter, marine one, has crashed.
Başkanlık helikopteri Marine-1, düştü.
Marine one, the presidential helicopter has gone down.
Marine-1 adlı Başkanlık helikopteri yere çakıldı.
Marine one, the presidential helicopter has crashed.
Marine-1 adlı Başkanlık helikopteri kısa bir süre önce yere çakıldı.
On a presidential detail, and that I know you wanted.
Bunu çok istediğini biliyorum.
He's in the presidential dressing-room.
Kral dairesinde kalıyor.
It really is presidential here.
Gerçekten de kral dairesine benziyormuş.
Presidential.
- Presidential modeli.
Why you think this Presidential Rolex got my initials on the back?
Bu Presidential Rolex saatin arkasında... niye benim adımın baş harfleri var?
Then on to the Presidential Palace.
Sonra da Başkanlık Sarayına götüreceğim.
Communists are storming the Presidential Palace.
Komünistler Başkanlık Sarayına saldırıyor.
At last, I can release you of this burden, and return to the Presidential Palace.
En azından Başkanlık Sarayına dönüp sizi bu yükten kurtarabilirim.
As you know, Chief Administrator Hamilton, my family has considerable influence with the Presidential Council.
Baş Yönetici Hamilton, bildiğiniz gibi ailemin Başkanlık Heyeti üzerinde ciddi nüfuzu var.
The Presidential Council will now understand that there is no limit to what we can do.
Başkanlık Heyeti, yapabileceklerimizin sınırı olmadığını artık anlayacaktır.
* now let's get down to some presidential learning'* * start with George Washington straight from Mount Vernon * * the first president and commander-in-chief * * fought the revolutionary war so we could be free *
* Şimdi biraz başkanları öğrenelim. * * Mount Vernon'lı George Washington'la başlıyoruz * * İlk başkan ve başkomutan *
For that purpose, I shall organize the Presidential Truth Commission.
Bu sebeple Başkanlık Hakikat Komisyonu'nu kuracağım.
The Prime Minister shall assemble the Presidential Truth Commission.
Başbakan, Hakikat Komisyonu'nu kurmaya başlayın.
The purpose of the Presidential Truth Commission is to examine the authenticity of the document that Japan has presented...
Hakikat Komisyonu'nun amacı Japonların sunduğu belgenin gerçekliğini incelemek.
The Presidential Truth Commission has reviewed six possible whereabouts of the missing seal.
Hakikat Komisyonu, kayıp mührün nerede olabileceği hakkında altı yer belirledi.
I order the Emergency Mobilization Order No. 3 as a Presidential decree.
Devlet Başkanı olarak acil seferberlik başlatıyorum.
We talked about, you know, how could we stage a tour, basically, that would follow Richard Nixon around America during the presidential campaign of 1972.
Richard Nixon'ı 1972'deki Başkanlık Seçimi için Amerika'nın dört bir yanında yapacağı kampanya boyunca takip edecek bir turu nasıl düzenleyebileceğimiz üzerine konuştuk.
Congress decided that Delacroy Systems would have the national franchise for computerized voting in the coming presidential election.
Kongre, Delacroy Sistemlerinin başkanlık için bilgisayarlı seçim sistemini ülke geneline yaymasına karar verdi.
Good evening. Welcome to this last presidential debate between the major candidates for President of the United States.
İyi geceler, başkanlık seçimlerinde en güçlü adayların katıldığı bu son tartışma programımıza hoş geldiniz.
Forget trying to be presidential.
Uzun sıkıcı konuşmaları bırakmalıyım.
You know we saw the same thing in last year's presidential election when our party's nominee did not... It is there.
Olay bu.