Quadruple traducir turco
230 traducción paralela
And the number of raids, arrests and convictions double and quadruple.
Ve baskınlar, tutuklamalar ve suçlamalar dört katına çıktı.
In fact we'll quadruple it.
Aslında dört katına çıkartacağız.
Maybe he'll hit into a quadruple play.
Belki de dörtlü oyun olur.
Particularly noticed the double quadruple figuration.
Ben özellikle ikili kuadrofonik figürasyona dikkat ettim.
Well, i can tell you this - i could treble it, quadruple it.
Üçe katlayabilirim, dörde katlayabilirim.
It clicks into position. Automatic eject... quadruple locking, 3 kilos.
Bir sıkışma yapmaması için Otomatik Enjeksiyon sistemi var dörtlü emniyet sistemi var.
They're quadruple-size, which produce octuple-size eggs.
Dört kat daha iriler, istediğiniz boy yumurta üretiyorlar.
Quadruple taxed.
4 misli vergi.
The first quadruple in the history of the big top, Norm!
Sirk tarihinin ilk dörtlü taklası Norm!
It's a quadruple bypass! "
Dörtlü bir bypass!
A pair of quadruple whiskies and another pair of pints, please.
İki tane dörtlük viski ve iki büyük bardak bira, lütfen.
We had to get rid of all our size 13 quadruple D's.
45 numara D kupların hepsini temizlememiz gerekiyordu.
I double-dare you. I fucking quadruple-dare you.
İki defa, hatta dört defa meydan okuyorum.
Quadruple his serum.
Ona serumun dört katını verin.
A quadruple Jack Daniels, please.
Dört duble Jack Daniels, lütfen.
It's reading a quadruple failure.
Güvenlik Sistemi'nde arıza var.
There are quadruple blocks.
Dört farklı koruma kalkanı var.
He's a quadruple amputee.
Hem kolsuz hem de bacaksız.
While teaching interns to make quadruple her salary.
Stajyerlere maaşlarını dört katına çıkarmayı öğretirken.
No more limitless profits... no more unquestioning adulation of the masses... no more quadruple lobe rubs.
Artık sonsuz karlar yok... kalabalıkların sorgusuz ve sonsuz övgüsü yok dörtle çarpılan fiyatlar yok.
It's a triple no, a quadruple system.
Üçlü hayır, dörtlü bir sistem.
Four, quadruple, Jack.
Dörtlü, viski.
And I'm taking the quadruple bounce-back migraine in 5.
Ben de dört kat artmış migren ağrısını alıyorum.
The girls at the dorm say you can take a quadruple dose of birth control the morning after, and it will keep you from getting pregnant.
Yurttaki kızlar diyor ki, ertesi sabah dört doz doğum kontrol... ... hapı alırsan hamile kalmazmışsın.
I'm quadruple - wishing.
Ben dörtlü diliyorum.
We got 1,500 cameras... 800 on the casino side, 720 on the hotel side, quadruple redundancy on the gaming floor.
1 500 kamera var. 800 Casino'da 7 20 otelde.
If you start running out of time. Double, triple or quadruple your teams
Yetişmeyecek gibi olursa, adamlarınızı ikiye, üçe hatta dörde katlayın.
You had a quadruple bypass.
Üçlü bypass geçirdin.
It was probably before the quadruple deaths.
Herhalde dörtlü ölümlerden önceydi.
ON MY INFAMOUS QUADRUPLE KICK DRUM SYSTEM.
Hepsi de benim dörtlü bateri sistemime monte edildi.
We'll be able to quadruple our power output overnight.
Güç verimimizi dörde katlayacak.
I've survived a quadruple bypass, cancer being born with one kidney and diabetes.
Tek böbrekli ve diyabetli doğmama rağmen bypass geçirdim, kanseri yendim.
For a heist? Pass. Maybe if you needed a quadruple bypass.
Baypas filan geçirmen gerekirse belki alabilirsin.
I heard on the scanner. Quadruple.
Telsizden duydum.
Ed... I'm working this quadruple.
Ed, dörtlü cinayet üstünde çalışıyorum.
As a matter of fact, they're quadruple-sized geese... which produce octuple-sized eggs...
Aslında normal kazdan dört kat büyük... Teşekkürler.
Hell, I'll quadruple his dosage of valium, maybe he'll sleep permanently.
Aldığı valiumun dört katını vereyim, belki sonsuza kadar uyur.
What I really like to do, is I like to take the tops off of two cookies, and then put them together and make "quadruple stuffs."
Ben de. Asıl hoşuma giden, iki tanesinin üstünü ayırıp sonra diğerlerini birleştirerek "dört kremalı" yapmak.
What I really like to do, is I like to take the tops off of two cookies, and then put them together and make "quadruple stuffs."
Asıl hoşuma giden, iki tanesinin üstünü ayırıp sonra diğerlerini birleştirerek "dört kremalı" yapmak.
And now Luigi will attempt the most dangerous stunt in the history of trapeze the Quadruple Bierman.
Ve şimdi Luigi trapez tarihinin en tehlikeli... gösterisini deneyecek Dörtlü Takla.
- I want my job back, at quadruple my old salary, and what used to be your office.
- Mantıksız davranıyorsun. Hayır Cindy.
To see Keanu do the quadruple kick....ì
Keanu'nun o dörtIü tekmeyi yaptığını görmek...
And he had a triple bypass, a quadruple bypass.
Ve üç, dört defa ameliyat oldu.
You double-checked? I've triple-checked. I've quadruple-checked.
- Üç kez, hatta dört kez kontrol ettim.
No one's done more than a quadruple.
Hiç kimse dörtlü dönüşten fazlasını yapamadı.
I got half a million, plus a tenth of a point after quadruple break-even.
Yarım milyon ve hasılat maliyetin dört katını aşınca binde bir alacaksın.
A tenth of a point, after quadruple break-even!
Gelir maliyetin dört katını aşınca binde bir ha!
There was a quadruple homicide on Jefferson yesterday.
Dün Jefferson'da meydana gelen dörtlü bir cinayet.
The quadruple on Jefferson... and a linked mayhem homicide in Koreatown.
Jefferson cinayeti ve bununla ilgisi olan başka bir cinayet.
I got quadruple life.
Dört kez ömür boyu hapse mahkûm edildim.
- Two large whiskeys, Fred. - A quadruple, sir?
- İki büyük viski, Fred.