Reincarnation traducir turco
393 traducción paralela
In Burmese tradition, the coin in the dead mouth is the pass for reincarnation
Birmanya geleneklerine göre, ölü ağzındaki para reenkarnasyona geçittir.
This is no dog, but the reincarnation of a tax collector!
Bu köpek değil, bir vergi tahsildarının reenkarnasyonu.
He was like a reincarnation from the spacious days of Queen Elizabeth.
Kraliçe Elizabeth'in zamanından tekrar dirilmiş biri gibiydi.
why not? A respectful tribute its reincarnation.
Bu muhteşem reakasiyona saygı dolu bir övgü.
When I was three My nurse told me About reincarnation
3 yaşındayken dadım bana yeniden doğuştan bahsetti.
I am a reincarnation.
Ben reenkarnasyonum.
According to the laws of reincarnation, in the next life I will be a woman and you will be a man.
Reinkarnasyon kurallarına göre öteki hayatta, ben kadın olacağım sen de erkek.
Is the idea of Megaera any stranger than the theory of reincarnation which admits to a spirit inhabiting a human body?
Megaera, reenkarnasyon geçiren bir ruhun başka bir insan vücuduna girmesi teorisinden daha mı garip oluyor?
But the Chair of the Joint Chiefs one General James Mattoon Scott, who'll be in front of the committees he is the reincarnation of Washington who could walk on that water.
Ama komitenin önüne çıkacak olan... Genelkurmay Başkanı, General James Mattoon Scott ise... George Washington'un suda bile yürüyebilecek olan yeniden doğmuş haliymiş.
That carp is... the reincarnation of my husband.
Sazan kocamın reankarne hali.
I see that you are "the reincarnation of Siegfried, a German hero from the golden age."
Gördüğüm kadarıyla sana "Altın çağdaki Alman kahramanı " Siegfried'in reenkarnesi. " deniyor Siegfried gibi hissediyor musun?
And you don't want to go back. Is this the "reincarnation of Siegfried"?
Ve dönmek istemiyorsun. "Siegfried'in reenkarnesi" bu mu yani?
Reincarnation of Arthur Rimbaud.
Arthur Rimbaud reenkarnasyonu.
I believe in reincarnation.
Ben ölümden sonraki hayata inanıyorum.
Think what you're going to be in your new reincarnation.
İkinci hayatına giderken ne düşünüyorsun?
If I could tell them about reincarnation...
Onlara reenkarnasyonun anlamını anlatabilirsem...
Conrad, if you're implying that this could be a case of reincarnation, you are sicker than she is.
Conrad, bunun bir reenkarnasyon vakası olduğunu ima ediyorsan, sen ondan da hastasın.
Because if reincarnation is ever proven, do you know who will be the hardest hit?
Çünkü reenkarnasyon bir gün kanıtlanırsa en büyük zararı kim görecek?
Yesterday Dr Marc Chabot, professor of psychiatry, let it be known that he was investigating a possible case of reincarnation.
Dün psikiyatri profesörü Dr. Marc Chabot olası bir reenkarnasyon vakasını incelediğini duyurdu.
One possible explanation could be reincarnation.
Olası bir açıklamasının reenkarnasyon olduğunu söylemişsin.
And it was never my intention to suggest reincarnation as a possible solution to this case.
Ve bu vakanın olası bir çözümü olarak reenkarnasyonu önermek gibi bir niyetim kesinlikle yoktu.
He not only wants you to continue with your case, but he wants me to organize a permanent department for research into reincarnation.
Yalnız senin vakana devam etmeni değil, aynı zamanda benim reenkarnasyon araştırması için kalıcı bir bölüm kurmamı istiyor.
I think reincarnation is appalling.
Bence reenkarnasyon dehşet verici.
He writes poetry and believes in reincarnation.
Şiir yazıyor, yeniden doğuşa inanıyor.
I am the reincarnation of Sarah Castle.
Ben Sarah Castle'ın reenkarnasyonuyum.
Let this be a lesson to you... just in case there is reincarnation.
Bu size bir ders olsun... Reenkarnasyon olsa bile,
Reincarnation of Isabel
Altyazı Çevirisi Bülent ATUK Ankara - 13 Nisan 2005
The mystery involves eternal life, reincarnation and...
Gizemin içerdiği sonsuz yaşam, reenkarnasyon ve...
You mysteriously succeeded in bringing Jack and me to life by reincarnation.
Reenkarnasyonla beni ve Jack'i yaşama getirmeyi esrarengizce başardın.
You have stated your belief in reincarnation, and not in hell.
Cehenneme değil, reenkarnasyona iman ettin.
The children find it far easier to picture... reincarnation than resurrection.
Çocuklar başka bir bedende dirilmeyi, ruhun göğe yükselmesinden... çok daha kolay tanımlıyorlar.
Excuse me, do you have any books on reincarnation?
Afedersiniz, reenkarnasyon üzerine kitaplar var mı?
I've read somewhere over a billón people believe in reincarnation.
Bir yerde okudum bir milyarın üzerinde insan reenkarnasyona inanıyor.
WHO SEEMS ALMOST THE REINCARNATION OF SYBIL'S GRANDMOTHER. ( as Mary ) I WISH YOU ALL A HAPPY HOLIDAY. JOY IN THE NEW YEAR.
Bunlardan biri olan Mary, neredeyse Sybil'ın büyükannesinin yeniden dünyaya gelmiş hali gibi olan dindar, demode, ufak tefek bir ev hanımı.
Karl thinks you're the, uh, reincarnation of this Margaret Walsingham.
Karl senin Margaret Walsingham'ın reenkarnasyonu olduğunu düşünüyor.
Do they believe in reincarnation?
Reenkarnasyona inanıyor musun?
I believe in reincarnation.
Ben inanıyorum.
What I see is that nobody admits to it but you all think that Bimba is Lucrezia's reincarnation.
Benim gördüğüm kimse kabul etmiyor ama sen Bimba'nın, Lucrezia'nın reenkarnasyonu olduğunun farkındasın.
- on the possibility that reincarnation...
- dünyaya yeniden gelme olasılığı üzerine...
Not reincarnation.
Yeniden hayata dönüş yok.
And abbot has helped me in reincarnation.
Ve başrahip yeniden doğmamı sağladı
Millions believe in reincarnation.
Milyonlarca kişi reenkarnasyona inanıyor.
It'll be hard having another great-grandchild, but I sense it could be my own reincarnation.
Fare bir sorun, ama onun yeniden doğuşum olduğunu hissediyorum.
The Reincarnation Rock!
Reenkarnasyon kayası!
This must be the Reincarnation Rock
Bu bir reenkarnasyon ağacı olmalı!
We've an old Hindu professor who'll tell you all about reincarnation and destiny.
Okulda bir Hindu profesörümüz var bizimle reenkarnasyon ve kader hakkında sohbet edebilir.
- Mrs Moore - a reincarnation? - Quite so.
- Bayan Moore, reenkarnasyonla mı?
- Reincarnation?
- Reenkarnasyon?
- Oh, you mean reincarnation.
- Evet, evet o.
Our blessed land of Tibet has been seeking the reincarnation of Buddha, our Savior.
Kutsal toprağımız Tibet Buda'nın hayata dönüşünü gözlüyordu.
He believed in reincarnation.
Yeniden doğuşa inanıyordu.