Returned traducir turco
9,495 traducción paralela
Father, I've returned.
Baba, döndüm.
If the unit isn't returned to us by five o'clock tomorrow, we will have to charge your credit card.
Eger yarin bese kadar bize geri getirilmezse kredi kartinizdan ücreti tahsil etmemiz gerekecek.
Your property will be returned to you.
Kendisi yolda. Esyaniz size iade edilecek.
No one takes a nap or a coffee break until Patrick Jane is returned and this man is arrested.
Kimse dinlenmeyecek ya da kahve arası vermeyecek. Ta ki Patrick Jane dönene ve bu adam yakalanana kadar.
She returned my call from Blatt's office.
Blatt'in ofisinden beni geri aradı.
- We just returned from the autopsy.
- Şimdi otopsiden geldik.
And she has returned from the land of sun and sand.
Güneş ve kum diyarından döndü işte.
When I returned, he was gone.
Döndüğümde gitmişti.
Can not returned
Eski halime geri dönemeyeceğimi...
They're all returned.
- Hepsi de dönenler...
Was your Aunt Barbara one of the returned? Mm-hmm. Hey, monkey.
- Barbara yengen geri dönenlerden miydi?
Rachael, this is Preacher James. He seems to know a lot about the returned.
- Rachael bu vaiz James görünen o ki dönenlerle ilgili çok şey biliyor...
Rachael is also returned.
Rachael da dönenlerden.
Well, returned or not, control is something that eludes all of us in this life, so...
İster geri dönen ol ister olma kontrol bu yaşamda hepimizin kaybettiği bir şeydir.
I can't help but to be curious about what Jacob said about your mother making his aunt just disappear. I mean, is that even possible, for someone to make a returned person disappear?
Jacob annenizin, yengesini kaybettiği ile ilgili bir şey söyledi yani, dönenlerden birini kaybetmek mümkün mü?
Because she can make the returned disappear.
- Çünkü geri dönenleri kaybedebiliyor.
This incident... It involve the returned?
- Bu olay dönenlerle mi ilgili...
The returned here are... agitated, and Margaret Langston is fanning the flames.
Buradaki dönenler tedirgin ve Margaret Langston ateşe körükle gidiyor.
You were right. The returned in the government's care, they're distressed.
Haklıydın... hükümetin bakımındaki dönenler sıkıntıdalar...
Predictive analysis works. Having the returned here has allowed us to build a more comprehensive picture of who they are, when they died, and the circumstances involved.
- Tahmin analiz işidir buradaki dönenler kim olduklarına dair, öldüklerinde ne oldukları ve koşulların ne... olduğu ile ilgili kapsamlı bir resim oluşturmamızdan daha fazlasını sağladılar...
I just don't know what will trigger it. Mass returns in the past have typically been accompanied by a trigger, a new returned whose sudden appearance seems to set off the mass returned.
Sadece onu neyin tetikleyeceğini bilmiyorum, geçmişteki kitle dönüşlerine tipik bir tetikleyici eşlik etmiş aniden görünen yeni bir dönenin kitle dönüşlerini başlattığı görülüyor.
A new returned? Yes.
- Yeni bir dönen mi?
I'm at the government facility. All the returned are dead.
- Hükümetin tesisindeyim... tüm dönenler öldü.
Look, we think that you might be in danger. We think that one or two of the returned, they might want to try to hurt you and the baby.
- Bak, tehlikede olduğunu düşünüyoruz dönenlerden biri ya da ikisi sana ve bebeğe zarar vermek isteyebilirler.
We've returned again.
- Tekrar döndük.
I promised I'd get you out. Now I want you to tell me how to make the returned disappear.
Sizi dışarı çıkaracağıma söz vermiştim şimdi de sizin bana dönenleri nasıl kaybettiğinizi söylemenizi istiyorum.
Hey, Margaret. You think the returned are meant to be here?
Hey Margaret... dönenlerin neden burada olduğunu sanıyorsun?
No, I don't mean the labor. Ever since I returned, someone has been after me, and I didn't do anything to anyone.
Hayır doğum sancılarımı demek istemedim döndüğümden bu yana benden sonra birileri oldu ve ben kimseye bir şey yapmadım.
We got to go. The preacher's coming with a bunch of returned...
- Gitmeliyiz vaiz bir grup geri dönenle geliyor.
What did I do to deserve this? You returned.
- Bunu hak edecek ne yaptım?
Do you really want to bring your child into that, when your time here as a returned has been defined by pain?
Gerçekten bu çocuğu bu zamanda bir geri dönenin acı ile tanımlandığı bu dünyaya getirmeyi istiyor musun?
It's happening everywhere. Returned. All over the world.
- Tüm dünya geri dönenlerle dolu.
Hey, by the way, you hear about that new bill in congress about the returned? It's a joke.
- Hey dönenler hakkındaki yeni kongre planlarını duydun mu?
Maggie, how can I help the returned when I don't even know why they're here?
Maggie ben bile neden burada olduklarını bilmiyorken onlara nasıl yardım edebilirim?
And after the supposed "theft," he went on a sabbatical from work for two weeks and returned to work with bruises and a broken ankle.
Sözde hırsızlıktan sonra kırık kemik ve eziklerden dolayı işten iki hafta izin almış.
Five, six years after he harvested me, Duncan returned.
Beni hasat ettikten 5-6 yıl sonra, Duncan geri döndü.
What if she's returned? Like my father?
Ya babam gibi geri döndüyse?
Dr. and Mrs. Holden have returned after a long absence.
Doktor ve Bayan Holden uzun bir aradan sonra geri dönüyor.
I know you guys could've easily returned this yourselves.
Hemen yan çizebiliyorsunuz malum.
The same one that Tahni saw the boys being led into the night they returned.
Tahni'nin çocukları götürülürken gördüğü yer.
So the Dark One's returned.
Demek Karanlık Olan geri döndü.
If Osiris has somehow risen Tutankhamun from the dead, he must be returned to the afterlife, not to Thebes.
Osiris Tutankhamun'u bir şekilde ölümden kurtarırsa, öteki tarafa gitmiş olmalı, Teb'e değil.
When I returned to where he had fallen, the body was gone.
Öldüğü yere geri döndüğümde, bedeni gitmişti.
You've been at prayer since you and Ka returned.
Ka ile döndüğünden beri ibadettesin.
( horemheb ) when i returned to where he had fallen,
Onun öldüğü yere geri döndüğümde, bedeni gitmişti.
I have returned to you.
Size geri döndüm.
( tis'ata ) we returned his own cousin on a spear, And they haven't lifted a single dagger in response To their gift.
Kendi kuzenini mızrakta geri gönderdik ama onlar hediyelerine karşılık olarak tek bir bıçaklarını bile kaldırmadı.
My mother said that after she sang that song, she got so angry that her voice broke... and from "Mississippi Goddam" on, it never, ever returned to its former octave.
Annem demişti ki, o şarkıyı söyledikten sonra öyle öfkelenmiş ki, sesi çatlamış ve "Mississippi Goddam" den sonra bir daha eski oktavına hiç kavuşamamış.
Sanjanas returned to me after a long time.
Ne oldu? Uzun zamandan sonra bana döndün.
You're probably more than a little confused, huh? Don't worry. That's normal for anyone who's recently returned.
muhtemelen kafan şu an çok karışıktır endişelenmene gerek yok, bu son zamanlarda dönen biri için normal dosyana baktım ve St. Louis'de bir torunun olduğunu gördüm... iyi haber onunla temasa geçtim ve onunla kalmanı istiyor... kötü haberse kimse torunun gibi bunu kabul etmeyecek, bunu ballandırmayacağım tehditler ve ayırımcılıkla karşılaşabilirsin ama karşılaşırsan da hemen benimle irtibata geçebilirsin, bu büro size yardımcı olmak için burada.
I want them returned.
Geri istiyorum.
return 141
return to sender 22
return to base 24
return it 26
return fire 37
return home 17
return to your homes 20
return to sender 22
return to base 24
return it 26
return fire 37
return home 17
return to your homes 20